A
Admin
Yönetici
Yönetici
Kemalpaşa’da bir fabrikada yaklaşık 600 işçinin hastanelik olduğu toplu zehirlenme vakasıyla ilgili CHP Kemalpaşa İlçe Başkanı Ahmet Yılmaz açıklamalarda bulundu. Olayın üzerinden bir hafta geçmesine rağmen yetkililerden yeterli açıklama gelmemesi, kamuoyunda çeşitli şüphelerin doğmasına neden oldu. “CİDDİ ŞÜPHELER VAR, BU OLAYIN ÜSTÜ ÖRTÜLEMEZ” CHP’li Başkan Ahmet Yılmaz, zehirlenme olayının ardından yürütülen soruşturma sürecinin kamuoyunda soru işaretleri yarattığını belirterek, şu açıklamayı yaptı: “Geçtiğimiz hafta Kemalpaşa’mızda faaliyet gösteren bir fabrikada yaklaşık 600 işçi kardeşimizin, yedikleri yemekten zehirlendikleri şüphesiyle hastanelere kaldırılması, ilçemizi derin bir üzüntüye boğmuştur. Öncelikle tüm emekçi kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, tedavi görenlere acil şifalar diliyoruz. Bu vahim olayın ilk anından itibaren, sorumlular tarafından yürütülecek soruşturmaları dikkatle takip ettiğimizi belirtmek isteriz. Ancak, geçen bir haftalık süreçte yaşanan bazı gelişmeler bizlerde ciddi şüpheler uyandırmış, konunun oldu-bittiye getirilerek bir an önce kapatılmak istenmesi, bu açıklamayı yapma zaruretini doğurmuştur.” “YETKİLİLERİN VE BASININ SESSİZLİĞİ DİKKAT ÇEKİCİ” Yılmaz, zehirlenme olayının kamuoyuna yansımasına rağmen yetkili mercilerin, siyasetçilerin ve basının sessizliğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “18 Temmuz’da meydana gelen olayda, yaklaşık 600 işçi benzer belirtilerle hastanelere başvurduğu bilgisi kamuoyuna yansımıştır. İlk günlerde çevre hastanelerin acil servislerini kilitleyecek boyuta ulaşan bu olay karşısında; yetkililerin, siyasetçilerin ve yerel ve ulusal basının sessiz kalması son derece düşündürücüdür. Kısıtlı sayıda basın kuruluşu tarafından gündeme getirilen haberlerin bazılarının daha sonra bu platformlardan kaldırılması da ayrıca dikkat çekicidir.” “YEMEK FİRMASI VE İSG SORUMLUSU SİYASİ BAĞLANTILI MI?” CHP İlçe Başkanı Yılmaz, yemek firmasının ve fabrikanın iş güvenliği yetkilisinin siyasi bağlantıları olduğu yönündeki iddiaları gündeme getirerek, şu soruları yöneltti: “Şimdi açıkça soruyoruz; Bu sessizlik, olayın üzerinin örtülmek istenmesi ve yapılan haberlerin yayından kaldırılması; yemek firmasının sahibinin AK Parti İl Başkan Yardımcısı olması nedeniyle midir? Yoksa ilgili fabrikanın İş Sağlığı ve Güvenliği Sorumlusunun AK Parti İlçe Başkanı olması sebebiyle midir? Eğer başka bir gerekçe varsa, kamuoyunu özellikle bu olaydan doğrudan etkilenmiş işçi kardeşlerimizi ve ailelerini açıkça bilgilendirmenizi bekliyoruz. Zira oluşan bu 'ölüm sessizliği' ortamı, doğruluğu teyit edilmemiş pek çok bilginin yayılmasına zemin hazırlamaktadır.” GÜNDEME GELEN İDDİALAR Yılmaz, kamuoyunda konuşulan bazı iddiaları da kamuoyu ile paylaştı: “– Bir gün önceden kalan yemeklerin, başka bir yemekle karıştırılarak işçilere yeniden servis edildiği. – Olay sonrası alınan numunelerin değiştirildiği. İddia edilmekte.” “EĞER SU KAYNAKLIYSA YEMEK FİRMASININ SÖZLEŞMESİ NEDEN FESHEDİLDİ?” Toplu zehirlenmenin kaynağı konusunda farklı açıklamaların yapıldığını belirten Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: “Toplu zehirlenme olayının gıdadan değil de şebeke suyundan kaynaklandığı şeklinde söylemler duymaktayız. Peki hal böyleyse ilgili yemek firmasının sözleşmesi olaydan hemen sonra neden fesh edilmiştir? Tüm bu iddialar, Kemalpaşa kamuoyunda konuşulmakta ve ne yazık ki hiçbir yetkili bu bilgi kirliliğini giderecek net açıklamayı yapmamaktadır.” “BU SİSTEM İNSAN HAYATINI HİÇE SAYIYOR” CHP’li Başkan Yılmaz, bu olayın sadece bir gıda güvenliği meselesi olmadığını belirttiği konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Cumhuriyet Halk Partisi olarak üzülerek belirtmek isteriz ki, yaşananlar yalnızca bir 'gıda güvenliği' sorunu değildir. Bu, siyasi himaye ile korunan, denetimden uzak taşeron sisteminin insan hayatını hiçe sayan sonuçlarından biridir. Yemek firmasının sahibinin AK Parti İl Başkan Yardımcısı olması, bu skandalı sıradan bir ihmal olmaktan çıkarıp, vicdanları derinden yaralayan bir siyasi sorumluluğa dönüştürmektedir. CHP Kemalpaşa İlçe Örgütü olarak bu olayın sonuna kadar takipçisi olacağımızı; ihmali olan herkesin ve bu ihmallere göz yumanların yargı önünde hesap vermesi için tüm demokratik ve hukuki yolları kullanacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz. İşçilerin sağlığı ve onuru, hiçbir siyasi çıkarın önünde değildir.”