BURSA YÖNETİLEMİYOR!

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Mustafa Bozbey başkanlığındaki Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin mayıs ayı toplantısı kent adına kahredici ve utanç verici görüntülere sahne oldu. Dün bir kez daha gördük ki Bursa yönetilemiyor! ‘Bozbey’in Bursa’yı yönetemediğini’ anlaşılır kılan o anlar, kentimizi yine ulusal basında skandal ile yan yana anılır hale getirdi. Güzelim ‘Osmanlı Başkenti’ Bursa, Bozbey yönetiminde ‘skandallar başkenti’ oldu! Gerilimin fitilleri, parti grup sözcülerinin gündem dışı konuşmaları bölümünde CHP’li Yücel Akbulut tarafından döşendi. Cumhur İttifakı sözcüleri konuşmalarında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik tokatlı saldırıyı ve siyaseti hedef alan şiddeti kınarken CHP Sözcüsü Akbulut, konuşmasında AK Parti hükümetine yönelik ‘korkuyorlar’ tarzı ifadelerle sataşmalara imza attı. AK Partili Şahin Biba, ‘Bu korku kelimesine bir son verebilir miyiz?’ dedi. Bozbey, araya girerek “kimse müdahale etmesin. Herkes fikrini özgürce söyleyebilir” ifadelerini kullandı. AK Parti Grup Sözcüsü Fuat Alpaslan, Akbulut’a cevaben “Genel Başkan Özgür Özel’in reklamı yapılmadığı için ‘geldiğimde bu tv kanallarını kapatacağım’ söylemleri vardı. Korkuyu kimin kime yaptığını biz çok iyi biliyoruz” derken Bozbey araya girerek ‘gündem dışına çıkmayalım’ dedi ve Alpaslan’ın fikrini özgürce ifade etmesine izin vermedi. Alpaslan’dan sonra da AK Partili üyeler, CHP’li Akbulut’un sataşmalarına cevap vermek için ısrarla söz istedi fakat meclisi yöneten Bozbey, ‘genel konuşmalara girmeyin, gündem dahilinde ise konuşmanıza müsaade ederim değilse sözünüzü keserim’ diyerek AK Partililere söz hakkı tanımadı. Söz alan AK Partili Ömer Faruk Temiztürk, Meclisin genç üyelerinden biri olarak 19 Mayıs’a ilişkin değerlendirmelerde bulunurken gençlerin ulaşım kartı abonmanlarına yapılan zamları eleştirdi ve 1 Mayıs’ta Bozbey’in işçilerle hayal çektiği görüntüleri hatırlatarak “O videoyu izlerken aklıma işten çıkardığınız 2 bine yakın personel geldi” dedi. O esnada CHP’li Emel Duman, Temiztürk’e yönelik “Amcanın oğlu Yenişehir’de çalışıyor niye çıkarmadık onu” diyerek araya girdi ve Yücel Akbulut’un salona döşediği gerilim fitilini ateşledi. Temiztürk, “Amcamın oğlu hangi yılda girmiş ve o yılda benim görevim neymiş çıkartın” diye karşılık verdi. Karşılıklı atışmalarla ses ve tansiyon yükseldi. Bağrışmalar başlar başlamaz Büyükşehir’in sosyal medyalarında yayın kesildi. Bozbey, toplantıya araya verirken bir AK Partili üyenin Meclis’ten çıkarılması istedi. Bunun üzerine AK Partili Ali Sait Adiloğlu, Bozbey’in ‘Ali kıran baş kesen’ tavrına daha fazla tahammül edemedi ve ‘Sayın başkan sen kimi dışarı atıyorsun be!’ dedi ve ekledi: “Sen burasını İstanbul mu zannettin lan. Burası Bursa! Hadi lan! Bu Meclisin çoğunluğunu yok sayamazsın. Sen kimsin! Burası İstanbul değil. Burası Bursa!” CHP’li üyeler Adiloğlu’na ‘ahlaksız’, ‘terbiyesiz’ gibi ifadelerle karşılık verdi. O esnada Adiloğlu’na AK Partili Armağan Elçin ve Temiztürk müdahale ederek dışarı çıkardı. Adiloğlu salondan