A
Admin
Yönetici
Yönetici
Memur-Sen Muğla İl Temsilciliği, genel merkez eylem planı kapsamında düzenlediği basın açıklamasında kamu işvereninin 2026 yılı için %10 + %6, 2027 yılı için %4 + %4 zam teklifini kabul etmediklerini duyurdu. Teklifte refah payı, taban aylığa zam ve gelirde adalet sağlayacak düzenlemelerin yer almadığı belirtilerek, kira artış oranının %41 olduğu bir ortamda düşük zam önerilerinin memuru hayal kırıklığına uğrattığı ifade edildi.
Memur-Sen’in talepleri arasında refah payı, taban aylığa zam, ek göstergeler, kira desteği, bayram ikramiyesi ve gelir vergisinin %15’e sabitlenmesi gibi başlıklar yer aldı. Sendika, işveren heyetinin adil teklifle masaya dönmemesi halinde iş bırakma, yürüyüş ve Ankara mitingi gibi eylemler gerçekleştireceklerini açıkladı.
Memur-Sen Muğla İl Temsilciliği açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, kamu işvereninin sunduğu teklife karşı ortak tepkimizi göstermek, genel merkezimizin eylem planı doğrultusunda emeğin hakkını savunmak ve sesimizi işverene duyurmak için bugün buradayız. Kamu işvereni, dün açıkladığı teklifte 2026 yılı için %10 + %6, 2027 yılı için ise %4 + %4 zam önerisinde bulunmuştur. Öncelikle, İşveren Heyeti’nin bu teklifini yok saydığımızı ve gerçekçi bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Görüyoruz ki işveren, tutmayan enflasyon hedeflerini baz alarak kamu görevlisine bu teklifi layık görmüştür. İşverenin teklifinde refah payı ve taban aylığa zam bulunmamaktadır. Gelirde adaleti sağlayacak bir oran yoktur. Emekli ve çalışanı gözeten bir bakış açısı yer almamaktadır. Kamu işvereninin bu teklifi, memurun yaşadığı zorlukların görmezden gelindiğini göstermektedir. Teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur. Kira artış oranının %41 olduğu bir ortamda, düşük belirlenmiş enflasyon hedefi kadar zam teklif edilmesi kabul edilemezdir. Bu teklif yetersiz ve geçersizdir. Yıllarca emek vermiş, gecesini gündüzüne katmış, daha kaliteli kamu hizmeti için kariyer yapmış memurlarımızın niteliğini ve emeğini değersizleştiren bir teklif olarak değerlendiriyoruz. Kamu çalışanları arasında oluşan huzursuzluğu ve ücretlerdeki adaletsizliği bu teklif gidermez. Sayın Cumhurbaşkanımızın kamu çalışanları arasındaki ücret dengelerinin sağlanmasına yönelik hassasiyetinin dikkate alınmadığı açıkça görülmektedir. Geçmiş kayıplarımız, yüksek enflasyon, market ve pazar fiyatlarındaki artış ile gelecek kaygılarımız, işverenin teklifine yansımamıştır. Görüyoruz ki, kamu işvereni 7. Dönem Toplu Sözleşme’deki hatasını tekrar etmektedir. Altını çizerek ifade ediyoruz: Memurların ve emeklilerin kaybedecek iki yılı daha yoktur. Biz, tutmayan hedeflerin, adaletsiz Hakem Kurulu’nun ve Maliye’nin sıkılaşma politikalarının sonucunda kaybeden taraf olmak istemiyoruz.
Memur-Sen olarak teklifimiz şu şekildedir:
2026 yılının birinci altı ayında %10 refah payı, 10.000 TL taban aylığa zam ve %25 oransal zam,
2026 yılının ikinci altı ayında %20 oransal zam,
2027 yılının birinci altı ayında 7.500 TL taban aylığa zam ve %20 oransal zam,
2027 yılının ikinci altı ayında %15 oransal zam.
Refah payı talep ettik; çünkü geçmiş dönem kayıplarımızın giderilmesi gerekiyor.Taban aylığa zam talep ettik; çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki dengenin yeniden kurulması gerekiyor.Oransal zam talep ettik; çünkü kamu görevlilerinin yüksek enflasyon karşısında ezilmemesi gerekiyor. Enflasyon oranında zammın zam olmadığını işverenin kabul etmesi gerekiyor.
Buna ek olarak taleplerimiz şunlardır: İlave 1 derece verilmesi, Aileyi koruyacak tekliflerimizin kabul edilmesi, dereceye 3600 ek gösterge verilmesi,
Akademisyenlerin, şube müdürlerinin, şef ve amirlerin mali ve özlük haklarının düzeltilmesi,
Mühendis ve teknik personelin mali haklarının iyileştirilmesi,
Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın kaldırılarak uygun hizmet sınıfına geçirilmesi,
Bayram ikramiyesi verilmesi,
Kira desteği sözünün yerine getirilmesi,
Gelir vergisinin %15’e sabitlenmesi,
Seyyanen ödemenin emekliliğe yansıtılması,
Bütün gelirlerin emekliliğe esas sayılması,
4688 sayılı Kanun’un revize edilmesi.
