Türkiyeleşme Terörsüz Türkiye Süreci Yerli ve Milli bir Süreçtir

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Terörsüz Türkiye süreci yerli ve milli bir projedir. Türkiye’deki bütün toplumsal kesimlerin katkısının olduğu bir süreçtir. Aynı zamanda çözüm sürecinin de bir devamı niteliğindedir. PKK’nın çözüm sürecini bitirmesinden dolayı, çok sayıda canımızı şehit verdik. Şimdi yeni bir sayfa açtık. Türkiyeleşme sürecinin başarıya ulaşması için, son derece dikkatli ve stratejik hareket etmeliyiz. * PKK 47 yılın sonunda bizim gibi Kürtlerin çizgisine geldi PKK 47 yılın sonunda Kürtlerin çizgisine geldi. Kürtlerin önemli bir kısmı PKK’nın silah bırakmasını istiyordu. PKK’nın Türkiye’yi Suriye gibi derinleşmiş bir iç savaşa çekmeyi başaramaması, Kürtlerin çoğunluğunun PKK’nın silahlı mücadelesine destek vermemesinin bir sonucudur. Kürtlerin PKK’nın yanında durmaması, Türkiye’yi devletleri olarak görmesi, Çocuklarını PKK’ya göndermemesi, Çocuklarını davullu zurnalı törenlerle TSK’ya askere göndermesi, Kürt Anaların çocuklarını PKK’dan istemesi, PKK’nın kerken de olsa silah bırakma ve fesih kararı almasında etkili oldu. PKK da Abdullah Öcalan da bu gerçeği gördüler. Öcalan sadece malumun ilanını yaptı. Yani PKK neden silah bırakmak zorunda kaldığının en önemli cevabı budur. Çünkü Kürtlerin çoğunluğu, PKK’nın silah kullanmasını desteklemedi. PKK, Kürtlerin ezici çoğunluğunun desteğini alamadığı için, kerhen silah bırakma ve kendini feshetme kararı aldı. * Türkiyeleşme süreci olağan dışı bir gelişme olmazsa, PKK’nın silah bırakmasıyla sonuçlanacak. Eğer PKK (ABD-İsrail) çok kanlı, aynı anda yüzlerce askerin şehit edilmesiyle sonuçlanacak bir eylemle süreci bitirmezse, PKK silah bırakarak tarihe karışacak. * Yine uyarıyorum Sürecin içinde Kürtler yok. Hala terörle mücadeleyi öğrenemedik. 47 yıldır hala PKK ile mücadeleyi öğrenemedik. Kürtlerin 81 ilde davul zurna ile sokaklara çıkarak, PKK'dan kurtulmayı kutlaması gerekiyor. PKK'nın kendini feshetmesini; konserlerle, panellerle, konferanslarla, ... halka anlatarak, özellikle Kürtleri sürece dahil etmek gerekiyor. Kürt sanatçılar, siyasetçiler, iş insanları, gazeteciler, yazarlar, işçiler, doktorlar, memurlar, muhtarlar, ... kısacası herkes, PKK'nın fesih ve tasfiye sürecine katılmalıdır. AK Parti'de siyaset yapan Kürt milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe başkanları, ... meydanlara çıkarak, Terörsüz Türkiye (Türkiyeleşme) sürecini Kürtlerin sahiplenmesi için çalışmalıdır. Bugün meydana çıkmayan ne zaman meydana çıkacak? PKK tehdidi yok, risk yok, ... bugün konuşmayacak adam ne zaman konuşacak? Bugün PKK’ya silah bırak demeyen adam ne zaman diyecek? Tam zamanıdır. Türkiyeleşme Süreci (Terörsüz Türkiye) Kürtlere mal edilmeden başarıya ulaşamaz. * Sürece YPG’yi de dahil etmemiz gerekiyor. PKK’nın silah bırakma ve fesih kararını, YPG pek üzerine hiç almıyor. Duymazlıktan geliyor. Kendi ajandasını uygulamaya çalışıyor. Mazlum Abdi, ‘İlgili tarafların gerekli adımları atmasını ve tüm dostların gerekli desteği vermesini umuyoruz’ diyor. Kendisini ve örgütünü sürecin tarafı olarak görmüyor. DEM Parti milletvekili Cengiz Çandar da Rudaw’a yaptığı bir açıklamada, utanmadan Öcalan’ın çağrısının YPG’yi kapsamadığını söylüyor. Resmen yalan söylüyor adam. * DEM sözcüleri de tahrik edici konuşmalarını sürdürüyor. Tuncer Bakırhan, koruculardan silahlarını alıp sopa verilmesini ve hayvanlara bakmalarını salık veriyor. Korucuları çoban olarak görüyor. Çobanları da aşağılıyor. Korucuları da aşağılıyor. Tuncer Bakırhan, "Korucu arkadaşlar herhalde işsiz kalmayacak. Çatışma, silah bittiyse dünya kadar korucu var. Elindeki silahı al, sopayı ver, köyde hayvan baksın. Köylüsünü ezme yerine, kendi insanına silah çekme yerine daha onurlu bir görevdir" dedi. "Temizlik işçisi de yapılabilirler mi?" sorusuna da şöyle cevap verdi: "Tabii tabii onları işsiz bırakmayacağız." Kullandığı dil düşmanca. Korucuları düşman olarak kodluyor. * Korucularımızı DEM Parti’den de PKK’dan da korumalıyız. 