A
Admin
Yönetici
Yönetici
Usta oyuncu Nur Sürer, Uzman Psikolog Esra Ezmeci’nin sunduğu “Ne Hissettin” programına konuk oldu. Yayın sırasında hem özel yaşamına hem de mesleki kariyerine dair samimi açıklamalarda bulunan Sürer, Camdaki Kız dizisindeki Feride rolünden kadın cinayetlerine kadar birçok konuda dikkat çekici değerlendirmeler yaptı. Kadın Cinayetinin Tanığı Oldu: “Gözümün Önünden Gitmiyor” Programın en çarpıcı anlarından biri, Esra Ezmeci’nin “Bir kadın cinayetine şahit oldunuz. Ne hissettiniz?” sorusuna verilen yanıttı. Nur Sürer, Bahar Aksu’nun yerde yatan halini hâlâ unutamadığını dile getirerek, bu olayın hem kendi hayatını hem de komşularının psikolojisini derinden etkilediğini belirtti. Daha önce kadın cinayetlerine karşı pek çok yürüyüş ve eyleme katıldığını aktaran Sürer, yaşadığı birebir deneyimin etkisinin çok daha sarsıcı olduğunu söyledi. “Oğlum Türkiye’ye Gelince Tedirgin Oluyorum” Sürer, kadın cinayetlerinin neden arttığına dair soruya toplumsal dinamikler üzerinden değil, kişisel endişeleri üzerinden yanıt verdi. İlk eşinden boşandığını ve herkesin kendi hayatını kurması gerektiğini vurgulayan oyuncu, İngiltere’de yaşayan oğlunun Türkiye’ye geldiğinde yaşadığı endişeyi açıkça dile getirdi. Türkiye’de sokakta güvende hissetmediğini ifade eden Sürer, oğluna “Kapının önünden bin, kapının önünde in” diyerek sık sık uyarılarda bulunduğunu belirtti. “İstanbul Suç Şehrine Dönüştü” Programda güvenlik kaygılarının gündelik yaşamına yansıdığına da değinen Nur Sürer, İstanbul’un bazı bölgelerinde kendini güvende hissetmediğini dile getirdi. Özellikle Taksim ve Beyoğlu’na gitmenin kendisi için artık ürkütücü olduğunu söyleyen oyuncu, Balo Sokak’ta gece yürürken yaşadığı korkuyu anlattı. Sürer, “Sokak insan kaynıyor ve onların yanından geçerken korkuyorsun. Her an sana bir şey yapabilirler diye. Suç şehri gibi,” diyerek yaşadığı güvensizlik hissini gözler önüne serdi. Camdaki Kız’daki Feride Rolü İçin: “Yeşilçam Bile Bu Kadar Yormadı” Camdaki Kız dizisinde canlandırdığı Feride karakterine de değinen Nur Sürer, bu rolün kariyerinde kendisini en çok zorlayan rollerden biri olduğunu ifade etti. “Yorucu bir 2.5 yıl oldu,” diyen oyuncu, rolün psikolojik ağırlığını yönetmen desteğiyle aşabildiğini belirtti. Yeşilçam döneminde bile bu kadar yorulmadığını söyleyen Sürer, bazı bölümlerin seyirciden tepki aldığını ancak genel olarak karakterin hakkını verdiğini düşündüğünü ifade etti. Toplumsal Gerçeklik ve Oyunculuk Arasında Bir Yolculuk Nur Sürer’in açıklamaları, yalnızca bireysel deneyimlerini değil, Türkiye’nin toplumsal yapısındaki kırılganlıkları da yansıtıyor. Kadın cinayetlerinden kent güvenliğine, aile yapısından oyunculuk serüvenine kadar pek çok konuyu içtenlikle paylaşan Sürer, sadece oyunculuğuyla değil, duruşuyla da kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor. Snob Magazin