Türkiye büyürken alım gücümüzün de büyümesini, milli gelir artarken memurun refah düzeyinin de yükselmesini istiyoruz. Toplu sözleşme masası, adaleti tesis edecek, dengeyi kuracak ve eşitliği sağlayacak güce sahiptir. Dönem Toplu Sözleşme, uzlaşma ile tamamlanmalı ve Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine, Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır şekilde imzalanmalıdır. Toplu sözleşme masasının 1 haftadan az süresi kalmıştır. Bu nedenle işveren heyeti zaman kaybetmeden çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun ve adil teklifi masaya sunmalıdır. Aksi takdirde, Memur-Sen Başkanlar Kurulumuzun aldığı kararlar doğrultusunda “Memur-Emekli Nöbette Eylem Çadırı” kurulacak, iş bırakma, yürüyüş ve Ankara mitingi eylemlerimizle tepkimiz devam edecektir.
Son sözümüz şudur: Adil ve acil teklif bekliyoruz.”
Memur-Sen Muğla İl Temsilciliği açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, kamu işvereninin sunduğu teklife karşı ortak tepkimizi göstermek, genel merkezimizin eylem planı doğrultusunda emeğin hakkını savunmak ve sesimizi işverene duyurmak için bugün buradayız. Kamu işvereni, dün açıkladığı teklifte 2026 yılı için %10 + %6, 2027 yılı için ise %4 + %4 zam önerisinde bulunmuştur. Öncelikle, İşveren Heyeti’nin bu teklifini yok saydığımızı ve gerçekçi bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Görüyoruz ki işveren, tutmayan enflasyon hedeflerini baz alarak kamu görevlisine bu teklifi layık görmüştür. İşverenin teklifinde refah payı ve taban aylığa zam bulunmamaktadır. Gelirde adaleti sağlayacak bir oran yoktur. Emekli ve çalışanı gözeten bir bakış açısı yer almamaktadır. Kamu işvereninin bu teklifi, memurun yaşadığı zorlukların görmezden gelindiğini göstermektedir. Teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur. Kira artış oranının %41 olduğu bir ortamda, düşük belirlenmiş enflasyon hedefi kadar zam teklif edilmesi kabul edilemezdir. Bu teklif yetersiz ve geçersizdir. Yıllarca emek vermiş, gecesini gündüzüne katmış, daha kaliteli kamu hizmeti için kariyer yapmış memurlarımızın niteliğini ve emeğini değersizleştiren bir teklif olarak değerlendiriyoruz. Kamu çalışanları arasında oluşan huzursuzluğu ve ücretlerdeki adaletsizliği bu teklif gidermez. Sayın Cumhurbaşkanımızın kamu çalışanları arasındaki ücret dengelerinin sağlanmasına yönelik hassasiyetinin dikkate alınmadığı açıkça görülmektedir. Geçmiş kayıplarımız, yüksek enflasyon, market ve pazar fiyatlarındaki artış ile gelecek kaygılarımız, işverenin teklifine yansımamıştır. Görüyoruz ki, kamu işvereni 7. Dönem Toplu Sözleşme’deki hatasını tekrar etmektedir. Altını çizerek ifade ediyoruz: Memurların ve emeklilerin kaybedecek iki yılı daha yoktur. Biz, tutmayan hedeflerin, adaletsiz Hakem Kurulu’nun ve Maliye’nin sıkılaşma politikalarının sonucunda kaybeden taraf olmak istemiyoruz.
2026 yılının birinci altı ayında %10 refah payı, 10.000 TL taban aylığa zam ve %25 oransal zam,
2026 yılının ikinci altı ayında %20 oransal zam,
2027 yılının birinci altı ayında 7.500 TL taban aylığa zam ve %20 oransal zam,
2027 yılının ikinci altı ayında %15 oransal zam.
Refah payı talep ettik; çünkü geçmiş dönem kayıplarımızın giderilmesi gerekiyor.Taban aylığa zam talep ettik; çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki dengenin yeniden kurulması gerekiyor.Oransal zam talep ettik; çünkü kamu görevlilerinin yüksek enflasyon karşısında ezilmemesi gerekiyor. Enflasyon oranında zammın zam olmadığını işverenin kabul etmesi gerekiyor.
Buna ek olarak taleplerimiz şunlardır: İlave 1 derece verilmesi, Aileyi koruyacak tekliflerimizin kabul edilmesi, dereceye 3600 ek gösterge verilmesi,
Akademisyenlerin, şube müdürlerinin, şef ve amirlerin mali ve özlük haklarının düzeltilmesi,
Mühendis ve teknik personelin mali haklarının iyileştirilmesi,
Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın kaldırılarak uygun hizmet sınıfına geçirilmesi,
Bayram ikramiyesi verilmesi,
Kira desteği sözünün yerine getirilmesi,
Gelir vergisinin %15’e sabitlenmesi,
Seyyanen ödemenin emekliliğe yansıtılması,
Bütün gelirlerin emekliliğe esas sayılması,
4688 sayılı Kanun’un revize edilmesi.
Son sözümüz şudur: Adil ve acil teklif bekliyoruz.”