A
Admin
Yönetici
Yönetici
T.C.
Yargıtay
4. Ceza Dairesi
2015/8721 E., 2017/20617 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Sanığın, müştekiyi elindeki taş ile ölümle tehdit ettiğinin anlaşılması, silahın tanımlandığı TCK’nın 6/1-f maddesinin dördüncü bendinde; saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeylerin de silah olduğunun belirtilmesi ve ölümle tehdit suçunda korkutmaya elverişli olması karşısında, eylemin anılan Kanunun TCK’nın 106/2-a maddesinde düzenlenen silahlı tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağı değerlendirilip tartışılmadan TCK’nın 106/1-1. cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2) Sanık hakkında, engel sabıkası olmadığı halde TCK'nın 50. maddesindeki hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi ile TCK'nın 51. madddesindeki hapis cezasının ertelenmesi kurumlarının uygulanma olanağının tartışılmaması,
3) Tehdit suçu bakımından; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK'nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
---
T.C.
Yargıtay
4. Ceza Dairesi
2013/7296 E., 2015/22675 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/28170
MAHKEMESİ : Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/07/2010
NUMARASI : 2009/622 (E) ve 2010/475 (K)
SUÇ : Tehdit
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın, katılanları elindeki sopa ile öldürmekle tehdit ettiğinin anlaşılması adli emanet makbuzunda sopanın 3 cm. çapında ve 75 cm. uzunluğunda olduğunun belirtilmesi, silahın tanımlandığı TCK’nın 6/1-f maddesinin dördüncü bendinde; saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeylerin de silah olduğunun belirtilmesi ve ölümle tehdit suçunda korkutmaya elverişli olması karşısında, eylemin anılan Kanunun TCK’nın 106/2-a maddesinde düzenlenen silahlı tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kanuni olmayan gerekçeyle suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK’nın 106/1-1.cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay
4. Ceza Dairesi
2015/8721 E., 2017/20617 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Sanığın, müştekiyi elindeki taş ile ölümle tehdit ettiğinin anlaşılması, silahın tanımlandığı TCK’nın 6/1-f maddesinin dördüncü bendinde; saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeylerin de silah olduğunun belirtilmesi ve ölümle tehdit suçunda korkutmaya elverişli olması karşısında, eylemin anılan Kanunun TCK’nın 106/2-a maddesinde düzenlenen silahlı tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağı değerlendirilip tartışılmadan TCK’nın 106/1-1. cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2) Sanık hakkında, engel sabıkası olmadığı halde TCK'nın 50. maddesindeki hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi ile TCK'nın 51. madddesindeki hapis cezasının ertelenmesi kurumlarının uygulanma olanağının tartışılmaması,
3) Tehdit suçu bakımından; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK'nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
---
T.C.
Yargıtay
4. Ceza Dairesi
2013/7296 E., 2015/22675 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/28170
MAHKEMESİ : Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/07/2010
NUMARASI : 2009/622 (E) ve 2010/475 (K)
SUÇ : Tehdit
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın, katılanları elindeki sopa ile öldürmekle tehdit ettiğinin anlaşılması adli emanet makbuzunda sopanın 3 cm. çapında ve 75 cm. uzunluğunda olduğunun belirtilmesi, silahın tanımlandığı TCK’nın 6/1-f maddesinin dördüncü bendinde; saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeylerin de silah olduğunun belirtilmesi ve ölümle tehdit suçunda korkutmaya elverişli olması karşısında, eylemin anılan Kanunun TCK’nın 106/2-a maddesinde düzenlenen silahlı tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kanuni olmayan gerekçeyle suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK’nın 106/1-1.cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.