A
Admin
Yönetici
Yönetici
Nature dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, anıların beyinde her zaman aynı şekilde depolanmadığını ortaya koydu. Northwestern Üniversitesi'nden sinirbilimciler tarafından yürütülen araştırma, fareler üzerinde yapılan deneylerle hafızanın zaman içindeki değişken doğasını inceledi. Sonuçlara göre, anılar zamanla farklı nöron grupları tarafından taşındıkça beyindeki temsil biçimi değişiyor. YER HÜCRELERİ TEORİSİNE YENİDEN BAKIŞ Bilim insanları uzun yıllar boyunca, çevremizdeki mekânlara ait anıların, "yer hücreleri" adı verilen özel sinir hücreleri tarafından depolandığını düşünüyordu. Bu hücreler, hipokampüste yer alıyor ve bir memelinin belirli bir ortama (örneğin bir evin kapısı ya da doğadaki bir şelale) girmesiyle aktive oluyor. Ancak bu teori, 2010’lu yıllarda sorgulanmaya başlandı. Northwestern Üniversitesi'nden Profesör Daniel Dobeck’in de vurguladığı gibi, özellikle 2013 yılında Nature Neuroscience dergisinde yayımlanan bir çalışma, beynin uzamsal temsilinin sabit olmadığını gösterdi. HİPOKAMPAL TEMSİL KAYMASI: NÖRONLAR DEĞİŞİYOR 2013 tarihli çalışmada, fareler labirente tekrar girdiğinde bazı hücreler sürekli olarak aktif kalsa da aktif olan nöron grupları zamanla değişti. Bu olguya “hipokampal temsil kayması” adı verildi. O dönemde, bu farklılıkların çevresel etkenlerden (örneğin farklı kokular, sesler veya farelerin farklı hızlarda hareket etmesi) kaynaklandığı düşünülüyordu. YABANCI DEĞİŞKENLERİN ORTADAN KALDIRILDIĞI DENEY Daha net sonuçlar elde edebilmek için Dobeck ve ekibi, dış etkenleri tamamen ortadan kaldıran bir sanal gerçeklik ortamında deney gerçekleştirdi. Deneyde, fareler video oyun kumandası işlevi gören bir koşu bandında yürüdü. Etraflarında sabit bir sanal labirenti simüle eden ekranlar vardı. Her turda sabit koku için bir koni kullanıldı ve akustik alanı dengelemek için “beyaz gürültü” çalındı. Araştırmacılar, sinir hücrelerinin aktive olduğunda floresan ışık yaymasını sağlayan tekniklerle hipokampal hücrelerin aktivitesini gerçek zamanlı olarak izledi. TUTARLI ORTAMA RAĞMEN NÖRONLAR DEĞİŞMEYE DEVAM ETTİ Tamamen kontrol edilen deney ortamına rağmen, nöron aktivitelerinin büyük bölümü zamanla değişmeye devam etti. Kaydedilen hücrelerin yalnızca yüzde 5 ila 10'u, her seferinde tutarlı şekilde aktive olan geleneksel konum hücreleri gibi davrandı. EN KARARLI HÜCRELER EN UYARILABİLİR OLANLAR Tutarlı şekilde aktive olan bu hücrelerin aynı zamanda en uyarılabilir hücreler olduğu belirlendi. Bu bulgu, uyarılabilirliğin, hangi hücrelerin anıları daha sabit tuttuğunu tahmin etmede önemli bir rol oynayabileceğini gösteriyor. BEYNİN ZAMAN TAKİBİ YAPMASINA YARDIMCI OLABİLİR Araştırmacılara göre, bu “temsil kayması”, beynin benzer deneyimleri birbirinden ayırmasına ve böylece onları ayrı ayrı hatırlamasına yardımcı olabilir. Aynı yeri (örneğin iş, okul veya bir park) birçok kez ziyaret ettiğinizde, beyniniz her ziyareti farklı bir şekilde kaydederek zaman içindeki sıralamayı oluşturabilir. Bu, beynin zamanın akışını takip etme yollarından biri olabilir. YAŞLA BİRLİKTE HÜCRELERİN UYARILABİLİRLİĞİ AZALIYOR Deneyin sonuçları, en istikrarlı anıların yüksek uyarılabilirliği koruyan hücrelerle ilişkili olabileceğini ortaya koydu. Araştırmada, “Beyin yaşlandıkça, hipokampal hücreler daha az uyarılabilir hale gelir; belki de bu, yaşla birlikte hafızanın gerilemesini kısmen açıklar” ifadelerine yer verildi. HAFIZA KORUMAK İÇİN UYARILABİLİRLİK ANAHTAR OLABİLİR Araştırma ekibi, hücrelerin uyarılabilirliğinin artırılması ya da korunması durumunda hafızanın daha uzun süre sağlıklı kalabileceğini öne sürüyor. Ancak bu varsayımın doğruluğu için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğu belirtiliyor.