A
Admin
Yönetici
Yönetici
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 2015/1060 K. sayılı kararında, konut sahibi tarafından kiracının suyunun kesilmesini kişilik hakkının ihlali kapsamında değerlendirmiştir. Somut olayda; davalı ev sahibi, kira borcunu ödemediği gerekçesiyle kiracının su bağlantısını vanadan sökmek ve boruyu kesmek suretiyle kesmiştir. Davacının bu nedenle temel insani ihtiyaçlarını karşılayamayacağı ve mağduriyet yaşadığı dosya kapsamıyla sabit hale gelmiştir. Yargıtay, suyun kesilmesi gibi yaşamın en temel ihtiyaçlarından birinin engellenmesini, kişilik değerlerine doğrudan bir müdahale olarak değerlendirmiş ve bu eylemin manevi tazminat sorumluluğu doğuracağına hükmetmiştir. Mahkemenin davayı reddetmesi üzerine yapılan temyiz sonucu karar bozulmuş; Yargıtay, kişilik hakkı ihlali sebebiyle uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararın Özeti: “...Davalının haksız eylemi nedeniyle yaşam için en doğal ihtiyaçlardan olan suyun kesilmesi, davacının kişilik değerlerinin zedelenmesine yol açmıştır.” - Bu karar, kiracı-ev sahibi ilişkilerinde sınırların ihlali hâlinde, yalnızca borçlar hukuku hükümlerinin değil, kişilik haklarını koruyan diğer hukuk normlarının da devreye gireceğini açıkça ortaya koymaktadır. Av. Nurdan PEKSAK Yargıtay 4. HD, 2015/1060 K., 2014/5018 E. T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/5018 E., 2015/1060 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Bodrum 4. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 10/01/2014 NUMARASI : 2013/387-2014/10 Davacı M.. Ç.. vekili Avukat İsmet tarafından, davalı A.. A.. aleyhine 14/03/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/01/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kiracısı bulunduğunu, kira borcunu ödemediği gerekçesiyle davalının haksız bir şekilde, evine giden su borusunu keserek götürdüğünü, davalının, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan cezalandırıldığını, davalının haksız eylemi nedeniyle üzüntü yaşadığını belirterek uğradığı manevi zararın tazminini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, manevi tazminat tazminat şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre; davalı tarafından, kiracısı olan davacıyı kira borcunu ödememesi nedeniyle evden çıkarmak için, su saatini açma kapama vanasının yanından söktüğü ve su saatinden ev giriş plastik borusunu kestiği sabittir. Davacının suyunun kesilmesi nedeniyle en doğal insani ihtiyaçlarını gideremeyeceği aşikardır. Davalının haksız eylemi nedeniyle yaşam için en doğal ihtiyaçlardan olan suyun kesilmesi davacının kişilik değerlerinin zedelenmesine yol açmıştır. Yerel mahkemece, açıklanan yönler gözetilerek davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.