A
Admin
Yönetici
Yönetici
Ülkenin tarihinde gördüğü en fazla yıkım ve ölüme neden olan, 1999 Marmara depremiydi onu Kahramanmaraş depremi geçti. Artık her an başımıza gelecek olmasıyla depreme hazırlıklı olmamız günümüzün bir gerçeğidir. Deprem bize uğramaz diyerek savsaklamanın bedelinin ağır ödeneceği bir sürecin tam da ortasındayız. Hal böyleyken halkımızın ve ilgili yöneticilerin umursamaz göründüğü deprem Büyük Menderes grabeni üzerinde bulunan, Aydın’ı tehdit eden geçmişte yaşanan örnekleri de göz önüne alındığında her an yoklama potansiyeli olan ilk sıradaki tehlikedir. Bu gerçeği bilim insanları da dile getirmekte, halkı ve yöneticileri bilinçlendirmek için sürekli dil dökmektedirler. Dedikleri, ilk sıra illerin arasında Aydın da bulunuyor. Çünkü tarihte bu havzada çoğu can ve mal kaybına yol açan büyüklü,küçüklü sayısız deprem olmuştur.Büyük hasara yol açan ve oturacak bina,,ahır kalmadığı için merkez üssü Balat’ın yeri değiştirilen, 1955 Söke depremi en yakında olandır. Bu konuda TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası’nın hazırladı rapor halkı ve sorumluları uyarır, nitelikte: Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün Türkiye Diri Fay Haritası’na(TDFH) göre Aydın’da 5,5 üzerinde deprem üretebilecek 24 diri fay yer alıyor.Bu faylar Efeler,Nazilli,Germencik ilçelerini riskli hale getiriyor. O nedenle Aydın’da 6,5 üstünde olası bir büyük depremin hem yaratacağı şiddetli sarsıntı hem de yüzey faylarının tehlikesi nedeniyle hasara yol açması bekleniyor. TDFH’ye göre Aydın Büyük Menderes Fay Sistemi olarak adlandırılan bir fay sisteminin tam kalbinde bulunuyor. Doğrudan il merkezinin içinden ve yakınından geçen birçok diri fay söz konusu. Efeler’in kuzey kesimindeki fay zonu kuzeyde sarplaşmaya başladığı (ADÜ’nün bulunduğu) alanda yer alıyor ve birbirine paralel uzanan irili, ufaklı birçok faydan oluşuyor. Bir diğer diri fay zonu ise Efeler’in güneyinde (Büyük Menderes yakınlarında) nispeten daha kısa faylardan oluşuyor. Jeolojik gözlemlere göre Aydın’ı ve çevresindeki faylar birbirleriyle yanal ve dikey etkileşim halinde. Özet olarak Efeler, Kuşadası, Söke, Germencik, İncirliova, Köşk, Sultanhisar, Nazilli ve Bozdoğan, eskiden köy ya da belde olan 44 mahalle doğrudan diri fay hatları veya zonları üzerinde bulunuyor Bu durumda yetkili yetkisiz herkes Aydın depremi artık “bir gün olabilir” değil “ne zaman olacak” sorusuna cevap aramalıdır, yoksa bedelini her şeyini kaybetmekle öder. Ayrıca, deprem bir kader değildir, kendi kabahat ve sorumluluklarını kadere yükleme kolaycılığıdır ve bu yapılan kurnazlık değil cehalettir. . Depreme karşı alınacak önlemlerde en kesin çözüm sağlam binalar yapmakla ve zemini gevşek olan Aydın’da sağlam temel atmak malzemeden çalmamakla mümkündür.. Ancak Aydın’da zemin gevşekliğinin bir sonucu betonarme binaların ömrünün 50-60 yıl olduğu da başka bir gerçektir.Tek çare karot testidir ve binayı güçlendirmektir. Diğer taraftan bu tür binaları tespit etmek belediyelerin görevidir. Bu konuda bir diğer görevi de kentsel döşümü sağlamak için binalara test yaptırmada dar gelirli vatandaşa destek olmaktır.. Hal böyleyken daha büyükşehre geçmeden önce(2013) Kentsel dönüşüm Alanı ilan edilen Ilıcabaşı’nda henüz temel atılmadı, gerekçe hak sahiplerinin imzalarının eksik olması... Konuya dair Mahalle Muhtarı Alim Tarım: “ Velev ki imzalar tamamlanmamış olsun Kentsel Dönüşüm Uygulama Yönetmeliğinin 15/A maddesine göre onların arsaları istekli olan paydaşlar öncelikli olarak satılabilir,diyor. Büyükşehir Kentsel Dönüşüm Şube Müdürlüğü yetkilileri direnenleri ikna etmek kararından vazgeçmezse yönetmeliği uygulamak yerine onların gönüllerinin olmasını bekliyor. Vali Bey’e de konuyu arz ettik ama olmadı ve konu yılan hikayesine döndü. Öyle olunca ömrünü tamamlayan 6-7 katlı binalarda aileler oturmaya devam ediyor. Yarın bir deprem olsa kurtulan az olur ve kimse de ölenlerin,vebalinden kurtulamaz,” dedi. Muhtar Alim Tarım haklı... Belediyeler deprem öncesi depreme hazırlık, deprem anı yönetimi, deprem sonrası iyileştirme aşamalarında aktif rol almakla yükümlüdürler. Diğer Kurtuluş, Cumhuriyet ve Güzelhisar Kentsel Dönüşüm Alanlarının adını bu mahallelerde bile ne duyan ne de bilen var. Diğer taraftan Efeler’de nispeten eski olan Hasanefendi,Cumhuriyet,Güzelhisar ve Kurtuluş Mahallelerinde 40-50 yıllık olası bir depremde yıkılmaya aday eski bina stoku oldukça yoğun. Sanmayın siz 1999 depremi sonrası çıkarılan yasaya göre yapılan binalar güvenilir, inşaatlarda standarda aykırı demir kullanılmasına göz yummaktan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü yetkileri ve bazı demir tüccarları soruşturma geçirdi. Bir depremin vazgeçilmezi toplanma bölgeleridir. 500-1000 kişiyi barındıran toplanma alanları eski yapı stoku yoğun mahallelerde aksine oldukça yetersiz örnek Kurtuluş Mahallesinde Menderes Park dışında toplanma yeri görevi yapacak alan bulunmuyor.. Velhasıl Aydın olası bir depremle sınava hazır değil....Merak konusu bir depremde belediyeler ne yapacak... Enkaz altında kalanlarai lokma mı ikram edecekler yoksa konser mi düzenleyecekler? [article id="5482" color="bg-primary"][/article]