A
Admin
Yönetici
Yönetici
MEMDUH GÜNEY-EGE TELGRAF/ Çeşme’de yaşanan su kriziyle ilgili açıklamalarda bulunan CHP İzmir İl Basın Sözcüsü, Yarımada Bölgesi Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Asena Karcıer DSİ’nin sorumluluktan kaçtığını vurguladı. Karcıer, bahane değil çözüm istendiğini halkın polemik değil su istediğini vurgularken DSİ’nin Çeşme’ye tarih vermesi gerektiğini söyledi. KESİNTİLER BAŞLADI Yağışların azalması ve iklim krizi İzmir’deki barajları bu yıl derinden etkiledi. Çoğu barajda gözlemlenen düşük su seviyesi su kıtlığına sebep olurken tartışmaları da beraberinde getirdi. İZSU ve DSİ arasında yaşanan Çeşme’ye su vermesi planlanan Karareis Barajı’nda kurumlar arasında “sorumluluk” tartışması yaşanırken Çeşme’de su kesintileri başladı. “HEDEF ŞAŞIRTMANIN…” CHP İzmir İl Basın Sözcüsü, Yarımada Bölgesi Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Asena Karcıer süreçle ilgili açıklamalarda bulundu. Sorunun çözümü için Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli’nin hem bürokratik hem kamuoyu aracılığıyla birçok kez çağrı yaptığını belirten Karcıer, “Bu konudaki temel problem taraflardan biri olan DSİ'nin kendine düşen sorumluluğu yerine getirmekten kaçarak bir tarih verememesinden kaynaklanmaktadır. AK Partili siyasetçiler tarafından yapılan siyasi polemik ne yazık ki sorumluluktan kaçmanın, hedef şaşırtmanın ve halkı yanıltmanın bu iktidar döneminde çok sık gördüğümüz örneklerinden sadece biridir” dedi. “SORUMLULUKTAN KAÇIYORLAR” Nisan ayından itibaren DSİ’nin İZSU’nun sorularını yanıtsız bıraktığını hatırlatan Karcıer, DSİ’nin sorumluluktan kaçtığını vurguladı. Çeşme Beledi Başkanı Lal Denizli’nin belgelerle açıklamalar yaptığını hatırlatan Karcıer, “5 Ağustos 2024 tarihinde su aktarılacağı belirtildi. Ancak “aksaklıklar” sebebiyle proje ertelendi. Yani DSİ tarih verememekte, yalnızca “test aşaması” diyerek zaman kazanmaya çalışmaktadır. Bu durum, yerel yönetimlerin değil, merkezi idarenin açık bir plansızlık ve sorumsuzluk örneğidir” dedi. “BAHANE DEĞİL ÇÖZÜM İSTİYORUZ” Açıklamalarına devam eden Karcıer, “AK Partili siyasilerin belediye başkanımıza hedef alarak söylediği mesnetsiz sözler süreci tıkayan, üzerine düşen resmi yazışmalara yanıt vermeyerek, Çeşmelilerin ne zaman su sorununun çözüleceğini bildirmesi gereken ve asıl sorumluluğu taşıyan kurumları aklamaya yetmez. Bilmedikleri şeyi biz söyleyelim: Bu halk polemik değil, su bekliyor! Bu kent bahane değil, çözüm istiyor. Saray rejiminin raylı sisteme merkezi bütçeden 2 bin TL gibi komik rakamlar ayırdıkları günleri de unutmadı bu kent. Ki, Lal Başkanımızın yine belgelerle ana akım medyada açıkladığı gibi; İZSU, bu süreçte üzerine düşeni yapmış, yapması gereken yatırımı zamanında tamamlamıştır. DSİ ise ne yazık ki süreci hem geciktirmiş hem de iletişimi aksatmıştır” ifadelerini kullandı İŞBİRLİĞİ VURGUSU DSİ’nin verdiği sözleri hatırlatarak kamuoyuna net ve yazılı bir açıklama yapılması gerektiği vurgulayan Karcıer aynı zamanda kendilerinin suçlu aramadığını Çeşmelilerin sorununun çözülmesi için her türlü iş birliğine hazır bir şekilde izlenmesi gereken yol ve yöntemi söylediklerini belirtti. “POLEMİĞİ BIRAKSINLAR” Sözlerine devam eden Karcıer, “İzmirliler çok iyi bilir ki, siyaset; süslenmiş cümleler, hamasi söylemler değil, halkın musluğundan su akmasıdır ve bu su aksın diye her kurumun üzerine düşeni bahane üretmeyerek yapmasıdır, ertelememesidir. Çeşmelilerin, İzmirlilerin güvenerek oy verdiği CHP'li belediyeler ve bu belediyelerin ilgili kurumları üzerine düşeni yapmış, yapmaya da devam etmektedir. Çeşme'yi esnafından turizmcisine kadar tam da para kazanacağı sezonda bu sorunla baş başa bırakmak, suçu belediyeye atmak, sorunun sorumluluğu kendilerinde değilmiş gibi bir de Lal Başkanımızı, İZSU'yu hedef almak, verilen sözün tutulmadığını saklayamadığı gibi zaman kazanmaya çalıştıklarını da gizleyememektedir. Çeşme'nin su sorununu çözme konusunda samimilerse, önce Lal Başkanımızın yaptığı gibi belgelerle süreci ortaya koysunlar, hangi kurum ne yapmış belgelerle açıklasınlar. Ardından da Çeşmelilere bir tarih versinler, polemiği bıraksınlar, suyun ne zaman verileceğini açıklasınlar. Açıklasınlar ki, biz de süreçteki iş birliklerine, samimiyetlerine inanalım. Aksi alışık olduğumuz polemikçi saray rejimi söylemlerinden fazlası olmayacaktı” diyerek sözlerini tamamladı.