A
Admin
Yönetici
Yönetici
T.C.
Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu
2024/194 E., 2024/672 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2020/47 E., 2022/44 K.
KARAR : Davanın açılmamış sayılmasına
1. Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
2. Kararın davacı tarafından temyizi üzerine Özel Dairece ek karar ile davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş, ek karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği düşünüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi
4. Davacı adli yardım talepli dava dilekçesinde; yerel mahkeme, bölge adliye mahkemesi ve Yargıtay tarafından verilen kararların 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na (İİK) ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na (HMK) aykırı olduğunu, kanunun emredici hükümlerinin uygulanmaması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, açmak zorunda kaldığı dava, şikâyet ve taleplerinin gereğinin yapılmaması sonucunda borçlarını ödeyemediğini ve borçlanarak yaşamasına sebep olunduğunu ileri sürerek 10.000.000 TL maddi ve maddi zararın üç katı manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabı
5. Davalı ... cevap dilekçesinde; HMK’nın 48 inci maddesi gereğince dayanılan sorumluluk nedenleri açıkça belirtilmediği gibi sorumluluğu ispata yarayacak yeterli delil de sunulmadığını, yargılama sırasında tüm delillerin toplandığını ve yeterli inceleme yapılarak belirlenmiş kurallar çerçevesinde karar verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Özel Daire Kararı
6. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 21.06.2022 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı kararı ile;
“…GEREKÇE: Dava, hakimlerin yargılama faaliyetleri sebebiyle uğranıldığı iddia edilen zararın tazmini isteğine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesi ile adli yardım talebinde bulunmuş öncelikle bu talebi değerlendirilmiştir. HMK’nın 334/1. maddesinde “Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken yargılama... giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.” denilmiş; 336/2. maddesinde ise “Talepte bulunan kişi iddiasının özeti ile birlikte iddiasını dayandıracağı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunmak zorundadır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, davacının sosyal ve ekonomik durumunun araştırılmasına ilişkin toplanan bilgi ve belgeler ile HMK’nun 334. maddesinde gösterilen şekilde talep dayanaklarını açıkça göstermemiş olması nedeniyle yasal koşulları taşımayan adli yardım talebi reddedilmiş ve dava dilekçesi ile birlikte yatırması gereken başvuru ve peşin nisbi harcını yatırması hususunda 05.04.2022 tarihli oturumda kendisine 2 hafta kesin süre verilmiş ve aksi halde Harçlar Kanunu 27/3 ve 32. Maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verileceği ihtarında bulunulmuştur.
Davacının adli yardım talebinin reddine ilişkin Dairemiz kararına itirazı Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 18/04/2022 tarihli kararı ile kesin olarak reddedilmiş ve bu rağmen davacı peşin ve nispi harcı yatırmamıştır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 27/1-3; 28/1-a ve 32 maddeleri ile HMK’nın 120/1 maddesi uyarınca davanın açılması sırasında başvuru harcının ve peşin nisbi harcının yatırılması zorunludur. Harcın yatırılmaması davanın açılmamış sayılmasını intaç eder.
Davacı kendisine verilen kesin süre içerisinde başvuru harcı ile peşin harcı yatırmamıştır. Hal böyle olunca, davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gösterilen nedenlerle;
1-Davacı tarafa verilen kesin süreye rağmen dava harcı ikmal edilmemiş olduğundan davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 80,70-TL maktu harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 7.425,00-TL maddi tazminat, 7.425,00-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 14.850,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-HMK'nun 335/1. maddesi uyarınca adli yardım yargılama giderlerinden geçici koruma sağladığından hazineden karşılanan 9 adet tebligat gideri olan 209,00-TL'nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,…” karar verilmiştir.
Kararın Temyizi
7. Özel Daire kararı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu Kararı
8. Hukuk Genel Kurulunun 12.04.2023 tarihli ve 2023/4-122 Esas, 2023/313 Karar sayılı kararı ile; davacının yargılama sırasındaki adli yardım talebinin reddine ilişkin kararların HMK’nın 337/2 nci maddesi gereğince kesinleştiği, kanun yoluna başvuru sırasında ise davacının malî durumunu gösterir hiçbir belge sunmadığı, Özel Dairece yapılan araştırma sonucuna göre üzerine kayıtlı taşınmazların bulunduğu ve gelir getirecek durumda olduğu, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden kanun yoluna başvururken temyiz yoluna başvurma ve maktu temyiz karar harçları ile temyiz gider avansının yatırılması gerektiği, bunun ise yüklü bir miktar olmadığı, davacının kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken temyiz giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle adli yardım talebinin reddine ve davacıya temyiz başvuru harcı ile maktu temyiz harcını ikmal etmesi için muhtıra çıkarılarak bir haftalık kesin süre verilmesi, kesin süre içinde harç yatırıldığı takdirde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi, süresi içinde harç yatırılmadığı takdirde ise HMK’nın 366 ncı maddesi yollamasıyla 344 üncü maddesi gereğince temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi için dosya Özel Daireye geri çevrilmiştir.
