A
Admin
Yönetici
Yönetici
Solaryumun deri kanseri riskini artırdığına dikkat çeken Medipol Sağlık Grubu’ndan Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Balevi, özellikle açık tenli, dövmesi olan ve 18 yaş altı bireylerin solaryumdan kesinlikle uzak durması gerektiğini vurguladı. Yaz mevsiminin yaklaşmasıyla beraber bronz bir tene sahip olmak isteyen birçok kişi solaryuma yöneliyor. Masum görünen bu teknoloji, birçok deri hastalıklarını da beraberinde getiriyor. Solaryumun deri kanseri riskini ciddi oranda artırdığını kaydeden Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Balevi, bu yöntemin özellikle açık tenli, dövmesi olan ve 18 yaş altı bireyler için tehlike oluşturduğunu belirtti., TEK BİR SEANS BİLE TEHLİKELİ Prof. Dr. Balevi, 2009 yılında Uluslararası Avrupa Kanser Araştırma Merkezi tarafından solaryumun kanserojen nedenlerden biri olarak kabul edildiğini söyleyerek, “Solaryumu yaptırmayı en azından dermatolog olarak tavsiye etmek mümkün değil. Bu aklımızın bir kenarında kalması lazım. Solaryumda ultraviyole A (UVA) ışığı yüzde 95, ultraviyole B (UVB) ışığı ise yüzde 5 oranında bulunur. UVA ışığı, ciltte kolajen yapısını bozarken, UVB ışığı deri kanseri ile ilişkilidir. Bronzlaşma amacıyla kullanılan bu ışıklar, kısa vadede cildi bronzlaştırsa da uzun vadede ciddi cilt hasarlarına yol açabilir” şeklinde konuştu. Solaryuma girmenin cilt kanseri riskini önemli ölçüde artırdığına vurgu yapan Prof. Dr. Balevi, “Yapılan yeni araştırmalarda, tek bir solaryum seansının bile malin melanom riskini yüzde 75 oranında artırdığı gösterildi. Eğer kişide fark edilmeyen bir cilt kanseri başlangıcı varsa, solaryuma girmek bu süreci hızlandırabilir. Dolayısıyla geçici bronzlaşma için ciddi bir riski göze almak anlamına gelir” ifadelerini kullandı. DÖVMESİ BULUNANLAR SOLARYUMDAN UZAK DURMALI Özellikle açık tenli bireyler, 18 yaşından küçükler, dövmesi olanlar ve ciltlerinde ben bulunan kişilerin solaryumdan uzak durması gerektiğinin altını önemle çizen Prof. Dr. Balevi, sağlıklı bir cilt için doğal yöntemlerin tercih edilmesi gerektiğini ifade ederek, “Solaryum yerine, kontrollü ve koruyucu güneşlenme yöntemlerini kullanmak daha sağlıklıdır. Cilt sağlığını korumak ve erken yaşlanmayı önlemek için bu tür yapay bronzlaştırma yöntemlerinden kaçınmak önemlidir” dedi. Deri kanseri riski taşıyan bireylerde genetik ve çevresel faktörlerin birleştiğinde kanser riskinin daha da arttığına değinen Prof. Dr. Balevi, “Genetik olarak deri kanserine yatkın olan bireylerde, solaryuma girme sayısından bağımsız olarak deri kanseri riski artmaktadır. Fototerapi ünitelerinde kontrollü UV ışığı uygulamaları yapılabilir ancak bunlar doktor gözetiminde ve gerekli endikasyonlar doğrultusunda uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı. Kaynak: Haber Merkezi