1985 yılında, terörle mücadele amacıyla kurulan Güvenlik Koruculuğu sistemi kapsamında, Türkiye genelinde yaklaşık 60 bin aktif görevli, 30 bin emekli ve 17 bin gönüllü korucu bulunuyor. Sistemin kurulduğu tarihten bu yana 2 bin korucu şehit oldu. 3 bin korucu da gazi oldu. Güvenlik Korucuları PKK ile mücadelede çok önemli bir görev üstlendiler. Kürtlerin PKK’ya destek olmasının önüne geçtiler. PKK bugün silah bırakmak zorunda kaldıysa, korucuların çok önemli katkısı olmuştur. Güvenlik korucuları da TSK’nın her bir personeli gibi şereflidir, vatanseverdir, vatan mücadelesi vermiştir. Güvenlik Korucularına hak ettikleri değer verilmelidir. PKK ve yandaşları; İsrail, … ABD’ye askerlik yapan PKK’lılara gerilla diyor. Türkiye’nin birlik ve beraberliği için hayatlarını ortaya koyan Güvenlik Korucularına ise; işbirlikçi, hain/cahş, aslını inkar edenler, … diyor. * Ayşegül Doğan, umut hakkının gündemde olmadığını söyleyen Adalet Bakanı’na çemkirerek süreci zehirliyor. Gülistan Kılıç Koçyiğit, Abdullah Öcalan’ın bile ifade etmediği halde, Kürtçe’nin resmi dil olmasını gündeme getirerek, süreci zehirliyor. Şımarıklık devam ediyor. PKK silah bırakıyor, DEM Parti silah bırakmıyor. Önce DEM Parti’ye silah bıraktırmamız gerekecek. * PKK kamplarında kalıcı üsler kurmalıyız. PKK silah bıraktıktan sonra Türkiye, başta Kandil olmak üzere, PKK'nın bütün kamplarında en az 30 yıl kalacak şekilde, kalıcı askeri üsler kurmalıdır. PKK bittikten sonra; ABD, İsrail, İngiltere ŞEYTAN üçgeni ve İran yeni örgütler kuracaktır. Yeni kurulabilecek hiçbir örgüt için boş alan bırakılmamalıdır. Kandil’de Selahaddin Eyyubi Askeri Üssü kurmamız gerektiğini daha önce ifade etmiştim. PKK tasfiye edildikten sonra, PKK yerine İSLAM referanslı bir Kürt örgütünün kur(dur)ulacağını tahmin ediyorum. Böyle bir örgüt Kürtler arasında ciddi bir taban bulacaktır. Türkiye’yi bekleyen en büyük tehlike PKK’dan sonra, PKK yerine İSLAM referanslı, Hilafet isteyen, Halifelik için mücadele eden bir Kürt İslam örgütünün kurulmasıdır. Böyle bir örgüt kurulmuş bile olabilir. PKK sahadan çekildiğinde meydana çıkarabilirler. Ya da PKK sahadan çekildiğinde kuruluşunu ilan edebilir. * PKK’nın silah bırakması zor muydu? “Çözüm sürecinde, PKK'ya silah bıraktırmak zor olduğu için değil, kolay olduğu için gerçekleşmiyor.” 8 Kasım 2014, * “PKK'nın silah bırakması, sanılanın aksine çok da zor değil. PKK'nın silah bırakması kolay olduğu için, PKK silah bırakmıyor. DEM Parti'de siyaset yapanlar benim çeyreğim kadar cesur olsaydı, PKK daha 20 yıl önce silah bırakırdı. PKK ekseninde siyaset yapanlar (Ahmet Türk, Abdullah Öcalan, Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan, Sırrı Sakık, Abdullah Zeydan, Selahattin Demirtaş, ...) korkak olduğu için, PKK'ya silah bıraktıramadılar bugüne kadar.”, 21 Şub 2025 , * PKK bugüne kadar amacına neden ulaşmadı? 1. Kürtler yeteri kadar PKK’yı desteklemedi. 2. PKK’nın Kürtçeyi bir devlet dili haline getirememesi. 3. Güvenlik Korucularının mücadelesi. 4. Kürt anaların çocuklarını PKK’dan istemesi. 5. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi bir liderin Türkiye’yi yönetmesi. * Eğer Diplomasız Zelenski Ekrem İmamoğlu gibi biri Türkiye’yi yönetiyor olsaydı, PKK’nın amacına ulaşması çok daha kolaylaştırdı. * Tekrar ifade ediyorum: Türkiye’nin başına ne bela planlanıyorsa; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin vefatlarından sonra düğmeye basacaklar. Türkiye’yi güçsüz gördükleri anda, planı devreye sokacaklar. Onun için, Erdoğan ve Bahçeli hayattayken, FETÖ ve PKK’yı tamamen etkisiz hale getirmemiz gerekiyor. Türkiye’nin geleceğinde; CHP, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C ve PKK’ya yer yoktur.
 
Geri
Üst