A
Admin
Yönetici
Yönetici
T.C. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6440 E., 2021/1911 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16/04/2013 gününde verilen dilekçe ile iflas hükümlerine göre terekenin tasfiyesi istenmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda iflasın kapanmasına dair verilen 23/06/2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirasçılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Talep, en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından mirası reddedilen mirasbırakanın terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiyesine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkiline borçlu olan mirasbırakan ...’in mirasının en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/346 Esas, 2012/231 Karar sayılı ilamıyla reddedildiğini, müvekkilinin ...’e karşı icra takibine itirazın iptali için açtığı Ankara 4. Ticaret Mahkemesinin 2008/450 Esas sayılı dosyasında aldığı yetkiye istinaden mirasbırakan ...'in terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiyesini istemiştir. Mirasçılar vekili, davacının alacağını takip ettiği icra dosyasında haciz konulan murisin emekli ikramiyesi ve maaşının terekeye dahil olmadığını belirterek, mirasçılara ait olduğunun tespitini ve terekenin bu şekilde tasfiyesini savunmuştur. Terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesine ilişkin verilen karar, mirasçılar vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince 2014/346 Esas, 2014/21586 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak iflasın kapanmasına karar verilmiştir. Hükmü, mirasçılar vekili emekli ikramiyesi ve maaşının terekeye dahil olmadığını belirterek temyiz etmiştir. Ölenin en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir. (TMK. m.612/1-2) İİK'nun 180. maddesi; reddolunan mirasın tasfiyesinin sekizinci bap (md.208-256) hükümlerine göre; ait olduğu mahkemece yapılacağını hükme bağlamıştır. Öyleyse, mahkemece iflas masası teşkil edilip (md.208), iflas dairesi oluşturulması, iflas dairesince tasfiyenin adi veya basit şekilde yapılmasına karar verildikten (md.208/3) sonra seçilecek tasfiye yöntemine göre gerekli işlemlerin yapılmasının izlenmesi, terekeye (masaya) dahil hiçbir malvarlığı bulunmaz ise, iflas dairesince tasfiyenin tatiline karar verilip, bu hususun ilan edilmesi (md.217), bu ilanda tereke alacaklıları tarafından otuz gün içinde iflasa müteallik muamelelerin tatbikine devam edilmesinin istenmemesi halinde iflasın kapatılacağının açıkça yazılması (md.217); en son olarak da yürütülecek işlemlerin sonucuna göre iflasın kapanmasına (md.254) karar verilebileceği gözönüne alınmaksızın sadece yürütülecek işlemlerin neler olduğuna işaret edilmek suretiyle dosyanın kapatılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 89/10. maddesinde, Sosyal Güvenlik Kurumunca tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek emekli ikramiyelerini almadan ölenler ile ölüm tarihinde aylığa müstahak dul ve yetim bırakmadan ölen iştirakçilerin ikramiyelerinin kanuni mirasçılarına ödeneceği düzenlenmiştir. Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 2015/17979 Esas, 2016/7416 Karar ve 22.09.2016 tarihli kararında, mirasbırakanın ölümü nedeniyle davacılara ödenen ikramiyenin, hak sahiplerinin sıfatından doğan haklardan olduğu ve terekeye dahil olmadığı, emekli ikramiyesini almanın terekenin sahiplenilmesi anlamına gelemeyeceği belirtilmiştir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2019/2083 Esas, 2020/6248 Karar ve 15.10.2020 tarihli kararında, emekli ikramiyesinin tamamının dul ve yetim aylığına hak kazanan kişilere ödeneceği Sosyal Güvenlik Yasası’nda hüküm altına alındığından, terekeye dahil edilmeyip hak sahiplerine ait olacağı belirtilmiştir. Emekli Sandığınca yapılan toptan ödeme, mirasçılara ait olduğu için terekeye eklenmez, Kanun gereği mirasçılara verilen bir para olduğu için tenkis davasına konu teşkil etmez. (... İlmi Açıklama ve Kazai İçtihatlarla Mirasta Tenkis, İade, İstihkak, Seçkin Yayınevi, Ankara, 1995, sayfa 204; Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 27.02.1967 günlü 953/1097 sayılı kararı) Somut olayda, mirasbırakan ... 02.06.2011 tarihinde vefat etmiş, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından miras reddolunmuştur. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 09.07.2013 tarihli yazısında belirtildiği üzere, ...’e kamu emeklisi olması nedeniyle 04.06.2009 tarihinde 40.025,87TL emekli ikramiyesi tahakkuk ettirilmiştir. Mahkemece, emekli ikramiyesinin Kanun gereği hak sahibi mirasçılara ait olmasına karşın tereke kapsamına dahil edilerek tasfiyeye tabi tutulmuş olması doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 14.