A
Admin
Yönetici
Yönetici
Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU/EGE TELGRAF- Fransa’nın güneyinde, Akdeniz kıyısında yer alan Marsilya, köklü tarihi, liman kültürü, sokaklardaki hareketli atmosferi ve birbirinden farklı semtleriyle seyahat tutkunlarının keşfetmesi gereken bir şehir. Hem Fransa’nın en eski yerleşimlerinden biri olması hem de Akdeniz kültürünü en özgün haliyle yansıtması, burayı sıradan bir liman kentinden çok daha fazlası haline getiriyor.
Marsilya’da gezilecek yerler listesi, tarihi yapılardan modern sanat merkezlerine, sahil şeridinden balık pazarlarına kadar uzanıyor. Şehrin kozmopolit yapısı zengin tarihi geçmişini yansıtıyor.
MÖ 600’lü yıllarda Foçalı denizciler tarafından Massalia adıyla kurulan Marsilya, Fransa’nın en eski şehirlerinden biri. Yüzyıllar boyunca ticaretin merkezi olmuş, Roma döneminde gelişmiş, Orta Çağ’da limanıyla Akdeniz’in en önemli duraklarından biri haline gelmiş. Bugün hâlâ çok kültürlü yapısını bu köklü tarihinden alıyor. Akdeniz mutfağı, göçmen kültürleri, bölgeye has gelenekleri ve Fransız sanatının birleşimiyle ortaya rengârenk bir yaşam çıkıyor.
Vieux-Port (Eski Liman): Şehrin kalbi sayılan Eski Liman, Marsilya’nın ruhunu anlamak için ilk durağınız olmalı. Balıkçı tekneleri, sabahın erken saatlerinde açılan balık pazarı, deniz manzarasına karşı kafe ve restoranlarıyla burası günün her saati hareketli. Özellikle gün batımında liman kıyısında yürüyüş yapmak eşsiz bir deneyim sunuyor. Ayrıca buradan kalkan teknelerle şehrin kıyı şeridini keşfe çıkabilirsiniz.
Notre-Dame de la Garde Bazilikası: Şehrin en yüksek noktalarından birinde konumlanan bazilika hem mimarisi hem de panoramik Marsilya manzarasıyla ünlü. 19. yüzyılda inşa edilen bu dini yapı, altın kaplamalı Meryem Ana heykeliyle dikkat çekiyor. İçeri girdiğinizde mozaikler ve vitray pencereler sizi büyüleyecek. Yürüyerek çıkmak biraz yorucu olabilir ama zirvedeki manzara tüm yorgunluğa değer.
Le Panier Mahallesi: Marsilya’nın en eski yerleşim bölgesi olan Le Panier, daracık sokakları, renkli duvar resimleri ve küçük sanat atölyeleriyle ünlü. Burada dolaşırken kendinizi bir açık hava sanat galerisi içinde bulabilirsiniz. Aynı zamanda kentin kültürel çeşitliliğini görmek için de en ideal bölge. Mahallede dolaşırken küçük kafelerde kahve molası vermeyi unutmayın.
MUCEM – Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi: Modern mimarisiyle dikkat çeken MUCEM, Akdeniz kültürünün tarihini ve çeşitliliğini anlatıyor. 2013 yılında açılan müze, deniz kıyısındaki konumuyla da oldukça etkileyici. Burada hem arkeolojik eserler hem de çağdaş sanat sergileri görebilirsiniz. Aynı zamanda müzenin terası şehrin en güzel fotoğraf noktalarından biri.
Château d’If: Marsilya açıklarında küçük bir adacık üzerinde yer alan Château d’If, Alexandre Dumas’nın ünlü romanı 'Monte Cristo Kontu' ile ün kazanan bir yer. Tekneyle ulaşabileceğiniz ada hem tarihi bir keşif hem de Akdeniz manzarası için ideal. Kale surlarında dolaşırken hem edebiyatın izlerini hem de tarihin gölgesini hissedeceksiniz.
Calanques Milli Parkı: Doğaseverler için Marsilya’nın en güzel yanı Calanques Milli Parkı. Şehrin biraz dışında yer alan bu doğa harikası bölgede turkuaz renkli koylar, görkemli dağlar ve yürüyüş rotaları bulunuyor. Milli parka tekne turlarıyla ulaşabilir, işaretlenmiş yürüyüş parkurlarında trekking yaparak muhteşem manzaraları keşfedebilirsiniz. Milli park yaz aylarında yüzmek için de mükemmel.
