A
Admin
Yönetici
Yönetici
Değerli okurlarım, evvelki akşam 21 Mayıs 1864 Büyük Çerkez Sürgünü ve Soykırımını Anma Etkinliğine katıldım. Yazının başında belirtmek isterim... Simav Kiçir Adige Derneği tarafından düzenlenen Konferansta anlatılanlar beni çok etkiledi. Bir an için, o büyük sürgünü ve soykırımı yaşayanların yerine kendimi koydum. Ve bundan 161 yıl önce yaşanmış olan büyük acıyı yüreğimde hissettim. Evet bugün hiçbirimizin aklına sürgün ve soykırıma uğrayacağı gelmiyor. Bunun nedeni: Şu anda devletimizin güçlü olmasıdır. Ancak... Bu rahatlığın devamı için, ülkemizin her alanda gücünün devam etmesi gerekiyor. Özellikle Silah Sanayisinde... Kiçir Adige Derneğinin düzenlediği Konferansta yapılan konuşmaların ortak noktası: Çerkezlerin sürgün ve soykırıma uğramadan önce, oldukça güçsüz durumda olmalarıydı. Maalesef dünyada Güçsüzlerin Kaderi bu... İşte İsrail'in Filistinlilere yaptığı zulüm ortada... Siyonist katiller, şu uzay çağında bırakın insanlığı, canavarları bile utandıracak katliamlara imza atıyorlar. Dün Çerkezler güçlü olsaydılar; o büyük sürgün ve soykırıma maruz kalmazdılar. Günümüzde aynı kural Filistinliler içinde geçerli... Alın size Film Senaryosu... Değerli okurlar, Konferansta anlatılan bir olay var ki; bu olaydan çok etkili bir Film Senaryosu çıkar. O olayda şu: Gemide sürgün edilen bir Kadıncağız ölmüş çocuğunu bırakamıyor. Çocuğunun öldüğü anlaşılmaması içinde sürekli kucağında pışpışlıyor. Çocuğun öldüğü anlaşılıp; denize atılınca, o da kendini serin sulara bırakıp intihar ediyor. Eeee Ana Yüreği denilen şey işte bu...