"Âyînesi iştir kişinin"

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Müslüman olduğu iddiasında bulunan kişilerin asıl problemi, “Allah deyip, yok gibi davranmaları ve Kur’an Allah’ın kitabı deyip, ondan bihaber olmalarıdır.” Bu sebeple de ihtilaflar içinde mücadele etmekten bitap düşmeleridir. Ben iyi bir Müslüman’ım diyerek konuşur, arkadan da çalanlara, soyanlara destek olur. Bundan dolayı Ziya Paşa der ki: Âyînesi iştir kişinin, lâfa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde Yani söze kanmamak gerekir. Kişinin hayatına ve inancına göre hareket edip, etmediğine bakmak, ondan sonra konuşanı değerlendirmek gerekir. Nitekim Mehmet Akif Ersoy der ki: Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete râm ol, Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol Bunu dahi algılayamayanların konuşmaları, tavırları çarpıktır. Onların açıklamaları yanıltıcıdır. Şeytani yollara davet ettiklerini biliyoruz. Yani bir nevi iblise hizmet etmektedirler. Bunlar günübirlik yaşamaya çalışırlar, helal-haram ayırmadan köşe dönmeye meraklıdırlar. Bunların kahır ekseriyeti de siyasette bulunur. Maalesef bunların çoğu dünyevileştiği için her herzeyi yemekte beis görmezler. Bunlardan bazıları Müslüman olduğu iddiasındadırlar. Ama yanlışı alkışlamakta, basit menfaatler karşılığında Karunlaşmaya çalışmaktadırlar. Oysa M. Akif İnan der ki: Hakkın yolu bir, gayrıyı bühtan biliriz Hakka götüren rehberi Kur’an biliriz Sahili selamete ermek için, ‘emir bi’l-ma‘rûf nehiy ani’l-münker’ emrine riayet ederek, faaliyet içinde olmalıyız. Aksi hal felakete sebebiyet verir. İnsan ve eşref-i mahlûk olabilmek, yukarıda arz edilen şarta bağlıdır. Bu şartı göz ardı edenlerle yola çıkmanın sonucu felakettir. Onun için bizlere yaklaşım gösterenlere dikkat etmek gerekir. Mümin midir, münafık mıdır, riyakâr mıdır yoksa kâfir midir? Bunların en tehlikelisi münafıklardır. Malum: Münafık kişi kuzu postuna bürünür Hem ifsat eder, hem muslih görünür. Bu tipler hemen hemen her meslekte vardır. Ama siyaset alanında ziyadedir. Bu gibi insanlar, menfaatleri için, bukalemun gibi her renge girerler. İnsanları aldatmaları çok kolaydır. Zira insanlarımız okumuyor, araştırmıyor, görüntülere kapılıyor. Zengindir alkışlanıyor, çalıyor alkışlanıyor, sömürüyor alkışlanıyor. II. Beyazıt Han’ın dediği gibi: Kendi kendine ettiğin âdem, Bir araya gelse edemez âlem Bu hal, insanların yanlıştan efsunlanmalarıdır. Ancak herkesin kendi düşüncesinden ve fikrinden hesaba çekileceği gün çok yakındır. Onun için denir ki: Eğil başım, ilâhi fermana eğil Hilekâr iblisin yolu yol değil. Zira yol, sıratı müstakimdir. Başka yollar felakete sürükler, nitekim öyle de oluyor. Günümüze gelene kadar hak-batıl mücadelesi devam etmiştir. Aklımızı başımıza devşirmeden de sıkıntılar devam edecektir. Çünkü söz sahibi sadece ve sadece Allah’tır. Kul olanların peşinde koşup durmanın acı sonuçlarını tarihten biliyoruz. Onun için propagandalara değil, hak olan söze bakmalıyız. Söz de ‘Adil Düzen’e uygun olmadıkça, felaketler azalmayacak, tam aksi hemen hemen her gün olduğu gibi, her türlü kaos, hükümranlığına devam edecektir. Fırkalaşmamızdan, ihtilafa düşmemizden, yanlış yol aramamızdan, doğruyu yanlıştan ayıramamamızdan, devamlı ifsat edilmemizden dolayı ihtilaflarımız ziyadeleşmektedir. Bundan dolayı çalan tehlike çanlarına aldırmamamızdan da sıkıntılı yollara saplanıp, kalıyoruz. Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi: Girmeden tefrika bir millete düşman giremez Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez. Rahman ve Rahim, Kadir ve Muktedir, Gaffar ve Settar olan Allah’a emanet olunuz. Selam doğru yola uyanlara olsun. (Taha/47). 15.05.2025
 
Geri
Üst