Palais Longchamp: Görkemli mimarisiyle Marsilya’nın simgelerinden biri olan Palais Longchamp, hem bir sanat galerisine hem de doğa tarih müzesine ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda önündeki büyük park, piknik yapmak veya dinlenmek için ideal. Bu park Marsilyalı yerel halkın zaman geçirmek için sıklıkla ziyaret ettiği bir çekim noktası. Fotoğraf tutkunlarının uğrak noktalarından biri olduğunu da ekleyelim.
Marsilya mutfağı, tam bir Akdeniz şöleni ve Akdeniz'in çeşitliliğini yansıtıyor. Şehrin en ünlü yemeği, deniz ürünlerinden hazırlanan Bouillabaisse isimli balık çorbası. Limandaki restoranlarda mutlaka denemeniz gereken yerel lezzet de bu aslında.
Şehirde ayrıca Provence mutfağının vazgeçilmezleri olan ratatouille ve aioli soslu balık yemekleri de menülerde sıkça karşınıza çıkıyor. Tatlı olarak bademli calissons veya yerel pastanelerde satılan portakallı çörekler tercih edebilirsiniz. Sokak aralarında satılan taze deniz ürünlerini tatmak da ayrı bir deneyim olarak aklınızda bulunsun.
Marsilya denince akla gelen ilk şeylerden biri meşhur Marsilya sabunu (Savon de Marseille). Doğal zeytinyağıyla yapılan bu sabun hem kaliteli hem de şehre özgü bir hediyelik. Marsilya'da ayrıca Provence bölgesine özgü lavanta ürünleri, zeytinyağı ve baharat karışımları da güzel hediyelik seçenekler arasında. Le Panier’deki küçük butiklerde el yapımı seramikler ve sanat ürünleri bulabilir, limanda ise yerel balıkçıların sattığı kurutulmuş deniz ürünlerine rastlayabilirsiniz.
Türkiye’den Marsilya’ya ulaşmak oldukça kolay. İstanbul’dan direkt uçuşlarla yaklaşık 3 saatte Marsilya Provence Havalimanı’na varabilirsiniz. İzmir'den ise Fransa'nın farklı şehirlerine giden uçuşları kullanarak aktarmalı olarak şehre ulaşım sağlanıyor. Marsilya Havalimanı'ndan şehir merkezine tren veya otobüsle ulaşım oldukça kolay. Ayrıca Fransa’nın diğer şehirlerinden tren bağlantıları da oldukça rahat. Paris’ten Marsilya’ya hızlı trenle yaklaşık 3 saatlik bir yolculukla ulaşabilirsiniz.
Marsilya’da gezilecek yerler listesi, tarihi yapılardan modern sanat merkezlerine, sahil şeridinden balık pazarlarına kadar uzanıyor. Şehrin kozmopolit yapısı zengin tarihi geçmişini yansıtıyor.
MÖ 600’lü yıllarda Foçalı denizciler tarafından Massalia adıyla kurulan Marsilya, Fransa’nın en eski şehirlerinden biri. Yüzyıllar boyunca ticaretin merkezi olmuş, Roma döneminde gelişmiş, Orta Çağ’da limanıyla Akdeniz’in en önemli duraklarından biri haline gelmiş. Bugün hâlâ çok kültürlü yapısını bu köklü tarihinden alıyor. Akdeniz mutfağı, göçmen kültürleri, bölgeye has gelenekleri ve Fransız sanatının birleşimiyle ortaya rengârenk bir yaşam çıkıyor.
GEZİLECEK YERLER
Vieux-Port (Eski Liman): Şehrin kalbi sayılan Eski Liman, Marsilya’nın ruhunu anlamak için ilk durağınız olmalı. Balıkçı tekneleri, sabahın erken saatlerinde açılan balık pazarı, deniz manzarasına karşı kafe ve restoranlarıyla burası günün her saati hareketli. Özellikle gün batımında liman kıyısında yürüyüş yapmak eşsiz bir deneyim sunuyor. Ayrıca buradan kalkan teknelerle şehrin kıyı şeridini keşfe çıkabilirsiniz.
Notre-Dame de la Garde Bazilikası: Şehrin en yüksek noktalarından birinde konumlanan bazilika hem mimarisi hem de panoramik Marsilya manzarasıyla ünlü. 19. yüzyılda inşa edilen bu dini yapı, altın kaplamalı Meryem Ana heykeliyle dikkat çekiyor. İçeri girdiğinizde mozaikler ve vitray pencereler sizi büyüleyecek. Yürüyerek çıkmak biraz yorucu olabilir ama zirvedeki manzara tüm yorgunluğa değer.
