A
Admin
Yönetici
Yönetici
Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık’ın şüpheli şekilde hayatını kaybeden 26 yaşındaki oğlu Dorukhan Büyükışık’ın ölümüne ilişkin 8 polisin “görevi kötüye kullanmak” suçundan yargılandığı davanın duruşması bugün görüldü. Fransa’da Interpol Genel Sekreterliğinde çalışan A.K., İzmir Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nde görev alan D.A., polis memuru D.Ö.Ö., emekli polisler F.S. ve M.E. bugün İzmir 2’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. ‘DELİL İNCELEMESİ GÖREV TANIMIMDA YOK’ Duruşma, dönemin olay yeri inceleme büro amiri A.K.’nin savunmasıyla başladı. Dorukhan Büyükışık’a ait aracın iç ve dış incelemesi esnasında parmak izi ve biyolojik svap çalışması yapmadığı ve Büyükışık’ın yakınında bulunan iki adet sigara izmariti ve sigara paketini biyolojik inceleme yapılmak üzere muhafaza altına almadığı belirlenen A.K., “delil incelemesinin görev tanımında olmadığını, duruma göre yapabileceğini” söyledi. A.K., İzmir Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nde çalışan D.A.’nın olay günü kendisini aradığını ve Karşıyaka’dan Narlıdere’ye tek başına gittiğini söyledi. Cinayet mahaline gittiğinde D.A. ve polis memuru D.Ö.Ö.’nün de orada olduğunu belirten A.K., “olay yerine gidene kadar savcıdan talimat alınıp alınmadığını bilmediğini” ifade etti. A.K., “Gittiğimde olay yerinde savcı ve adli tıp doktoru vardı. 11.30’da gittim” diye konuştu. ‘OLAY YERİ DIŞINDA PERSONELLERE UYARI VERMEK ZORUNDA DEĞİLİZ’ Mahkeme Başkanı’nın “aracını nereye park ettiğini” sorması üzerine A.K., “Hatırlamıyorum” yanıtını verdi. “Normal şartlarda olay yerine gittiğinde kameraları kontrol eder misiniz” sorusu üzerine de “Bakmayız normal şartlarda” dedi. A.K., olay yerine şerit çekilip çekilmediğini ise hatırlamadığını öne sürdü. Mahkeme Başkanı’nın “Şerit içinde galoş ve eldiven giyildi mi?” sorusuna “Giyilmişti” yanıtını veren A.K., “Olay yeri dışı personellere uyarı vermek zorunda değiliz” diyerek kendini savundu. A.K., olay yerindeki görüntülerin D.Ö.Ö. ve emekli polis M.E. tarafından çekildiğini belirtti. “Savcıdan izin alınarak Dorukhan’ın yanındaki araba anahtarıyla arabanın kapısı açıldı” diyen A.K., Mahkeme Başkanı’nın “Anahtar tozlandı mı?” sorusunu şöyle cevapladı: “Ekip ön inceleme yapıp anahtarı, ekip aracında tozladı.” ‘TELEFONUN YERİNDEN OYNATILIP OYNATILMADIĞINI BİLMİYORUM’ A.K., Büyükışık’ın yakınında bulunan sigara paketi ve izmaritin sorulması üzerine “Bu söylenenler her yerde çöp olarak bulunuyor” dedi. A.K., sigara paketi ve izmaritlerin delil olarak alınıp alınmadığını bilmediğini iddia etti. Fıtığı olduğu için İnşaatın çatı katında bulunan telefonu almaya kendisinin değil; D.Ö.Ö., D.A. ve M.E.’nin çıktığını söyleyen A.K., “Telefonun yerinden oynatılıp oynatılmadığını bilmiyorum” ifadelerini kullandı. A.K.’ye “‘Telefonun bir fotoğrafında parmak izi var gibi gözüküyor, bir fotoğrafında gözükmüyor’ şeklinde iddia var, sizin bilginiz var mı?” diye soruldu. A.K., bilmediğini öne sürdü. Sanık, “Bir tane mi telefon vardı?” sorusuna da “Bilmiyorum” cevabını verdi. “Arabaya D.Ö.Ö. ile saat ilerlediğinde gittim. Arabayı önden fotoğrafladım” diyen A.K, Araç üstünde parmak izi incelemesi yapılmamasının sebebini “olay yerine yalnız gittim” diyerek açıkladı. ‘CÜNEYT DEMEDİM, DENİZ DEDİM’ Polisin olay yerinde çektiği görüntülerdeki konuşmaları değiştirip düzmece bir rapor hazırladıkları iddiasıyla yargılanan 2 jandarma personeli de duruşmada gündeme geldi. Görüntülerle ilgili bilirkişi raporlarının üçünde “Cüneyt” ve “Emre” isimlerinin geçtiği, ancak bir tek jandarmanın kriminal raporunda “Cüneyt” ve “Emre” isimlerinin geçmediğini hatırlatan Mahkeme Başkanı, “Lakabınız var mı?” sorusunu yöneltti. A.K., “Burada kamera kaydında yanlış anlaşılma var, Cüneyt demedim. Deniz dedim” iddiasında bulundu. A.K., inşaattaki işçilerle konuşmadığını da belirtti. A.K., hakkındaki bütün suçlamaları reddetti. ARA KARAR AÇIKLANDI Savunmaların ardından ara karar açıklandı. Sanıkların yurt dışı çıkış yasaklarının kaldırılmasına karar verilirken “tutuklama” talebi reddedildi. (Veryansın TV)