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi. ---------- T.C. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/346 E., 2014/21586 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/09/2013 NUMARASI : 2013/5-2013/9 G.. V.. Yönetimi A.Ş. ile mirasçılar Ş.. G.., Z.. G.. aralarındaki terekenin resmen tasfiyesi davasının kabulüne dair Zonguldak 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 19.09.2013 gün ve 5/9 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi mirasçılar Şahizar ve Zübeyde vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili; muris Z.. G.. hakkında Ankara 7. İcra Müdürlüğü'nün 2008/1097 sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, takibe yapılan itirazın iptali için Ankara 4. Ticaret Mahkemesi'nin 2008/450 sayılı dosyası ile açılan dava derdest iken murisin öldüğünü, mirasçılarının da Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/346 Esas, 2012/231 Karar sayılı ilamı ile mirası red ettiklerini, Ankara 4. Ticaret Mahkemesi'nin 2008/540 sayılı dosyasında murisin terekesinin tasfiyesi amacı ile dava açmak üzere taraflarına yetki ve süre verildiğini açıklayarak muris Z.. G..' in terekesinin tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir. Mirasçılar vekili; Ankara 7. İcra Müdürlüğü'nün 2008/1097 Esas sayılı icra dosyasında haciz konulan murise ait emekli ikramiyesi ve emekli maaşının terekeye dahil olmadığını açıklayarak murisin emekli ikramiyesi ve maaşından yapılan kesintinin terekeye dahil edilmemesi ile mirasçılara ait olduğunun tespitine ve terekenin bu şekilde tasfiyesine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece; "... talebin kabulüne, Zonguldak İli, Merkez İlçesi, Karaelmas Mahallesi, Cilt No:.., Hane No:.., BSN:10'da nüfusa kayıtlı Mustafa ve Şahizar kızı, 09/08/1962 doğumlu ... TC nolu 02.06.2011 tarihinde ölen Z.. G..'in terekesinin TMK'nun 612. maddesi uyarınca iflas hükümlerine göre tasfiyesine, Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilmesine, Tasfiye Memuru olarak 1. İcra Müdürlüğü'nün atanmasına , ..." karar verilmiştir. Hüküm, mirasçılar vekili tarafından dilekçesinde yazılı nedenlerle süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; muris Z.. G.. 02.06.2011 tarihinde vefat etmiş, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından miras reddolunmuştur. Ölenin en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir. (TMK. m.612/1-2) İİK'nun 180. maddesi; reddolunan mirasın tasfiyesinin sekizinci bap (md.208-256) hükümlerine göre; ait olduğu mahkemece yapılacağını hükme bağlamıştır. Öyleyse, mahkemece iflas masası teşkil edilip (md.208), iflas dairesi oluşturulması, iflas dairesince tasfiyenin adi veya basit şekilde yapılmasına karar verildikten (md.208/3) sonra seçilecek tasfiye yöntemine göre gerekli işlemlerin yapılmasının izlenmesi, terekeye (masaya) dahil hiçbir malvarlığı bulunmaz ise, iflas dairesince tasfiyenin tatiline karar verilip, bu hususun ilan edilmesi (md.217), bu ilanda tereke alacaklıları tarafından otuz gün içinde iflasa müteallik muamelelerin tatbikine devam edilmesinin istenmemesi halinde iflasın kapatılacağının açıkça yazılması (md.217); en son olarak da yürütülecek işlemlerin sonucuna göre iflasın kapanmasına (md.254) karar verilebileceği gözönüne alınmaksızın sadece yürütülecek işlemlerin neler olduğuna işaret edilmek suretiyle dosyanın kapatılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Mirasçılar vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/III-2. Bendi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden mirasçılar Şahizar ve Zübeyde'ye iadesine, 25.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ---- T.C. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/17979 E., 2016/7416 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.07.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, oğulları ...'nın 06/07/2012 tarihinde öldüğünü, terekenin borca batık olduğundan dolayı, ...