A
Admin
Yönetici
Yönetici
Türkiye ekonomisinin bel kemiğini oluşturan küçük ve orta ölçekli işletmelerin en büyük sıkıntılarından biri olan finansmana erişim sorununa çözüm sunmak amacıyla hayata geçirilen Kredi Garanti Fonu (KGF), 1991 yılında faaliyete geçti. Özellikle KOBİ'ler başta olmak üzere birçok işletmenin, bankalardan kredi alırken yaşadığı teminat eksikliği problemi, KGF'nin devreye girmesiyle önemli ölçüde aşılabiliyor. Peki Kredi Garanti Fonu tam olarak ne işe yarıyor? Kredi Garanti Fonu (KGF) nedir, ne işe yarar? KGF, doğrudan kredi veren bir kurum değil. Onun yerine, işletmelerin bankalardan alacakları kredilere kefil olarak sürece dâhil oluyor. Böylece, teminat yetersizliği nedeniyle krediye ulaşmakta zorlanan şirketlere destek sağlıyor. Bankalar açısından riski azaltan bu sistem, kredi onay süreçlerini de hızlandırıyor. Kurulduğu günden bu yana binlerce işletmenin can suyu olan bu yapı, sadece krediye erişim değil, aynı zamanda ekonomik canlılığın korunmasında da önemli bir rol üstleniyor. KGF, kriz dönemlerinde işletmelerin faaliyetlerini sürdürebilmesi için kritik bir güvence mekanizması işlevi görüyor. Böylece hem istihdam korunuyor hem de piyasalarda istikrar sağlanıyor. KGF’nin kefalet hizmetinden kimler faydalanabilir? Kredi Garanti Fonu'nun sağladığı kefalet desteğinden yararlanabilecek kesimler oldukça geniş. Bu gruplar şunları kapsıyor: Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler (KOBİ’ler) Esnaf ve sanatkârlar Tarımsal üretim yapan çiftçiler ve tarım işletmeleri Kadın girişimciler, genç girişimciler Belirli koşullar altında büyük ölçekli firmalar Bu işletmeler, KGF aracılığıyla krediye daha kolay ulaşabiliyor, teminat konusunda yaşadıkları sıkıntılar ortadan kalkıyor. Böylece üretimden istihdama kadar pek çok alanda pozitif etkiler yaratılıyor; hem iş dünyası canlanıyor hem de ülke ekonomisi güç kazanıyor.