A
Admin
Yönetici
Yönetici
New York Üniversitesi (NYU) Grossman School of Medicine tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan araştırma, vücut yağının yakılmasında devrim yaratabilecek bir yaklaşımı ortaya koydu. Genetik olarak sistein üretimi engellenen ve dışarıdan da bu amino asidi alamayan fareler, yalnızca bir hafta içinde vücut ağırlıklarının yaklaşık %30’unu kaybetti. Bu dramatik kilo kaybı, enerji üretiminde hayati öneme sahip olan Koenzim A (CoA) seviyesindeki düşüşle ilişkilendirildi. METABOLİZMANIN DURDURULMASIYLA YAĞ YAKIMI BAŞLADI Sistein eksikliği, hücresel enerji üretimi için gereken karbon iskeletlerinin (pirüvat, sitrat ve orotat gibi) idrarla atılmasına neden oldu. Enerji üretimi yetersiz kalan vücut, hayatta kalmak için yağ depolarını kullanmaya başladı. Ancak tek neden bu değil: Sistein eksikliği vücudun stres tepkilerini de tetikledi. Integrated Stress Response (ISR) ve Oxidative Stress Response (OSR) sistemleri devreye girerek yağ sentezine katılan enzimlerin yıkımına yol açtı. Ayrıca iştahı baskılayan GDF15 hormonunun yükselmesi de bu sürece katkı sağladı. SİSTEİN NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ? Sistein, vücutta hem enerji üretimi hem de hücresel koruma için gerekli temel bir amino asit. Koenzim A’nın üretiminde rol oynarken, aynı zamanda güçlü antioksidan glutatyonun da yapı taşı. Bu nedenle vücuttan tamamen çıkarılması, ciddi metabolik bozukluklara ve organ hasarına neden olabilir. İNSANLARDA MÜMKÜN MÜ? Araştırmanın başyazarları Dr. Evgeny Nudler ve Dr. Dan Littman, bu yöntemle kilo vermenin insanlar için şimdilik mümkün olmadığını açıkladı. Çünkü sistein, neredeyse tüm doğal besinlerde az ya da çok bulunuyor. Ayrıca eksikliği bağışıklık sistemi ve karaciğer gibi kritik organları toksinlere karşı savunmasız hale getirebilir. Sisteinsiz bir diyetin uygulanabilmesi, son derece kontrollü ve özel formülasyonlar gerektiriyor. BİTKİSEL BESLENME SİSTEİN AÇISINDAN DAHA FAKİR Araştırmada bitkisel kaynaklı beslenmenin, hayvansal ürünlere göre sistein ve metiyonin gibi sülfür içeren amino asitler açısından daha düşük olduğu belirtildi. Bu durumun sağlığa olumlu etkileri olduğu biliniyor. Ancak söz konusu çalışmayla özellikle sistein seviyelerinin azaltılmasının bu etkinin temel sebebi olabileceği daha açık biçimde ortaya kondu. GELECEĞE DAİR UMUT VERİCİ ANCAK TEMKİNLİ YAKLAŞIM Bilim insanları, farelerde gözlenen bu metabolik çökmenin insan hücrelerinde de güvenli şekilde taklit edilebilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Amaç, sisteini tamamen ortadan kaldırmak yerine, bazı dokularda kısmi baskılama sağlayarak kontrollü yağ yakımı sağlamak. Bu hedefin gerçekleştirilmesinde genetik mühendislik, hedefe yönelik ilaçlar ve bireyselleştirilmiş beslenme programlarının anahtar rol oynaması bekleniyor. Kaynak: Takvim