A
Admin
Yönetici
Yönetici
Bahar aylarında artan polen yoğunluğu, özellikle çocuklarda alerjik reaksiyonlara neden olabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Derya Bekteş, bahar alerisine karşı alınabilecek önlemler ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler verdi. Aileleri bilinçlendiren Dr. Bekteş, alerjinin sadece geçici bir durum olmadığına, tedavi edilmediği takdirde yaşam kalitesini düşürebileceğine dikkat çekti. Bahar Alerjisi Kendiliğinden Geçmez Halk arasında "saman nezlesi" olarak da bilinen bahar alerisi, vücudun çevredeki zararsız maddelere karşı geliştirdiği aşırı tepki sonucu ortaya çıkıyor. Özellikle çim, ot ve ağaç polenlerinin havaya karıştığı dönemlerde çocuklarda burun akıntısı, hapşırık, burun kaşıntısı, gözlerde sulanma, kızarıklık, öksürük ve ciltte döküntü gibi belirtiler gözlenebiliyor. Dr. Bekteş, bu belirtilerin grip ile karıştırılabileceğini, ancak bahar alerisinin ateşe neden olmadığını ve haftalarca sürebileceğini vurguladı. Genetik ve Çevresel Etkenler Risk Faktörü Ailede alerjik astım, egzama veya besin alerjisi öyküsü bulunması çocuklarda bahar alerisi riskini artırabiliyor. Ayrıca, daha önce geçirilen solunum yolu enfeksiyonları da alerjik yatkınlığı tetikleyebiliyor. Dr. Bekteş, bebeklerin ilk aylarda anneden geçen antikorlarla kısmen korunduğunu, ancak çevresel ve genetik faktörlerin etkisiyle alerji belirtilerinin bu dönemde de görülebileceğini ifade etti. Okul Başarısını Dahi Etkileyebilir Bahar alerisi yalnızca fiziksel yakınmalarla sınırlı kalmayıp çocukların günlük yaşamını ve okul başarısını da olumsuz etkileyebiliyor. Uyku kalitesinin bozulması, yorgunluk ve dikkat dağınıklığı gibi sonuçlar doğurabilen alerji, zamanla astım gibi daha ciddi solunum yolu rahatsızlıklarına yol açabiliyor. Bu nedenle belirtiler hafife alınmamalı ve mutlaka uzman hekim desteği alınmalı. Ev Ortamında Dikkat Edilmesi Gerekenler Dr. Bekteş, polenlere maruziyeti azaltmak için alınabilecek basit ama etkili önlemleri de sıraladı. Polen yoğunluğunun fazla olduğu sabah saatlerinde dışarı çıkılmaması, eve girildiğinde kıyafetlerin değiştirilmesi ve duş alınması öneriliyor. Ayrıca, çamaşırların dışarıda kurutulmaması, halı ve perdelerin sık sık temizlenmesi ya da kaldırılması, nemli bezle temizlik yapılması ve HEPA filtreli hava temizleyici ile vakumlu süpürge kullanılması gerekiyor. Sigara dumanının da alerjik reaksiyonları tetikleyebileceğini belirten Dr. Bekteş, çocuğun bulunduğu ortamlarda sigara içilmemesi gerektiğini vurguladı. Alerji Testi ve Tedavi Süreci Çocuğun yaşam kalitesini etkileyen sürekli belirtiler varsa alerji testi yapılması gerekebiliyor. Ancak bu testlerin mutlaka bir doktorun yönlendirmesiyle ve çocuğun tıbbi öyküsü göz önüne alınarak gerçekleştirilmesi önem taşıyor. Dr. Bekteş, tuzlu su içeren burun spreylerinin hekime danışılarak kullanılabileceğini ve bol sıvı tüketiminin faydalı olduğunu dile getirdi. Bitkisel ilaçların zararlı olabileceğini hatırlatan uzman, hiçbir ilacın doktor onayı olmadan verilmemesi gerektiğini söyledi. Alerji Aşısı Hekim Kontrolünde Uygulanmalı İlaçlarla yeterince kontrol altına alınamayan durumlarda hekim önerisiyle alerji aşısı (immünoterapi) uygulanabileceğini belirten Dr. Bekteş, tedavi planına sadık kalmanın süreci daha yönetilebilir hale getireceğini söyledi. Ayrıca, okul yönetimiyle iletişimde olunmasının ve çocuğun açık havada oynadığı saatlerin dikkatle seçilmesinin önemine değindi.