Ömer Günel’e, Özlem Çerçi̇oğlu’ndan si̇yasi̇ algı dersleri̇

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kuşadası’na geliyor. Ziyaretin amacı belli: açılışlar, sempozyum, ilçe binalarında temaslar, partililerle buluşmalar… Kuşadası ve Didim belediye başkanları davet etmiş. Genel başkan da gelmiş. Olay bu kadar basit. Kuşadası ve Didim belediye başkanları, Özgür Özel’in gelişini o kadar büyütüp sorun hâline getirmişler ki, aksilikler için bir gün önceden Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka Aydın’a gelmek zorunda kalmış. Vay efendim; Neden “Aydın Büyükşehir Belediyesi, Özgür Özel’in gelişinin duyurusunda zayıf kalmış”? Neden duyurularda “Özgür Özel Kuşadası ve Didim’e geliyor” denmemiş de “Özgür Özel Aydın’a geliyor” denmiş? Neden “Aydın’dan Kuşadası’na gidecek otobüslerin duyurusu geç yapılmış”? Neden “Ortaklar’dan bu yana Özgür Özel’in Aydın’a gelişinin bir tane afişi yokmuş”? Milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ve ilçe başkanları ile yapılan toplantıda, Aylin Nazlıaka’dan da cesaret alan Ömer Günel, Özlem Çerçioğlu’na yüklenmiş de yüklenmiş. Bu dönem Özlem Çerçioğlu ile Ömer Günel’in arasının iyi olmadığını hepimiz biliyoruz. Tek nedeni de; Ömer Günel’in Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı olmak istemesi. İki başkanın geçen dönem birlikteliklerinden eser yok. Geçen dönem Aydın Büyükşehir Belediye Meclisi’nde en önde oturup Büyükşehir’in icraatlarını Cumhur İttifakı’na karşı tek savunan Ömer Günel’di. Şimdi; Aydın Büyükşehir Belediye Meclisi’nde en arkalarda sessiz sessiz oturuyor. Geçen dönem, “Özlem Çerçioğlu Aydın Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı bırakırsa, yerini gözü arkada kalmadan bırakabileceği tek isim Ömer Günel” deniliyordu. Şimdi; Afiş asmadı diye Özlem Çerçioğlu’nu Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka’ya şikâyet ediyor. ⸻ Bence Ömer Günel çok erken davrandı. Büyükşehir yarışına üç yıl kala bu kadar açık hamle yapmak, siyaseten intihar oldu. Seçimlere kadar kimin aday olacağı belli olmaz ama şunu net söyleyebilirim: Ömer Günel, bu üç yılda çok şey kaybeder. Otizm sempozyumu ise, bu siyasi denklemde ayrı bir kırılma noktasıydı. Etkinliği düzenleyen Ömer Günel’di. Ama kürsüye çıkan, övgüyü toplayan Özlem Çerçioğlu oldu. Bunun adı siyasi basiretsizliktir. Çünkü otizm, Özlem Çerçioğlu’nun uzmanlık alanı. Sen daha “O” harfini söylemeden, o yetiştirdiği otizmli çocukları anlatmaya başlar. Sen “eğitim merkezi kurduk” dersin, o çıkar “otizm köyü projemiz var” der. Konunun ne olduğu hiç fark etmez. Otizm mi? Sokak hayvanları mı? Kuraklık mı? Turizm mi? Hangi konuda konuşursan konuş, onun o konuda dosyası da, projesi de, sunumu da hazırdır. Yapar mı? Bilinmez. Ama o algıyı yaratır. Çünkü o bu oyunu önceden kurar. Ve çoğu zaman da öne geçer. Özlem başkanım, “Ulaşım master planını neden yapmadınız?” diye sorun mesela… Cevabını ben vereyim: Bitmiş planı dosya hâlinde önünüze fırlatıverir. Bu kadar net. ⸻ Siyasette başarı sadece hizmetle olmaz. Algıyı da yönetmek gerekir. Yoksa sahnede sen olursun ama alkışı başkası alır. Üç yıl uzun zaman. Ömer Günel için zor bir süreç başlıyor. Allah yardımcısı olsun. Siyasette hayatta kalması ve büyümesi için, algı yönetimini çok iyi kullanması gerekir.
 
Geri
Üst