Ölüm tuzağı mı, tarih hazinesi mi? Arkeologlar bu mezara girmeye cesaret edemiyor

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Çin’in ilk imparatoru Qin Shi Huang’a ait olduğu bilinen mezar, yalnızca tarihi önemiyle değil, taşıdığı tehlikelerle de dikkat çekiyor. Xi’an kenti yakınlarındaki Lintong Bölgesi'nde, Terracotta Ordusu’nun hemen arkasında yer alan bu anıtsal mezar, iki bin yılı aşkın süredir gizemini koruyor. Ancak bu gizem, meraktan çok endişeyle anılıyor. Cıva Nehirleri ve Ölümcül Tuzaklar M.Ö. 3. yüzyılda inşa edilen mezarla ilgili anlatılanlar, neredeyse bir bilim kurgu senaryosunu andırıyor. Eski Çinli tarihçi Sima Qian’ın kayıtlarına göre, mezar odası yalnızca zenginliğiyle değil, kurulan ölümcül savunma sistemleriyle de dikkat çekiyor. İddiaya göre iç kısımlara yerleştirilen ok ve yay düzenekleri, mezara izinsiz girenleri hedef alacak şekilde tasarlandı. Ayrıca Qin Shi Huang’ın ebedi huzuru için hazırlanan iç mekanlarda, cıva ile doldurulmuş yapay nehirler ve göller yer alıyor. Bilimsel Bulgular Efsaneleri Doğruluyor Son yıllarda yapılan çevresel incelemeler, bu iddiaları destekler nitelikte. 2015’te yayımlanan bir araştırma, mezarın çevresindeki toprak ve yeraltı suyu örneklerinde normalin çok üzerinde cıva tespit etti. Bu da yapının içindeki zehirli madde birikiminin ciddi bir sağlık riski oluşturabileceği anlamına geliyor. Uzmanlar, bu nedenle mezara fiziksel müdahale yapılmaması gerektiği konusunda uyarıyor. Keşif Değil, Koruma Önceliği Mezar, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve Çin’in kültürel mirası açısından büyük önem taşıyan Terracotta Ordusu’yla birlikte korunuyor. Arkeologlar ve tarihçiler, mezarın açılmasıyla birlikte içerisindeki yapıların zarar görebileceğinden ve tarihi eserlerin bozulabileceğinden endişeli. Ayrıca içerideki toksik gazlar ve yüksek cıva oranı, kazı çalışmaları yapacak ekipler için hayati tehlike oluşturabilir. Tarihin En Büyük Sırlarından Biri Bugüne kadar mezar odasına hiç girilmedi. Çinli yetkililer ve uluslararası arkeologlar, teknolojinin daha da gelişmesini ve kazının hem yapısal hem de sağlık açısından tamamen güvenli hale gelmesini bekliyor. Ancak bu süreç yıllar sürebilir. Belki de bu mezar, geçmişin ihtişamını korumak adına sonsuza dek kapalı kalacak… (Sözcü)
 
Geri
Üst