A
Admin
Yönetici
Yönetici
Nihat AK/EGE TELGRAF- Küresel ticaretin yüzde 80’inin yapıldığı deniz taşımacılığında dalgalar hızla alçalmaya başladı. Dünya Konteyner Endeksi, ocak ayından bu yana yüzde 40’a varan bir düşüş gösterirken, uzmanlar navlun fiyatlarında yılın ikinci yarısında daha da sert gerileme bekliyor. Yılın ilk aylarında başlayan fiyat düşüklüğü 40’lık konteynerlerde 2 bin 500 doların altına düştü. Navlundaki dip fiyatlar gemi üretim siparişlerine de ciddi bir darbe vurdu. Ege Telgraf’a değerlendirme yapan uzmanlar lojistikte yeni bir denge arayışının kaçınılmaz olduğunu dile getirdi. NAVLUNDA TERS RÜZGAR Global ticaretin bel kemiği deniz taşımacılığında rotanın farklı faktörler nedeniyle değiştirildiğini vurgulayan Gümrük Uzmanı Cevdet Özmen, “Deniz taşımacılığı rotaları, artık sadece lojistik planlamaya göre değil, değişen ekonomik, siyasi ve çevresel koşullara göre şekilleniyor. Özellikle Süveyş Kanalı gibi stratejik geçitler, bölgesel krizlerden doğrudan etkileniyor. İsrail-Filistin hattındaki gerilim nedeniyle bu rota çoğu taşıyıcı tarafından kullanılamıyor; bu da firmaları daha uzun ve maliyetli olan Ümit Burnu üzerinden taşımaya zorluyor. Bu rota değişikliği, taşıma süresini uzatırken operasyonelmaliyetleri de artırıyor. Ancak ilginç bir çelişki yaşanıyor: Tüm bu zorluklara rağmen, navlun fiyatlarında ciddi bir düşüş var. Örneğin, COVID-19 döneminde 7-8 bin dolara çıkan Çin-Türkiye arası konteyner taşıma maliyeti, bugün yaklaşık 3 bin dolara kadar gerilemiş durumda. Bu düşüşün arkasında taşıma süresinin uzaması, aktarma limanlarındaki tıkanıklıklar ve karmaşa yatıyor. Fiyatlar düşük olsa da, süreçlerin uzaması ve güven eksikliği lojistik zincirini olumsuz etkiliyor. Artık mesele sadece konteynerin kaça taşındığı değil; ne kadar sürede, ne kadar güvenli rotadan ulaştığı. Navlun fiyatları düşse de sektör daha karmaşık, riskli ve öngörülmesi zor bir yapıya evrilmiş durumda. Bu nedenle lojistikte yeni bir denge arayışı kaçınılmaz” dedi. Deniz taşımacılığındaki yavaşlamaya dikkati çeken Deniz Ticaret Odası (DTO) Başkanı Tamer Kıran, Küresel denizyolu taşımacılığının, gümrük vergileri ve ABD’nin Çin tarafından işletilen, Çin yapımı ve Çin bayraklı gemilerle aynı filoda bulunan gemiler için ek liman ücretleri almaya hazırlanması ile jeopolitik riskler nedeniyle yılın ilk yarısında zayıf seyrettiğini ifade etti. SİPARİŞLERDE KESKİN DÜŞÜŞ Belirsizlikler nedeniyle gemi siparişlerinde de bir azalmanın yaşandığına vurgu yapan DTO Başkanı Kıran, “1000 GT ve üzeri gemilerde yeni inşa siparişleri Ocak-Haziran 2025 döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla adet bazında yaklaşık yüzde 63,8, DWT bazında ise yüzde 57,9 azaldı. Bu durum yeni inşa fiyatlarında düşüşü de beraberinde getirdi. Doğal olarak bu gelişmelerden dünyanın en büyük gemi üreticisi Çin olumsuz etkilenirken, Çin’in yeni gemi inşa sözleşmeleri, gemi adedi bazında 2025’in ilk yarısında yıllık bazda yüzde 69,6 düştü” diye konuştu. YÜZEN DEVLER BOŞ Eylül ayından başlayarak bir yükseliş trendi beklediklerini belirten Plus Global Lojistik’in sahibi Sümeyra Sayar, “Türkiye ekonomisindeki gelişmeler ve küresel ticaretteki dalgalanmalar, ihracat ve ithalat dengesini doğrudan etkiliyor. Özellikle bazı sektörlerde dış talep ciddi şekilde yavaşladı. Bu durum deniz taşımacılığına da yansıdı. Örneğin, geçen yıl Türkiye’den Avrupa’ya limandan limana konteyner navlunu 1000–800 avro seviyesindeyken, bugün 300 avroya kadar geriledi. Çünkü gemiler artık büyük ölçüde boş gidiyor, doluluk oranları düştü. Firmalar da bu boşluğu doldurabilmek için fiyatları aşağı çekmek zorunda kaldı. Ancak bu fiyat seviyeleri uzun vadede sürdürülebilir değil. Eylül ayından itibaren, okulların açılması ve tatil sezonunun sona ermesiyle ticarette yeniden hareketlenme bekliyoruz. Bu durum navlun fiyatlarına da artış olarak yansıyacaktır. Ekim ve kasım aylarında yukarı yönlü bir ivme öngörülüyor. Faizler düşmeden, halkın alım gücü artmadan iç piyasada kalıcı bir canlanma mümkün değil. Satılmayan ürün taşınmaz, taşıma olmaz. Lojistik sektörünün temeli üretim ve tüketime dayanıyor. Bu nedenle biz sektör temsilcileri olarak sadece dış ticareti değil, iç piyasanın seyrini de yakından izliyoruz” dedi. AVANTAJ TÜRK BAYRAĞINDA Türk bandıralı gemilerin krizleri fırsata çevirmesi gerektiğine dikkati çeken önceki dönem Deniz Ticaret Odası İzmir Şube Başkanı Geza Dologh, “Küresel deniz taşımacılığı ekonomisi sinüzoidal bir seyir izliyor. Navlun fiyatları, uluslararası ölçekte dip noktasında. Süveyş gibi stratejik geçitlerde yaşanan sıkıntılar, uluslararası rotaları zorluyor, belirsizlik büyüyor. Ama tam da burada, Türk denizciliği için bir fırsat doğuyor. Çünkü Türk bayraklı, yük gemilerimiz, Süveyş Kanalı’ndan geçişte avantajlı konumda. Hem süre açısından tasarruf sağlıyor hem de maliyetleri aşağı çekiyor. Bu dönemde denizin kıyısında durmak değil, dalgayı yakalamak gerekir. Türk denizcileri bu avantajı ıskalamamalı” şeklinde konuştu.