A
Admin
Yönetici
Yönetici
DEVA, Gelecek ve Saadet partilerinin kurduğu Yeni Yol Partisinin TBMM Grup Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda 3 partinin genel başkanı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, İstanbul'un fethinin 572. yıl dönümünü kutlayarak, "Bugün İstanbul'umuzun sokakları, şiddete, çetelere, uyuşturucuya, alkole, ranta, yandaşlığa, plansızlığa, trafiğe, çürük binalara terk edilmiş durumda." dedi. 2025 yılının "Aile Yılı", 2026 ile 2035 arası dönemin "Aile ve Nüfus 10 Yılı" ilan edildiğini anımsatan Arıkan, "Bu tespiti önemsiyoruz. Bu çabayı kıymetli buluyoruz. Bu konuda atılacak her samimi adımı da sonuna kadar destekleyeceğimizi ilan ediyoruz. Fakat, şunu ifade etmeden geçemeyeceğim; 23 yıldır Türkiye'yi yöneten bir iktidar açısından bu bir vaat değil ancak bir itiraf olabilir." diye konuştu. Aile ve Gençlik Fonu'nun kapsamının genişletilmesini, evlenecek gençlere mobilya ve beyaz eşya alımında KDV'nin kaldırılmasını isteyen Arıkan, "Çalışan annelerin doğum sonrası 2 yıllık ücretsiz izin hakları boyunca maaşlarının yüzde 80'ini asgari ücretten az olmamak kaydıyla işsizlik sigortasından karşılayın. Kreş açma zorunluluğunu yalnızca kadınlar için değil, tüm ebeveynleri kapsayacak şekilde düzenleyin. 100'den fazla çalışanı olan her iş yeri için bunu zorunlu hale getirin. Aileyi tahrip, ahlaksızlığı normalleştiren şu sabah programlarını, televizyon dizilerini kaldırın." ifadesini kullandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasına değinen Arıkan, "İstanbul'da 1. dalga, 2. dalga, 3. dalga derken 4. dalgaya kadar geldik. İnsan sormadan edemiyor: Niye bu dalgalar hep karşı sahilleri vuruyor?" diye sordu. Arıkan, yolsuzluğa, hukuksuzluğa ve haksızlığa karşı olduklarını da vurguladı. Kurban Bayramı'nda ne satıcının ne alıcının sevinebildiğini dile getiren Arıkan, "Türkiye'nin büyüdüğünü, milli gelirin arttığını göstermek mi istiyorsunuz? Hodri meydan. Çıkın emekliye 1 maaş ikramiye verin bu bayram." sözlerini sarf etti. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da dikkati çeken Arıkan, "Gazze'de tek bir çözüm, tek bir çare, tek bir yol var. O da askeri güçtür, 'Gazze Barış Gücü'dür." görüşünü paylaştı. "Avrupalılar başarmışsa biz niye başarmayalım" Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da Süleymaniye'deki Delphi Formu'na katıldıklarını, bunun dışında bölgede çeşitli ziyaret ve görüşmeler gerçekleştirdiklerini anımsattı. Ziyaretin, terör örgütü PKK'nın kendini fesih kararının sonrasına denk gelmesinden dolayı hem süreçle ilgili kanaatleri dinlediklerini hem de kendi vizyonlarını muhataplarıyla paylaştıklarını ifade eden Davutoğlu, "Sadece 'terörsüz Türkiye' değil 'terörsüz bölge' ilkesiyle hareket etmek zorundayız, çünkü bölgede terör varsa Türkiye'nin de bundan etkilenmesi kaçınılmazdır." dedi. Terör örgütü PKK'nın silah bırakma sürecinin sadece Türkiye'nin değil, bütün bir bölge için yeni bir başlangıcın işareti olacağını vurgulayan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu gelişme sayesinde Türkiye kazanır, Irak kazanır, IKBY kazanır, Suriye kazanır. Tüm dini ve etnik unsurların bölgesel, kültürel, siyasi, sosyal ve jeopolitik kaderinin ortak olduğu bu coğrafyada, bazıları dar ideolojik dünyalarından hareketle bizleri hayalcilikle suçlasa da bu benzetmeyi yapmaktan hiç gocunmuyorum, Avrupa Birliği benzeri bir askeri, ticari, kültürel, sosyal entegrasyonun uzak bir hülya olmayacağının altını bir kez daha çiziyorum. Avrupalılar başarmışsa biz niye başarmayalım." Mesut Barzani'nin çocuklarının Türkçe konuştuğunu