A
Admin
Yönetici
Yönetici
Ülkemizin özellikle doğusunda halaylarla karşılanan barış süreci, özellikle kemalistler ve ulusalcılar başta olmak üzere, ana muhalefet dahil irili ufaklı bazı yavrular sanki ülkeye ihanet ediliyormuş gibi bir algı ile ipe un serip barışa savaş açtılar. Başını kemalist yobazların çektiği gerici güruh iç barışımızı bozmak dahil her türlü kepazeliği yapmak için kolları sıvamış, işkembeden atıp tutmalar havada uçuşuyor. Yok efendim federasyonmuş, resmi dilimize yenileri ilave ediliyormuş, işsizler ordusuna teröristler dahil edilecekmiş gibi ipe sapa gelmez hamhayal deli saçması yazılıp çizilenler. Akla muğayır ne varsa piyasada tezgah kurulmuş satış serbest. Bre gafiller burası sizin hayalinizdeki eski Türkiye mi ki atıp tutuyorsunuz. Daha ileri hep ileri doğru ağır aksak da olsa yürümeye devam edecek bu millet. Sosyal medyada paylaşımlara ve yorumlara baktıkça aman Allahım demekten kendimi alamıyorum. Çanakkale’de kurtuluş savaşında yan yana şehid düşen mücahitlerin din mayası öyle güçlü ve öyle sağlamdı ki, İlay-ı Kelimetullah aşkına sırt sırta düşmana karşı cihad ederken aklına ne ırkı ne dili ne de memleketi gelmişti. İnkılap tarihimiz inkılaba muhtaç. Yakın geçmiş tarihimizin yeniden doğru bir şekilde yazılmasının zamanı çoktan geldi ama hâlâ genç ve körpe beyinler tarih diye safsata ve hurafe dolu yalan yanlış kirli bilgilerle zehirlenmeye devam ediyor. Hâinler hâdim, kahramanlar vatan düşmanı ve ülkenin gerçek sahipleri de parya yapılarak kurulan Cumhuriyetimiz kirli geçmişinden temizlenmeli. Yurttaşlık bağımız din mayası ile güçlendirilerek süreç desteklenirse el ovuşturan güruhun bir kez daha hüsran yaşayacağını görürüz. İçinden bir türlü çıkamadığımız bu gayya kuyusunun baş müsebbibi maalesef CHP zihniyetidir. Dini afyon olarak gören kökü dışarda bu zihniyet, dünya fezaya giderken milleti yaya yürütüyor ve gençler birbirlerini boğazlıyordu. Tavşana kaç tazıya tut diyerek iki ileri bir geri yıllarca şucu bucu yaftası ile genç beyinler iğfal edildi. Nerede ise yarım asırdır başımıza musallat edilen PKK terörü sadece canlarımızı almadı aynı zamanda iliklerimize kadar hissettiğimiz ve halen de devam eden ekonomik sıkıntıları ile huzur ve refahımıza da ciddi anlamda engel oldu. Kökü dışarda güçler koalisyonunun ülke bütünlüğümüzü bozmak için 1978 yılında kurduğu PKK için, 2013 yılında Erdoğan cesur bir çıkış yaparak “Biz çözüm için her yola başvururuz. Baldıran zehri içmekse, biz o baldıran zehrini de içeriz. Yeter ki bu ülkeye huzur gelsin, refah gelsin'' demişti. TBMM de uzun süre tartışılan ve 15 temmuz 2014 de “Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun" Resmî Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmesinden hemen sonra görevli baltacılar tarafından sürecin uzuvları kesilince 10 yıl daha terör belası ile beraber yaşadık ve devlet aklı sayesinde PKK sahada bitirildiği için bugün kendini fesh edince öküz altında buzağı arayanlara yine bir şeyler oldu hop oturup hop kalkıyorlar. Değerli okurlarım, önümüz açık, kervan düzüldü ürüyenler ürüsün ama arkamıza dahi bakmadan tam yol ileri hızlı adımlarla yürüyelim. Dünya yeni bir düzlüğün başlangıcında sadece ülkemiz için değil, mazlum dünya içinde milletimiz bir umut. Düşenin dostunun olmadığını Ukrayna işgalinde gördük ve anladık. Birlik hamurumuzu sulandırmak isteyenlere inat bu çözüm sürecini bari iyi değerlendirelim ve kardeşliğimizi iğfal etmek isteyen kalleşlere karşı tek yumruk olalım.