A
Admin
Yönetici
Yönetici
İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yapılan soruşturmalarla ilgili önemli gelişmeler yaşandı. “Kooperatif”, “iş makinesi ve araç kiralanması hizmet alımı” ve “asfalt kaplaması ve yol inşaat bakım onarım yenileme işi” konularında hazırlanan iddianameler sonrasında, İzmir’deki mahkemelerde görev değişiklikleri yapıldı. İDDİANAMELER KABUL EDİLDİ, GÖREV DEĞİŞİKLİKLERİ YAPILDI İzmir 17. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Ayhan Parmaksız, İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi ile Kent Temizliği Şube Müdürlüğü kapsamındaki “iş makinesi ve araç kiralanması” hizmet alımıyla ilgili iddianameyi kabul etti. Aynı şekilde, İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Ünsal Bayav, asfalt kaplaması ve yol inşaat bakım onarım yenileme işi soruşturmasında hazırlanan iddianameyi kabul ederek beraat kararları verdi. Bu gelişmelerin ardından, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından alınan yetki kararnamesiyle her iki hakimin görev yerleri değiştirildi. Mahkeme hakimleri, ağır ceza mahkemelerinin üye hakimleri olarak görevlendirildi. KOOPERATİF DAVASINDA MAHKEME YAPISI DEĞİŞTİ Kooperatif davasının görüldüğü 23. Ağır Ceza Mahkemesi ise ikiye bölündü ve mahkeme için yeni bir hakim ve heyet belirlendi. Davaların hangi heyet tarafından görüleceği, mahkeme başkanları ile komisyon başkanları tarafından belirlenecek. Avukat Murat Aydın alınan kararı değerlendirdi. Aydın şu ifadeleri kullandı; “İzmir Büyükşehir ve İZBETON hakkında açılan davalara bakacak mahkemelere dün gece müdahale edildi. HSK dün gece çıkardığı yetki kararnamesi ile tutuklu sanıkların tahliyesine karar veren İzmir 17. ve 27. Asliye Ceza Mahkemesi hâkimlerini bu mahkemelerden alıp ağır ceza mahkemelerine üye hâkim olarak görevlendirdi. Diğer davaya bakacak İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesi’ni ikiye böldü ve bu mahkeme için ikinci bir başkan ve heyet görevlendirdi. Hangi davaya hangi heyetin bakacağına, mahkemenin iki başkanı ile komisyon başkanı birlikte karar verecek. “HSK’nin verdiği bu karar rutin bir yargı uygulaması değildir. İzmir’de biraz olsun normal işletilmeye çalışılan yargı süreçlerine açık bir müdahaledir. İçi boş iddialarla tutuklanan kişilerin tahliyesine karar veren hâkimlere yönelik cezalandırma kararıdır. Bu ve bu tür davalara bakacak tüm hâkimlere gözdağı verme girişimidir. Yetkisi değiştirilen hâkimler İzmir Adliyesinin en kıdemli hâkimlerinden olup, uzun yıllardır ceza hukuku alanında çalışan, mesleğinde yetkin kişilerdir ve verdikleri tahliye kararları onların kişisel tercihi ya da takdiri değil hukukun gereğidir. Hâkimler, hukukun gereği olan kararları verdikleri için cezalandırıldılar. Yapılan soruşturmanın ve açılan davaların hukuk ve adaleti tesis için değil siyasi saiklerle açıldığını hep söyledik. Biz bu sözleri söylerken kimileri bu soruşturmaların “mağduriyetleri gidermek” için yapıldığını, amacın siyasi olmadığı söylediler. Hatta arkadaşlarımızı peşin olarak “suçlu” ilan ettiler. Daha da kötüsü ülkede bunca yaşanmış yargı pratiği varken aklımızla alay edercesine “yargı süreçlerini bekleyin” dediler” “Onlara sadece şunu demek isterim: Gördünüz mü yargı süreçleri nasıl işliyormuş? Hukuk ve adalet derdi olmayan, yargı bağımsızlığı gibi bir ilkeye inanmayanların yönettiği bir ülkede hele ki yargıçların güvencesi de yoksa orada yargılama nasıl yapılıyor gördünüz mü? İlk günden beri yapılan tüm hukuksuzluklara karşı mücadele ettik, etmeye de devam edeceğiz. Yapılan haksızlık o kadar açık ve ortada ki yargının içinde olduğu bu duruma rağmen arkadaşlarımızın suçsuzluğu ortaya çıkacak. Bunun olması için mücadele etmeye, “Yürümeyenleri arkamızda boş sokaklar gibi bırakarak.” yürümeye devam edeceğiz”