anlatan Davutoğlu, "Türkiye sevdaları o kadar büyük ki sadece televizyonlarımızı izleyerek dilimizi öğrenmişler." ifadesini kullandı. Barzani'nin oğlu Nuh'un kendilerine tercümanlık yaptığını hatırlatan Davutoğlu, "Nereden, nasıl öğrendiniz Türkçeyi Nuh?" diye sorduğunda "Kemal Sunal filmlerinden" cevabını aldığını belirtti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, Duhok ziyareti sonrasında mektup yazarak buralara gitmesini tavsiye ettiğini kaydeden Davutoğlu, başta Mesut ve Neçirvan Barzani olmak üzere bir çok Kürt siyasetçinin "Sayın Bahçeli'ye selam söyleyin, sağlığı için duacıyız" dediğini aktardı. "Kimsenin küçük hesap yapmaya hakkı yok" Bölgedeki gözlemlerini başta CHP Genel Başkanı Özgür Özel olmak üzere muhalefet partilerinin genel başkanları ile paylaşmak üzere bir görüşme takvimi oluşturduğunu belirten Davutoğlu, "Ayrıca bu sürecin doğrudan sorumlusu olan Sayın Erdoğan ve Sayın Bahçeli'ye de gözlemlerimi ve tavsiyelerimi içeren kapsamlı mektuplar göndereceğim. Yüz yüze görüşmek isterlerse buna icabet etmeyi de bir devlet görevi olarak görürüm. Bu ateş çemberinde kimsenin küçük hesap yapmaya hakkı yoktur." diye konuştu. Terör örgütü PKK'nın silahsızlanma sürecinin bir an önce başlaması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, "Silahsızlanmanın başta İsrail olmak üzere bu süreci provoke etmek isteyecek güçlerin harekete geçmesine fırsat vermeden derhal yapılması elzemdir." ifadesini kullandı. Bahçeli'nin "Yeni Yüzyılın Terörsüz Türkiye Stratejisi, Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu" çağrısına da değinen Davutoğlu, "Bu konuyu dün Sayın Özgür Özel ile de ele aldık. Bu komisyonun kompozisyonu, çalışma yöntemi ve yetkilendirilmesi konusunda farklı teklifle de değerlendirilmeli ancak bu konuda gecikilmemelidir. TBMM Başkanı Sayın Kurtulmuş'u bu konuda harekete geçmeye çağırıyorum." dedi. "Her bir vesayet odağının karşısında kararlılıkla durmak zorundayız" DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 27 Mayıs darbesinin 65. yıl dönümüne işaret ederek, "27 Mayıs'ı layığıyla anmak istiyorsak, günümüzdeki her bir vesayet odağının karşısında kararlılıkla durmak zorundayız." açıklamasında bulundu. Papara Elektronik Para AŞ'ye yönelik "yasa dışı bahis" operasyonuna ilişkin Babacan, "8 yıldır sanal bahisle anılan bir şebekeye dün nihayet operasyon gerçekleştirildi. 2016'dan bu yana bunlar işlem yapıyor. BDDK'dan sanal para lisansı almış. Tam 26 bin banka hesabı üzerinden yaklaşık 13 milyar liralık işlem hacmi var." diye konuştu. Madde bağımlılığı ile mücadele konusuna da değinen Babacan, "Buyurun, 2025 yılı Aile Yılınızın özeti burada: Sanal kumar, bahis, sigara, madde bağımlılığı, ülkede artmayan bağımlılık yok." değerlendirmesini yaptı. Babacan'ın konuşması sırasında "Gençlerimizin zehirlenmesine, uyuşturucuya, sanal kumara sessiz kalacak mıyız?" sorusu üzerine partililer, "Hayır" diye karşılık verdi. İnfaz düzenlemesine ilişkin ise Babacan, "İnfaz paketi toplumsal barışımıza hizmet etmelidir. Bu yasa, halihazırda güvensiz sokakları daha da güvensiz hale getirmemelidir. Bu paket toplumdaki adaletsizlik duygusunu artırmamalı." görüşünü paylaştı. Zirai don konusunda da "Geciken tespitler, yetersiz ödemeler ve kurumlar arası uyumsuzluk, üreticinin devlete ve tarım sigortasına olan güvenini zedelemektedir" ifadesini kullanan Babacan, desteklerin hızla, kapsayıcı ve adil şekilde hayata geçirilmesi, TARSİM'in tespit süreçlerinin çiftçi lehine şeffaflaştırılması ve zararın telafisine yönelik özel destek kalemleri oluşturulması gerektiğini söyledi.