9. Hukuk Genel Kurulunun geri çevirme kararı sonrasında Özel Dairece, temyiz harçlarının yatırılması için bir haftalık kesin süreli muhtıra 26.07.2023 tarihinde davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davacı yasal süre içerisinde temyiz harçlarını yatırmamıştır.
Özel Daire Kararı
10. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararı ile; “…Davacı tarafından hakimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulduğu, yargılama sonucunda davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacının 12/10/2022 tarihinde verdiği dilekçe ile adli yardımlı olarak kararı temyiz ettiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 12/04/2023 tarih 2023/4-122 esas 2023/313 sayılı kararında; yatırması gereken temyiz giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğunu ispatlayamadığı sonucuna varıldığı ve adli yardım talebinin reddine karar verildiği, davacıya temyiz başvurma harcı ve maktu temyiz karar harcını ikmal etmesi için muhtıra çıkarılması, kesin süre içinde harç yatırıldığı takdirde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi, süresi içinde harç yatırılmadığı takdirde HMK'nın 366'ncı maddesi yollamasıyla HMK'nın 344'üncü maddesi gereğince davacının temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği belirtilerek dosyanın geri çevrildiği, Mahkememizce çıkarılan 13/07/2023 tarihli muhtıranın, davacıya 26/07/2023 tarihinde tebliğ edildiği, ancak temyiz harçlarının ödenmediği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca; HMK’nın 366 maddesi yollamasıyla 344/1 maddesi uyarınca temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
11. Özel Dairenin yukarıda belirtilen 28.11.2023 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz isteminde bulunulmuştur.
II. GEREKÇE
12. Davacının adli yardım talebi Hukuk Genel Kurulunun 12.04.2023 tarihli ve 2023/4-122 Esas, 2023/313 Karar sayılı kararı ile reddedilmiş ve HMK’nın 366 ncı maddesi yollamasıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesi gereğince işlem yapılmak üzere dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. Özel Dairece, temyiz harçlarının yatırılması için davacıya bir haftalık kesin süreli muhtıra gönderilmiş ve muhtıra 26.07.2023 tarihinde usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmesine rağmen yasal süre içerisinde temyiz harçları yatırılmamıştır. Bunun üzerine Özel Dairenin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararı ile davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
13. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararın onanması gerekir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacının temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararın ONANMASINA,
11.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu
2024/194 E., 2024/672 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2020/47 E., 2022/44 K.
KARAR : Davanın açılmamış sayılmasına
1. Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
2. Kararın davacı tarafından temyizi üzerine Özel Dairece ek karar ile davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş, ek karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği düşünüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi
4. Davacı adli yardım talepli dava dilekçesinde; yerel mahkeme, bölge adliye mahkemesi ve Yargıtay tarafından verilen kararların 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na (İİK) ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na (HMK) aykırı olduğunu, kanunun emredici hükümlerinin uygulanmaması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, açmak zorunda kaldığı dava, şikâyet ve taleplerinin gereğinin yapılmaması sonucunda borçlarını ödeyemediğini ve borçlanarak yaşamasına sebep olunduğunu ileri sürerek 10.000.000 TL maddi ve maddi zararın üç katı manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabı
5. Davalı ... cevap dilekçesinde; HMK’nın 48 inci maddesi gereğince dayanılan sorumluluk nedenleri açıkça belirtilmediği gibi sorumluluğu ispata yarayacak yeterli delil de sunulmadığını, yargılama sırasında tüm delillerin toplandığını ve yeterli inceleme yapılarak belirlenmiş kurallar çerçevesinde karar verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Özel Daire Kararı
6. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 21.06.2022 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı kararı ile;
“…GEREKÇE: Dava, hakimlerin yargılama faaliyetleri sebebiyle uğranıldığı iddia edilen zararın tazmini isteğine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesi ile adli yardım talebinde bulunmuş öncelikle bu talebi değerlendirilmiştir. HMK’nın 334/1. maddesinde “Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken yargılama... giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.” denilmiş; 336/2. maddesinde ise “Talepte bulunan kişi iddiasının özeti ile birlikte iddiasını dayandıracağı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunmak zorundadır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, davacının sosyal ve ekonomik durumunun araştırılmasına ilişkin toplanan bilgi ve belgeler ile HMK’nun 334. maddesinde gösterilen şekilde talep dayanaklarını açıkça göstermemiş olması nedeniyle yasal koşulları taşımayan adli yardım talebi reddedilmiş ve dava dilekçesi ile birlikte yatırması gereken başvuru ve peşin nisbi harcını yatırması hususunda 05.04.2022 tarihli oturumda kendisine 2 hafta kesin süre verilmiş ve aksi halde Harçlar Kanunu 27/3 ve 32. Maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verileceği ihtarında bulunulmuştur.