çıkarıldıktan sonra da gerilim devam etti. Ama CHP’li üyeler, Adiloğlu’nun Bozbey’e yönelik ‘şerefsiz’ dediğini iddia ederek tansiyonu yükseltti. Oysa Adiloğlu, ‘lan’ dedi! Adiloğlu, ‘sen kimsin’ dedi ama ‘şerefsiz’ demedi. AK Partililer salonu terk etti. O sırada Bozbey kahvesini yudumluyordu. Sonra Bozbey, Fuat Alpaslan, MHP’li Mehmet Öksüz oturumun yeniden başlaması için müzakereler yaptı. Orada da CHP üyeler, Adiloğlu’nun ‘şerefsiz’ dediğini savundu. Alpaslan, ifadeyi reddetti. Bozbey, ‘görüntüsü var’ dedi ama doğrudan Ali Sait Adiloğlu’nun ‘şerefsiz’ dediğini gösteren bir kayıt ortaya çıkmadı. Müzakere sonrası AK Parti grubu salona dönerken CHP’li üye Mehmet Aydın Saldız, yüzü ateş küpüne dönmüş bir halde ‘Dışarı çık!’ diyerek AK Partili Ali Sait Adiloğlu’nun üstüne yürüdü. Sinkaf içerikli birkaç söz kullanan Saldız ile birlikte bazı CHP’liler de AK Partililere doğru hamle yaptı. Mustafakemalpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Derya Deniz Kanar’ın beraberindeki koruması olduğu düşünülen bir kişi elinde şişeyle AK Partililere saldırmaya kalktı. Herhalde fırsatını bulsa şişeyi Adiloğlu’nun kafasına indirecekti! Gerilimin ilk anlarında ve ortalarında sakinliğini koruyan İznik Belediye Başkanı Mehmet Kağan Usta da son bölümde kendini tutamadı ve dalaşın ortasında kaldı. Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in gerilimi yatıştırma çabası dikkat çekti. Salonda üyelerin burun buruna geldiği o anda karşılıklı sert ifadeler kullanıldı. Saldız’ın büyük bir öfkeyle tırmandırdığı gerilimi MHP’li üyeler sakinleştirmeye çalışırken bazı AK Partili ve CHP’li üyeler de ortamı yumuşatmaya uğraştı. O dakikalarda kahvesinden son yudumu alan Bozbey, oturumu kapattı. Bir süre daha süren bağrış çağrışın ardından herkes dağıldı. Hikmet Şahin, Recep Altepe, Alinur Aktaş yönetiminde geçen yıllarda o mecliste benzer bir görüntü hatırlayan var mı? Ben bilmiyorum! Altını çizerek ifade etmek gerekir ki bu utanç verici olayın yaşanmasının ana aktörü Bozbey ve onun tutumdur. Cumhur İttifakı sözcülerinin hiçbir sataşma yapmadığı grup konuşmalarından sonra CHP’li sözcü Akbulut’un neredeyse tamamı sataşma içeren sözlerine cevap verilmesine müsaade etmeyen Bozbey bir de ‘genel konulara girmeyin sözünü keserim’ diyerek tehdit etti. Bozbey, ‘Tehdit etmiyorum, yasayı uyguluyorum’ dese de Bozbey’in tavrı AK Partililere yönelik despotik bir çifte standart olarak algılandı. Zira bizzat Bozbey, aynı dakikalarda ‘herkesin ifade özgürlüğü var’ demişti. Bozbey’in Bursa’yı yönetemediği idaresindeki Meclis’te yaşananlardan anlaşılıyor. Bursa’da sorunların neden çözülemediği, hizmetlerin neden aksadığı, yeni bir icraatın neden yapılamadığı işte bu yönetim zafiyetiyle görünür hale geldi. Bu oturumla Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yönetim krizi içerisinde olduğunu gördüğümüz gibi ‘ortak akıl’, ‘sağduyu’, ‘kent menfaatlerini asgari müşterek bilme’, ‘saygı’ ve benzeri olguların çok uzağına savrulduğumuz da anladık. Bursa’ya yazık oluyor, yazık! Kentin çıkarını kendi menfaatinden öne koyan yerel idarecilere saygıyla…
 
Geri
Üst