Bu deneyimi yaşamak bir harika

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Bu devirde gözünle görsen, kulağınla duysan bile hiçbir şeye inanmayacaksın. Algı operasyonunun şahı çekiliyor olabilir. Yok canım deme hemen. Adı Oobah Butler’dı. İngiltere’de seyahat sitelerine sahte yorumlar yapıyor, hiç gitmediği mekanları övüyor, hiç yemediği yemeklere methiyeler düzüyordu. Yani bizdeki adıyla bilgin trol. Okunuyor, beğeniliyor, her tıkta daha fazla kazanıyordu. Bir süre sonra yarattığı algının gerçekten tuttuğunu fark etti. Peki nereye kadar? Diye düşündü. Acaba sanal bir restoran kursam? Yok deve. Ahçısı, garsonu, mutfağı hatta tek bir yemeği bile olmayan hayali restoran. -The Shed at Dulwich -Dulwich’teki kulübe Bilindik sosyal medya platformlarında hesaplar açtı. Ardından janjanlı bir logo çaktı. Marketten aldığı tuvalet tabletlerini tabak, tıraş köpüklerini krema gibi gösterdi. Usta işi fotoğraflar çekti. Algının kitabını yazdı. Kendince bir menü oluşturup, olmayan yemeklere garip isimler bile koydu. Ve yayın. Londra’daki restoranlar sıralamasına 18 bin 149. sıradan en dipten girdi. Arkadaşlarına T”ripadvisor” hesabına bol methiyeli yorumlar yapmalarını istedi. Kısa sürede sıralamada 10 bine kadar yükselmişti. Durmak yok. Devam. Sonra bir umulmayan şey oldu. Bir gün telefonu çaldı. - Biliyorum çok dolusunuz ama imkansızı yine de sormak istiyorum bu akşam için masa ayırtmanız mümkün mü? Butler paniklerdi. Böyle bir şey hiç beklemiyordu. -Üzgünüm. 6 hafta boyunca tamamen doluyuz. Müşteriler artık yemekleri istiyordu. Sıralamada 1500’lere tırmandığında işler iyice çığırından çıkmaya başladı. Google Maps’ten restoran diye gösterdiği evinin 100 metrekarelik arka bahçesine firmalardan hediyeler yolluyordu. 1 Kasım 2017’de sanal restoran kurulduktan tam 6 ay sonra listenin ilk sırasına yerleşti. Tek yemek pişirmeden, tek müşteri ağırlamadan koskoca Londra’nın en iyi restoranı olmuştu. Telefonlar, mesajlar, e postalar yağıyordu. Artık doluyuz demekten de yorulmuştu. Denesek mi? Evinde daha önce 3 kişiden fazla hiç kimseyi ağırlamadığı aklına geldi. Yine de deneyecekti. Kulübesinin arka bahçesini yorumlara uygun şekilde düzenledi. Masalar, ışıklar bir köşeye tavuk kümesi bile koydu. Arkadaşını DJ yaptı. Boş masalara tanıdıklarını oturttu. Konuklarını gözleri bağlı olarak içeri aldı. Menü zaten yoktu. Ruh halinize göre size bugüne özel servis yapacağız dedi. Marketten birkaç sterline aldığı hazır yemekleri, mikrodalgada ısıtıp yüzlerce sterline kilitledi. Restoranında yemeğinde çakma olduğunu bilmeyen müşteriler mutluydu. -Londra’nın en iyi restoranında bu deneyimi yaşamak harika. Peki ya Türkiye? Adının önü bol sıfatlı, kerameti kendinden menkul uzmanlar, akademisyenler, siyasiler, gazeteciler önümüze mikrodalga fırında ısıttıkları ucuz algıları özel mönü diye koyuyor. Terör seviciler barış elçisi, eli kanlı katiller lider olmuş. Agnotoloji’ye yani bilgisizliğin bilimine her gece yeni bir fasikül daha ekleniyor. Teşekkürler! Bu deneyimi yaşamak gerçekten bir harikaymış.
 
Geri
Üst