Davacının adli yardım talebinin reddine ilişkin Dairemiz kararına itirazı Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 18/04/2022 tarihli kararı ile kesin olarak reddedilmiş ve bu rağmen davacı peşin ve nispi harcı yatırmamıştır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 27/1-3; 28/1-a ve 32 maddeleri ile HMK’nın 120/1 maddesi uyarınca davanın açılması sırasında başvuru harcının ve peşin nisbi harcının yatırılması zorunludur. Harcın yatırılmaması davanın açılmamış sayılmasını intaç eder.
Davacı kendisine verilen kesin süre içerisinde başvuru harcı ile peşin harcı yatırmamıştır. Hal böyle olunca, davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gösterilen nedenlerle;
1-Davacı tarafa verilen kesin süreye rağmen dava harcı ikmal edilmemiş olduğundan davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 80,70-TL maktu harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 7.425,00-TL maddi tazminat, 7.425,00-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 14.850,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-HMK'nun 335/1. maddesi uyarınca adli yardım yargılama giderlerinden geçici koruma sağladığından hazineden karşılanan 9 adet tebligat gideri olan 209,00-TL'nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,…” karar verilmiştir.
Kararın Temyizi
7. Özel Daire kararı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu Kararı
8. Hukuk Genel Kurulunun 12.04.2023 tarihli ve 2023/4-122 Esas, 2023/313 Karar sayılı kararı ile; davacının yargılama sırasındaki adli yardım talebinin reddine ilişkin kararların HMK’nın 337/2 nci maddesi gereğince kesinleştiği, kanun yoluna başvuru sırasında ise davacının malî durumunu gösterir hiçbir belge sunmadığı, Özel Dairece yapılan araştırma sonucuna göre üzerine kayıtlı taşınmazların bulunduğu ve gelir getirecek durumda olduğu, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden kanun yoluna başvururken temyiz yoluna başvurma ve maktu temyiz karar harçları ile temyiz gider avansının yatırılması gerektiği, bunun ise yüklü bir miktar olmadığı, davacının kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken temyiz giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle adli yardım talebinin reddine ve davacıya temyiz başvuru harcı ile maktu temyiz harcını ikmal etmesi için muhtıra çıkarılarak bir haftalık kesin süre verilmesi, kesin süre içinde harç yatırıldığı takdirde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi, süresi içinde harç yatırılmadığı takdirde ise HMK’nın 366 ncı maddesi yollamasıyla 344 üncü maddesi gereğince temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi için dosya Özel Daireye geri çevrilmiştir.
9. Hukuk Genel Kurulunun geri çevirme kararı sonrasında Özel Dairece, temyiz harçlarının yatırılması için bir haftalık kesin süreli muhtıra 26.07.2023 tarihinde davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davacı yasal süre içerisinde temyiz harçlarını yatırmamıştır.
Özel Daire Kararı
10. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararı ile; “…Davacı tarafından hakimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulduğu, yargılama sonucunda davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacının 12/10/2022 tarihinde verdiği dilekçe ile adli yardımlı olarak kararı temyiz ettiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 12/04/2023 tarih 2023/4-122 esas 2023/313 sayılı kararında; yatırması gereken temyiz giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğunu ispatlayamadığı sonucuna varıldığı ve adli yardım talebinin reddine karar verildiği, davacıya temyiz başvurma harcı ve maktu temyiz karar harcını ikmal etmesi için muhtıra çıkarılması, kesin süre içinde harç yatırıldığı takdirde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi, süresi içinde harç yatırılmadığı takdirde HMK'nın 366'ncı maddesi yollamasıyla HMK'nın 344'üncü maddesi gereğince davacının temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği belirtilerek dosyanın geri çevrildiği, Mahkememizce çıkarılan 13/07/2023 tarihli muhtıranın, davacıya 26/07/2023 tarihinde tebliğ edildiği, ancak temyiz harçlarının ödenmediği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca; HMK’nın 366 maddesi yollamasıyla 344/1 maddesi uyarınca temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
11. Özel Dairenin yukarıda belirtilen 28.11.2023 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz isteminde bulunulmuştur.
II. GEREKÇE
12. Davacının adli yardım talebi Hukuk Genel Kurulunun 12.04.2023 tarihli ve 2023/4-122 Esas, 2023/313 Karar sayılı kararı ile reddedilmiş ve HMK’nın 366 ncı maddesi yollamasıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesi gereğince işlem yapılmak üzere dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. Özel Dairece, temyiz harçlarının yatırılması için davacıya bir haftalık kesin süreli muhtıra gönderilmiş ve muhtıra 26.07.2023 tarihinde usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmesine rağmen yasal süre içerisinde temyiz harçları yatırılmamıştır. Bunun üzerine Özel Dairenin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararı ile davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
13. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararın onanması gerekir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacının temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 28.11.2023 tarihli ve 2020/47 Esas, 2022/44 Karar sayılı ek kararın ONANMASINA,
11.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.