A
Admin
Yönetici
Yönetici
Sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşmasıyla birlikte obezite ve aşırı zayıflığa bağlı hastalıklarda ciddi artış yaşanıyor. Uzmanlar, ideal kiloya ulaşmak isteyen bireylerin beslenme ve diyet uzmanları eşliğinde kişiye özel sağlıklı diyet programları uygulamasının büyük önem taşıdığını vurguluyor. Sık Aralıklarla Beslenme Kan Şekerini Dengeliyor Medicana Bursa Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Veysel Ciğerli, midenin ne yenilirse yensin yaklaşık 4 saat içinde boşaldığını hatırlatarak, uzun açlık sürelerinin aşırı yeme eğilimine neden olabileceğini belirtiyor. Bu nedenle 2 ila 2,5 saatte bir beslenmenin faydalı olacağını söyleyen Ciğerli, kan şekerini dengelemek amacıyla "3 ana, 3 ara öğün" kuralının uygulanması gerektiğini ifade ediyor. Kahvaltıyı Atlamayın, Metabolizmayı Uyandırın Güne dengeli bir kahvaltı ile başlamanın sağlıklı bir yaşamın temel taşlarından biri olduğunu belirten Uz. Dyt. Ciğerli, metabolizmanın kahvaltıyla birlikte hız kazandığını söylüyor. Sabah saatlerinde yapılan kahvaltının kilo kontrolüne yardımcı olduğunu vurgulayan Ciğerli, kahvaltının atlanması durumunda metabolizmanın yavaşlayacağını ve sonraki öğünlerde aşırı yeme eğilimi oluşabileceğini dile getiriyor. Diyetlerde Ekmek Yerine Bilinçli Tercihler Yapılmalı Zayıflamak isteyen bireylerin sıklıkla ekmeği tamamen kesmeye çalıştığını, ancak bu yaklaşımın sağlık açısından risk taşıdığını belirten Dyt. Ciğerli, tam tahıllı ekmeklerin lif oranı yüksek olması sayesinde tokluk süresini uzattığını ifade ediyor. Ekmek gibi karbonhidrat kaynaklarının sindiriminin ağızda başladığını ve kısa sürede tokluk hissi verdiğini hatırlatan Ciğerli, öğünlere bir parça ekmekle başlanmasının kontrollü beslenmeye katkı sağlayacağını aktarıyor. Ayrıca tam tahıllı ekmeklerin B grubu vitaminleri açısından zengin olduğunu da sözlerine ekliyor. Lifli Gıdalar Sindirim Sistemini Destekliyor Liflerin yalnızca bitkisel kaynaklı besinlerde bulunduğuna dikkat çeken Ciğerli, bu maddelerin sindirilmeden vücuttan geçerek uzun süre tok kalmayı sağladığını belirtiyor. Lifli besinlerin kötü kolesterolü düşürdüğünü, sindirim sistemini desteklediğini ve kalp sağlığını koruduğunu söyleyen Ciğerli, ayrıca kabızlık ve hemoroid gibi sorunların da lifli besinlerle hafiflediğini ifade ediyor. Lif açısından zengin gıdalar arasında kepekli unlar, yulaf, baklagiller, çeşitli meyveler ve sebzeler öne çıkıyor. Hazır Gıdalardan Uzak Durmak Şart Sağlıklı bir diyetin en önemli unsurlarından birinin hazır ve paketli gıdalardan uzak durmak olduğunu belirten Uz. Dyt. Veysel Ciğerli, bu tür ürünlerde katkı maddeleri, boya ve kimyasal bileşenlerin bulunduğuna dikkat çekiyor. Evde hazırlanan turşu, salça, tarhana gibi geleneksel gıdaların daha sağlıklı bir alternatif sunduğunu ifade eden Ciğerli, hazır bulyonlar yerine ev yapımı et, tavuk veya balık sularının tercih edilmesini öneriyor. Tatlı Krizlerini Meyve ile Bastırın, Su Tüketimini İhmal Etmeyin Tatlı ihtiyacının kuru veya taze meyvelerle karşılanabileceğini belirten Ciğerli, şeker tüketimini azaltmak isteyen bireylerin doğal şeker içeren gıdalara yönelmesinin önemli olduğunu vurguluyor. Artan sıcaklıklarla birlikte terleme sonucu yaşanan sıvı kaybına da dikkat çeken Ciğerli, günde en az 2 ila 2,5 litre su içilmesi gerektiğini, susamayı beklemeden su tüketiminin alışkanlık haline getirilmesini öneriyor. Su tüketiminin metabolizmayı hızlandırdığına ve böbrek fonksiyonlarını desteklediğine dikkat çekiyor. Fiziksel Aktivite ve Uyku, Diyet Başarısını Artırıyor Metabolizmanın hızlanması için fiziksel aktivitenin şart olduğunu ifade eden Dyt. Ciğerli, kısa mesafelere yürüyerek gitmek, asansör yerine merdiven kullanmak gibi basit günlük alışkanlıkların bile sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğunu söylüyor. Ayrıca dans gibi eğlenceli aktivitelerin de kilo kontrolüne katkı sağladığını ekliyor. Uyku düzeninin diyetle doğrudan ilişkili olduğunu belirten Ciğerli, yeterli ve kaliteli uykunun hem zihinsel sağlığı desteklediğini hem de metabolizmanın daha hızlı çalışmasına yardımcı olduğunu ifade ediyor.