Le Panier Mahallesi: Marsilya’nın en eski yerleşim bölgesi olan Le Panier, daracık sokakları, renkli duvar resimleri ve küçük sanat atölyeleriyle ünlü. Burada dolaşırken kendinizi bir açık hava sanat galerisi içinde bulabilirsiniz. Aynı zamanda kentin kültürel çeşitliliğini görmek için de en ideal bölge. Mahallede dolaşırken küçük kafelerde kahve molası vermeyi unutmayın.
MUCEM – Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi: Modern mimarisiyle dikkat çeken MUCEM, Akdeniz kültürünün tarihini ve çeşitliliğini anlatıyor. 2013 yılında açılan müze, deniz kıyısındaki konumuyla da oldukça etkileyici. Burada hem arkeolojik eserler hem de çağdaş sanat sergileri görebilirsiniz. Aynı zamanda müzenin terası şehrin en güzel fotoğraf noktalarından biri.
Château d’If: Marsilya açıklarında küçük bir adacık üzerinde yer alan Château d’If, Alexandre Dumas’nın ünlü romanı 'Monte Cristo Kontu' ile ün kazanan bir yer. Tekneyle ulaşabileceğiniz ada hem tarihi bir keşif hem de Akdeniz manzarası için ideal. Kale surlarında dolaşırken hem edebiyatın izlerini hem de tarihin gölgesini hissedeceksiniz.
Calanques Milli Parkı: Doğaseverler için Marsilya’nın en güzel yanı Calanques Milli Parkı. Şehrin biraz dışında yer alan bu doğa harikası bölgede turkuaz renkli koylar, görkemli dağlar ve yürüyüş rotaları bulunuyor. Milli parka tekne turlarıyla ulaşabilir, işaretlenmiş yürüyüş parkurlarında trekking yaparak muhteşem manzaraları keşfedebilirsiniz. Milli park yaz aylarında yüzmek için de mükemmel.
Palais Longchamp: Görkemli mimarisiyle Marsilya’nın simgelerinden biri olan Palais Longchamp, hem bir sanat galerisine hem de doğa tarih müzesine ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda önündeki büyük park, piknik yapmak veya dinlenmek için ideal. Bu park Marsilyalı yerel halkın zaman geçirmek için sıklıkla ziyaret ettiği bir çekim noktası. Fotoğraf tutkunlarının uğrak noktalarından biri olduğunu da ekleyelim.
NE YENİR?
Marsilya mutfağı, tam bir Akdeniz şöleni ve Akdeniz'in çeşitliliğini yansıtıyor. Şehrin en ünlü yemeği, deniz ürünlerinden hazırlanan Bouillabaisse isimli balık çorbası. Limandaki restoranlarda mutlaka denemeniz gereken yerel lezzet de bu aslında.
Şehirde ayrıca Provence mutfağının vazgeçilmezleri olan ratatouille ve aioli soslu balık yemekleri de menülerde sıkça karşınıza çıkıyor. Tatlı olarak bademli calissons veya yerel pastanelerde satılan portakallı çörekler tercih edebilirsiniz. Sokak aralarında satılan taze deniz ürünlerini tatmak da ayrı bir deneyim olarak aklınızda bulunsun.
ALIŞVERİŞ
Marsilya denince akla gelen ilk şeylerden biri meşhur Marsilya sabunu (Savon de Marseille). Doğal zeytinyağıyla yapılan bu sabun hem kaliteli hem de şehre özgü bir hediyelik. Marsilya'da ayrıca Provence bölgesine özgü lavanta ürünleri, zeytinyağı ve baharat karışımları da güzel hediyelik seçenekler arasında. Le Panier’deki küçük butiklerde el yapımı seramikler ve sanat ürünleri bulabilir, limanda ise yerel balıkçıların sattığı kurutulmuş deniz ürünlerine rastlayabilirsiniz.
NASIL GİDİLİR?
Türkiye’den Marsilya’ya ulaşmak oldukça kolay. İstanbul’dan direkt uçuşlarla yaklaşık 3 saatte Marsilya Provence Havalimanı’na varabilirsiniz. İzmir'den ise Fransa'nın farklı şehirlerine giden uçuşları kullanarak aktarmalı olarak şehre ulaşım sağlanıyor. Marsilya Havalimanı'ndan şehir merkezine tren veya otobüsle ulaşım oldukça kolay. Ayrıca Fransa’nın diğer şehirlerinden tren bağlantıları da oldukça rahat. Paris’ten Marsilya’ya hızlı trenle yaklaşık 3 saatlik bir yolculukla ulaşabilirsiniz.