A
Admin
Yönetici
Yönetici
Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı Yazıcılar Mahallesi’nde yer alan bir çay ocağında duvarlarda yer alan çerçeveler, yıllardır süregelen bir hatıra köşesinin sessiz tanıkları. Bu çay ocağında yaşamını yitiren mahalle sakinlerinin fotoğrafları, sevdiklerinin anılarını yaşatmak amacıyla özenle saklanıyor. O çerçeveler arasında artık bir fotoğraf daha var: Dursun Yazıcı. Oğlunun Yanında Anılıyor Geçtiğimiz yıl bir röportajda, her gün oğlunun fotoğrafını görmeye geldiğini ifade eden Dursun Yazıcı, "Benim ballı oğlum" diyerek oğlunun çerçevesine gözyaşlarıyla dokunmuştu. O röportajdan yalnızca kısa bir süre sonra, o da hayatını kaybetti. Artık o da oğlunun fotoğrafının hemen yanı başında anılıyor. Evladının yokluğunu her gün aynı masada çay içerek bastırmaya çalışan Dursun Yazıcı, kendi deyimiyle “evlat acısını çekenin bileceği o tarifsiz duyguyu” her yudumda yaşıyordu. "Ballı Oğlum" Diyerek Sevgisini Dile Getirmişti Çay ocağının işletmecisi ve aynı zamanda Dursun Yazıcı’nın akrabası olan Hakkı Yazıcı, duygularını şu sözlerle paylaştı: “Dursun bey oğlunun fotoğrafını gösterirken gözleri dolardı. ‘Ballı oğlum’ derdi hep. Röportajdan 15 gün sonra vefat etti. Fotoğrafını abisinin yanına, oğlunun başucuna yerleştirdim. Şimdi o, oğlunun hasretini giderdiği yerde bizim hatıramız oldu.” “Şimdi Biz Onun İçin Üzülüyoruz” Mahalle sakinlerinden Nusret Yazıcı ise, Dursun Yazıcı’nın herkes tarafından sevilen bir sima olduğunu belirterek şunları söyledi: “Oğlu için duyduğu derin acıyı hepimiz bilirdik. Şimdi biz de onu kaybettik, acısı içimizde kaldı. Tıpkı onun oğlunu sevdiği gibi, biz de onu sevgiyle anıyoruz. Bu çay ocağında fotoğrafı olan herkes bizim mahallemizin insanıydı, hepsi bir zamanlar buradaydı.” Sessiz Tanıklar, Yaşayan Anılar Çay ocağının duvarlarındaki fotoğraflar, mahalle halkı için sıradan bir dekor değil; her biri bir hikâye, bir yaşam, bir kaybın ardından bırakılmış sessiz birer tanık. Yazıcılar Mahallesi'nde vefat edenlerin hatıraları, bu küçük çay ocağında her gün hatırlanıyor.