Büyük Tehlike

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
İnsan görev olarak hayatın mimarı olarak yaratılmıştır. Mimarına göre hayat, çevre, şehir, daha ölçekli bir ifadeyle dünya ona göre şekil alıyor. İyi insanla hayat iyi, kötü insanla ise dünya kötüleşiyor. Her şeyin başı ve sonu insan… Yaşıyor ve görüyoruz… İyi insandan kötülük gelmez. Kötü insandan da iyilik beklenmez. Maalesef kötülük, hayatın her alanına nüfus ediyor. İyilik kötülük kadar güçlü değil… Kötülerin, arsız ve hayasızların sayısı çok hızlı bir şekilde artarken, iyilerin sayısı her geçen gün azalıyor. Kötülüğün sesi çok çıkıyor. Kötülük mikrop gibidir, hızlı yayılıyor. Kıtalar dolaşıyor. Allah, bize iyilik yapmayı emrediyor. İyilik ve hasenat emredilen bir şeydir. Yani iyilik yapmak, iyi insan olmak en az namaz kadar emredilen ve yerine getirilmesi gereken farzlardan biridir. Hz. Peygamber efendimizin ifadesiyle, “iyilik sadakadır.” “Tebessüm sadakadır.” “Sizin en hayırlınız, diğer insanların elinden ve dilinden zarar görmemesidir, sizden emin olmasıdır.” “İyilikler fenalıkları giderir.” “İnsanların en hayırlısı insanlara iyilik eden kimsedir.” Ben iyilik ve kötülük konusundaki okumalarımdan şu sonuca vardım: İyiler, iyilerle dostluklar kuruyor. Kötüler de kötülerle bir oluyorlar. İyilik diriltiyor, kötülük öldürüyor. İyilik ışıktır, kötülük ise karanlık. Boğuyor. Asırlardır, değerlerimizin hedef alınmasının altında yatan gerçek kötülüğün iyiliğe karşı hakimiyet kurma çabasıdır. Kötülük cephesi inancımızı ve imanımızı yıkmaya çalışıyor. Dur durak bilmeden bunu yapıyorlar. Bir gerçek daha. İki dünya savaşı ile birlikte dünyanın sınırları galipler lehine çizildi. Türkiye ile İslam dünyası arasında yüksek duvarlar örüldü. Kardeş, kardeşten ayrı düştü. Bugün Türkiye, önüne örülen duvarları aşmaya çalışıyor. Başardığı oranda da kardeşleriyle buluşuyor. Bunu, Batı’yı ve İsrail’i karşısına almak pahasına yapıyor. Türkiye’nin, Suriye’de olduğu gibi bir çok yerde rolünü böyle okumak lazım. Ha, hatalar ve eksikler olmamış mıdır? Gayet tabi olmuştur. Dünyanın güçler dengesi ortada. Türkiye’nin gücü ortada. Gücünüz oranında başırı sağlıyorsunuz. Türkiye, güçlendikçe dengeyi kendi lehine çevirmeyi çalışıyor. Oyun büyük. Tuzak büyük. Batı ve ABD’nin dünyayı kuşatması devam ediyor, yani işgaller tamamlanmış değil. Batıl’ın İsrail’e desteğinin arkasında da bu var. Kendi çıkarları yanında inanç birliği var. Bu nedenle İsrail, ABD ve Batı’nın “orantısız desteğini” görüyor. İnancım odur ki, dün Haçlı Seferlerini hangi millet durdurmuşsa siyonist zulmünü de yine aynı millet durduracaktır. Hiç kuşkunuz olmasın, gelecekte bu rol Türkiye’nindir. Ancak aramızda birlik şart. Kardeşlimizi tahkim etmek zorundayız. Kuvvetli bir duruşu sergilememiz gerekiyor. Ümmetin umudu bizleriz, Türkiye… Of, off… Fitne büyük tehlikelerden biridir. Bu kazan kaynamaya devam ediyor. Türkiye’nin İsrail’e yardım ettiği yazılıp çiziliyor. Hala, Afganistan, Irak ve Libya’nın durumundan ders alınmış değil. Bu ülkeler, fiziki işgalden önce içindeki fitnecilerin işgaline uğramıştı. Ardından Amerika gelip çöktü. Bir uyarı ile bitirelim. Her daim fitnenin yol açtığı ayrılıklarla sınanıyoruz. Kardeşlik şart, bu imanın bir gereğidir. Var ve özgür kalmamız için bu şart.
 
Geri
Üst