İli, ... İlçesi, ...Mahallesinde cilt: 14, aile sıra no: 32'de kayıtlı oğulları ...'nın hükmen mirasının reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davacıların mirasbırakanın ölümünden sonra mirasbırakana ait emekli ikramiyesini aldıkları SGK Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Ödemeler Daire Başkanlığının 15.06.2015 tarih ve 16760878 sayılı yazılarından anlaşıldığından, davacıların bu şekilde terekeyi tesahüp ettikleri ortaya çıktığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava miras bırakanın yasal mirasçıları tarafından açılmıştır. Davacılar miras bırakanın ölüm tarihinde, terekesinin borca batık olduğunu belirtip bu sebeple terekenin borca batık olduğunun tespitine kararı verilmesini talep etmişlerdir (TMK. m. 605/2). Yasal mirasçılar, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işleri yapmamış olmaları veya terekeyi sahiplenmemiş bulunmaları halinde terekenin ölüm tarihinde borca batık olduğu yönünde tespit kararı verilmesini isteyebilirler. Terekeyi sahiplenmiş olan veya sahiplenme anlamına gelen işleri yapan mirasçıların, bundan sonra terekenin borca batık olduğunu ileri sürmeleri Türk Medeni Kanununun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olur. Hakkın açıkça kötüye kullanılmasını da hukuk düzeni korumaz. Somut olayda murisin ölümü nedeniyle davacılara ödenen ikramiye hak sahiplerinin sıfatından doğan haklar olup terekeye dahil değildir. Emekli ikramiyesini almak terekeye sahiplenme anlamına gelmez. Bu nedenle davanın esasına girilerek murisin aktif ve pasifleri bilirkişi raporu ile belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.09.2016 gününde oybirliği ile karar verildi. --- T.C. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2019/2083 E., 2020/6248 K. "İçtihat Metni" DAVA TÜRÜ : İstihkak Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesinin 30.05.2017 tarihli ve 2016/224 Esas, 2017/543 Karar sayılı kararıyla kısmen kabulüne karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı üçüncü kişi vekili, alacaklı tarafından davacıların murisi aleyhine yapılan takipte murisin emekli ikramiyesi üzerine konulan haczin kaldırılmasına yönelik taleplerinin 05.02.2016 tarihli müdürlük kararı ile reddedildiğini, murisin ölümünden sonra doğan ikramiyesinin terekeye dahil olmadığını, murisin ölümünden önce ikramiye başvurusunda bulunmadığını belirterek, müdürlük işleminin iptaline haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davacıların murisin mirasını reddettiklerini ve mirasçılık haklarından vazgeçtiklerini, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre emekli ikramiyesinin haczedilebileceğini, belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, açılan davanın istihkak iddiası niteliğinde olduğu belirtilerek harç tamamlatılmış, davacıların veraset ilamındaki hisselerine göre emekli ikramiyesine hak kazandıkları ancak davacı ...’nın murisin ölüm tarihinde 18 yaşını geçmiş olması nedeniyle ikramiyeye hak kazanamayacağı gerekçesiyle davanın ... yönünden reddine, diğer davacılar yönünden kabulüne karar verilmiş, davacı üçüncü kişiler vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından hüküm istinaf edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesince görevi başında vefat eden memurun emekli ikramiyesinin terekeye dahil olmadığı, bu nedenle haczedilemeyeceği gerekçesiyle davalı alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı ... yönünden ise emekli ikramiyesi üzerindeki hakkının miras hukukundan ve mirasçılık sıfatından kaynaklandığı, mirası reddetmiş olması nedeniyle ...’a isabet eden miktarın haczedilebileceği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı üçüncü kişiler vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından bu kez temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK 96. maddesine dayalı istihkak iddiasının kabulü talebine ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2. Davacı üçüncü kişiler vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, Emekli Sandığı Kanunu 89. maddesi uyarınca emekli ikramiyesini talep etmeden ölen iştirakçinin, emekli ikramiyesinin tamamı dul ve yetim aylığına hak kazanan yakınlarına payları oranında ödenecektir. Bu düzenleme ile birlikte Yasa'da; 18 yaşını tamamlamış erkek çocuklar yükseköğrenim görmeleri şartıyla yetim aylığına hak kazanacağı düzenlenmiştir. Davacı ..., sigortalı babasının ölüm tarihi itibariyle Yasa'da belirtilen şartları taşımadığından yetim aylığına hak kazanamayacak ise de ikramiyenin tamamının dul ve yetim aylığına hak kazanan kişilere ödeneceği Sosyal Güvenlik Yasası’nda hüküm altına alındığından, ...’a ödenmesi gereken miktar terekeye aktarılmaksızın diğer mirasçılara dağıtılacaktır. Hal böyle olunca, Mahkemece, haczine karar verilen emekli ikramiyesinin tamamı terekeye dahil edilmeyip hak sahipliği Sosyal Güvenlik Yasası’ndan kaynaklanan diğer davacılara ödeme yapılacağı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 44,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 10,00 TL'nin temyiz eden davalı alacaklıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı üçüncü kişiye iadesine, 15.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.