A
Admin
Yönetici
Yönetici
Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, dün faaliyetlerini değerlendirme toplantısı düzenledi. Görev süresi zarfında ilçede imza attığı her biri ‘örnek’ ve ‘model’ niteliğindeki çalışmaları anlatan Oktay Yılmaz, her zaman olduğu gibi yine takdir topladı. Öyle ki Oktay Yılmaz’ın Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yapmadığı, yapamadığı ve dahi yapamayacağı ne varsa yapan bir belediye başkanı olduğu bir kez daha görüldü. Kentsel dönüşüm ve imar çalışmalarında bırakınız Bursa’yı ülkede dahi benzer seviyede bir ilçe belediyesi olduğunu düşünmüyorum. Oktay Yılmaz’ın hayata geçirdiği her projenin toplum ve kent adına birden fazla çıktısı ve faydası var. Bu, ‘bir taşla iki kuş vurmak’ deyiminden de öte bir tanımlamayı gerektiriyor ki ‘Yıldırım için en doğrusu neyse Oktay Yılmaz’ın onu yaptığını’ söylemek hakikate karşı bir borçtur. Oktay Yılmaz, 31 Mart sonrası oluşan siyasi denklemi de çok iyi yönetti, Büyükşehir’in kaybedilmesi onda bir bocalamaya neden olmadı; kaldığı yerden hizmete, icraata ve proje üretmeye devam etti. Hatta 31 Mart sonrası oluşan siyasi koşulların zaruri bir sonucu olan kadro değişimlerini de öyle üstün bir beceriyle idare etti ki diğer kurumlardan gelen çok da başarılı bulmadığım isimlere rağmen süreçlerde hiçbir aksama olmadı. Aynı zamanda bir eleştiri konusu da sayılabilecek bu durum, esasında Oktay Yılmaz’ın yönetim kabiliyetini gösterdiği için Yıldırım ve Bursa adına da fırsat olarak görülebilir. *** Toplantıda Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’a 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planı hakkında soru yönelttim. Yıldırım adına beklentilerinin ne olduğunu, çalışmayanın neticesine dair öngörüsünü ve özellikle de ilçede meskûn mahal içinde sıkışan imalat yapılarına dair değerlendirmesini sordum. Başkan Oktay Yılmaz, ‘kent anayasası’ diye nitelenen 1/100 ölçekli plan çalışması hakkında pek de umutlu konuşmadı. ‘Yapmış olmak için yapılırsa, sene sonuna anca yetişir’ diyen Başkan Oktay Yılmaz, benzer çalışmaların geçmişten bugüne yapıla geldiğini hatırlatarak önemli bir uyarıda bulundu: “Evet, bunun yapılması ve bir vizyon ortaya konulması gerekiyor. Ama bunun kesinlikle bir ranta dönüşmemesi gerekiyor. Süreç planlama ajansı üzerinden yürütülüyor. Bu planlama ajansı ikinci bir Nilvak vakası olmamalı.” *** Oktay Yılmaz’ın ‘Bursa Plan’ adlı yapı hakkındaki bu yorumunun haklılık payı olup olmadığını tartışabilirsiniz. Ama haksız olduğunu söylemeniz güç! Neden ve nasıl? Hatırlayacağınız üzere geçenlerde bu köşeden, resmiyette sürecin hiçbir yerinde adı geçmeyen bir ismin kendini ‘koordinatör’ gibi tanıttığını duyurmuştum. Her konu gibi o da Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in ‘şeffaflık ilkesi’ gereği cevapsız ve muğlak kaldı. Şimdi plan çalışması kapsamında alınan hizmetlere bir bakalım mı? Mesela soralım kim bu MNE Danışmanlık? 14 Nisan’da neden aynı firmadan önce 790 bin lira sonra da 795 bin lira danışmanlık hizmet alımı yapıldı? Çankaya’daki Huzur Apartmanı sakini kim? Bursa’da üniversite kalmadı mı da Çankaya Üniversitesi iktisadi işletmesinden akademik destek adı altında 655 bin liralık danışmanlık alındı? Ya da şunu merak ediyorum, 9 Nisan 2025 tarihli çalıştay-1 toplantısında ne yenildi ne içildi de maliyeti 775 bin lirayı buldu? *** Yıldırımlılar çok şanslı! Bursalılara saygıyla…