A
Admin
Yönetici
Yönetici
23 Nisan’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından İstanbul’da artçı sarsıntılar devam ederken, uzmanlardan peş peşe açıklamalar gelmeye başladı. Deprem bilimci Prof. Dr. Osman Bektaş, Marmara Bölgesi’nde 7’den büyük değil, daha düşük şiddetli depremlerin görülme ihtimalinin yüksek olduğunu belirtti. İSTANBUL'DA DEPREM GERÇEĞİ YENİDEN GÜNDEMDE AFAD verilerine göre, 23 Nisan tarihinde İstanbul’da 6.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Çevre illerde de hissedilen sarsıntı, şehirde kısa süreli paniğe neden oldu. Depremin ardından yaklaşık bir aydır artçı sarsıntılar yaşanırken, uzman isimlerden farklı değerlendirmeler gelmeye devam ediyor. Özellikle dün akşam meydana gelen 4.0 büyüklüğündeki yeni sarsıntı, “öncü mü, artçı mı?” sorularını yeniden gündeme taşıdı. Kamuoyunda ise İstanbul’da büyük bir depremin olup olmayacağı sorusu, net cevap bekleyen başlıkların başında yer alıyor. PROF. DR. BEKTAŞ: "İSTANBULLU 7’DEN KÜÇÜK DEPREMLERE ALIŞMALIDIR" Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Osman Bektaş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Marmara Denizi’nin farklı segmentleri üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Açıklamasında İstanbul’un sık sık 7'nin altındaki depremlerle karşılaşabileceğini belirten Bektaş, şunları söyledi: “İstanbullu 7’den küçük depremlere alışmalıdır. Doğuda İzmit, batıda Ganos fayları 250 yıl arayla 7’nin üzerinde deprem üretirken; Marmara’nın ortasındaki fay parçası birkaç yıl arayla 7’den küçük depremler üretir. Ancak İstanbul, olası büyük bir deprem için her zaman en üst düzeyde hazır olmalıdır.” UZMANLAR GÖRÜŞ BİRLİĞİ İÇİNDE DEĞİL İstanbul’da olası büyük bir depreme ilişkin bilim dünyasında henüz tam bir görüş birliği sağlanabilmiş değil. Bazı uzmanlar Marmara Denizi içindeki fay hatlarının 7.0 ve üzeri büyüklükte bir deprem üretme potansiyelini vurgularken, bazı bilim insanları ise bu fayların düşük magnitüdlü depremlerle enerjisini boşaltabileceğini savunuyor. HAZIRLIKLI OLMAK ŞART Deprem uzmanları arasında görüş ayrılıkları olsa da, tüm ortak kanaat İstanbul’un yüksek riskli deprem kuşağında yer aldığı ve en kötü senaryoya karşı hazırlıklı olunması gerektiği yönünde birleşiyor. Yetkililer, yapı stokunun yenilenmesi, afet farkındalığının artırılması ve bireysel önlemlerin önemini sık sık vurguluyor. Kaynak: Haber Merkezi