A
Admin
Yönetici
Yönetici
Türkiye’de kamu çalışanlarının maaşları ve çalışma koşulları tartışılmaya devam ederken, Büro Emekçileri Sendikası (BES) Trabzon Şubesi’nden çarpıcı bir çıkış geldi. Şube Başkanı Ayhan Kanber, mevcut ekonomik politikaların çalışanları yoksulluğa ittiğini, özellikle kadın emekçiler ve çocukların bu durumdan daha ağır etkilendiğini vurguladı. Kanber, temel taleplerini kamuoyuna açıklayarak, “Gerçek bir toplu sözleşme için mücadele ediyoruz” dedi. “Yoksulluk Politikasının Bedelini Biz Emekçiler Ödüyoruz” BES Trabzon Şube Başkanı Ayhan Kanber, iktidarın uyguladığı ücret politikalarının kamu emekçilerini giderek daha da yoksullaştırdığını ifade ederek, “Gelirlerimiz yoksulluk sınırının altında tutuluyor. Pazarda, markette temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamaz hale geldik. Her açıklamada ‘enflasyona ezdirmedik’ diyenler, gerçekleri halktan gizliyor” dedi. Kent Yoksulluğu Derinleşiyor, Kadınlar Daha Fazla Eziliyor Sendika açıklamasında, özellikle büyük şehirlerde artan hayat pahalılığına dikkat çekildi. Ayhan Kanber, “Kentlerde barınmak, ulaşım ve temel ihtiyaçlara erişmek emekçiler için imkânsız hale geldi. En büyük yük ise kadın emekçilerin omuzlarına yükleniyor” ifadelerini kullandı. Kadınların bakım yükü ve çocuk sorumluluklarıyla baş başa bırakıldığını belirten Kanber, bu eşitsizliğin sosyal devlet anlayışıyla bağdaşmadığını söyledi. “Çocuk Bakımı Anayasal Haktır, Devlet Yükümlülüğünü Yerine Getirmeli” Sendika, çocuk bakımı konusunu da gündeme taşıyarak, kreş hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve bu alanda ayrımcılık içermeyen eğitim programlarının uygulanması gerektiğini belirtti. “Çocuk bakımı sadece ebeveynin değil, anayasal olarak devletin sorumluluğundadır” diyen Kanber, kamu kurumlarında kreş açılmasını ve çocuk bakım hizmetlerinin yasal güvenceye kavuşturulmasını talep etti. BES’in Temel Talepleri Büro Emekçileri Sendikası’nın açıkladığı talepler şöyle: En düşük memur maaşı yoksulluk sınırının üstüne çıkarılsın. Tüm ek ödemeler temel ücrete yansıtılsın. 3600 ek gösterge bütün kamu çalışanlarına verilsin. 5510 sayılı Kanun’un mağduriyetleri giderilsin. Kamu emekçilerine kira yardımı yapılsın. Mülakat uygulamasına son verilsin. 666 sayılı KHK ile kaldırılan ikramiye ve ödemeler geri verilsin. Çocuk bakımı hizmetleri yasal hak olarak tanımlansın. 0-6 yaş grubu çocuklar için işyerlerinde kreş açılması zorunlu hale getirilsin. Kreş çalışanları toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi almış uzmanlardan oluşsun. Denetimlerde ebeveynlerin ve sosyal çalışmacıların da yer aldığı sistem kurulsun. Ebeveynlere iki yıl süreyle dönüşümlü ücretli izin verilsin. “Bu Mücadele Yalnızca Maaş Meselesi Değil” Ayhan Kanber son olarak, “Bu mücadele yalnızca ücret artışı değil, onurlu bir yaşam hakkı mücadelesidir. Kreşten barınmaya, ücretlerden adalete kadar taleplerimizi tek tek haykıracağız” dedi ve sözlerini, “Yaşasın BES! Yaşasın KESK!” sloganlarıyla tamamladı.