A
Admin
Yönetici
Yönetici
Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU - EGE TELGRAF/ Patlıcanın lezzetli ve çıtır çıtır kızarması herkesin hayali. Ancak ne yazık ki evde yapılan patlıcan kızartmalarında yağ çekme problemi büyük bir dert. Fazla yağlı ve ağır bir tat çoğu kişinin vazgeçmesine neden olurken, lokantaların kullandığı bazı pratik yöntemler bu sorunu tamamen çözüyor. İşte patlıcanın içinin yağla dolmadan, dışının kıtır kıtır kalmasını sağlayan, bilimsel olarak desteklenmiş ve mutfağınıza kolayca adapte edebileceğiniz lezzet sırları... YAĞI AZALTMANIN GİZLİ FORMÜLÜ Balıkesir’in sakin plajlarında doğayla iç içe huzur arayan tatilciler ne kadar rahat hissediyorsa, patlıcanlar da doğru uygulandığında o kadar hafif ve ferah oluyor. İran’da yapılan bir araştırma, patlıcan dilimlerinin %10 tuz ve %40 maltodekstrin içeren özel bir solüsyonda yaklaşık 90 dakika bekletilmesinin, kızartma sırasında yağ emilimini neredeyse yüzde 30 azaltabildiğini ortaya koydu. Bu süreç, patlıcanın hücre yapısında su kaybına yol açıyor, dış hücre zarını sıkılaştırıyor ve böylece yağın sebzenin içine işleyişini engelliyor. Kızartıldığında, doku sıkılaşıyor, patlıcanın tadı ise aynı ya da daha kabul edilebilir bir seviyede kalıyor. Bu yöntem, lokantalarda kullanılan ama evde de kolayca uygulanabilen bir teknik olarak öne çıkıyor. DOĞAL BİR KORUYUCU Patlıcan kızartmada yağ çekmemesi için kullanılan bir diğer sıra dışı ama etkili yöntem ise doğadan geliyor. İran’daki Ferdowsi Üniversitesi’nin bilimsel araştırması, taze aloe vera jelinin mucizesini gözler önüne seriyor. Patlıcan dilimlerinin, %50 oranında sulandırılmış aloe vera jel karışımına sadece bir dakika batırılması, yağ emilimini yaklaşık yarı yarıya azaltıyor. Bu doğal kaplama, patlıcanın nemini koruyor, dokusunu yumuşatıyor ve tadını da olumsuz etkilemiyor. Kızartma sonrası yağın fazlası kolayca süzülüyor, ortaya çıtır çıtır ama hafif bir lezzet çıkıyor. Evde sağlıklı ve az yağlı patlıcan hazırlamak isteyenlerin mutlaka denemesi gereken yöntemlerden biri. LOKANTALARIN SIRRI! Evlerde en sık uygulanan ama doğru yapıldığında mucizeler yaratan yöntemlerden biri de tuzlama ve mikrodalga kombinasyonu. Tuzun patlıcanın yüzeyindeki fazla nemi çektiği, mikrodalga ise bu nemi hızlıca dışarı attığı biliniyor. Bu sayede patlıcanın süngerimsi yapısı sıkılaşıyor, kızartma sırasında içe doğru yağ çekimi büyük ölçüde engelleniyor. Genellikle dilimlenmiş patlıcanlar üzerine eşit miktarda tuz serpilir ve en az yarım saat bekletilir. Ardından kağıt havlu arasında kısa süre mikrodalgada ısıtılır. Bu işlemle patlıcan, dışı gevrek ve çıtır kalırken içi yağdan uzak, hafif bir lezzet kazanır. Lokantalarda büyük miktarda patlıcan kızartılırken bu pratik yöntem sayesinde yağ problemi minimuma indiriliyor. MUTFAĞINIZDAKİ KÜÇÜK DEVRİM Patlıcanın yüksek su içeriği, dilim kalınlığı, kızartma sıcaklığı gibi etkenler bu yöntemlerin başarısını etkileyebilir. Ancak her evde, her mutfakta deneyerek bulunabilecek en uygun yöntemin hem sağlıklı hem lezzetli kızartmanın kapısını açtığı kesin. Tuz + maltodekstrin ile yapılan osmotik işlem ağır bir teknik gibi görünse de, 90 dakikalık bekleme sonrası inanılmaz sonuçlar sunuyor. Aloe vera jel kaplama ise kolay uygulanabilirliği ve doğal yapısıyla sağlıklı yemek kültürünü benimseyenlerin favorisiyken, tuzlama-mikrodalga ön işlem ise lokantaların yoğun ortamında hızlı ve etkili sonuç veriyor. SAĞLIK VE LEZZETİ BİR ARADA Artık patlıcan kızartması, eskiye göre çok daha hafif, daha az yağ çekmiş ve daha sağlıklı olabilir. Lokantaların yıllardır kullandığı bu üç yöntem, ev mutfaklarına da kolayca uyarlanabilir. Siz de bu pratik tekniklerle patlıcanlarınızı hem daha çıtır, hem daha az yağlı yapabilir, hem de misafirlerinize lokanta kalitesinde lezzetler sunabilirsiniz. Unutmayın, lezzetin sırrı sadece doğru malzemede değil, doğru uygulamada gizlidir.