A
Admin
Yönetici
Yönetici
Marmara Denizi’nin kıyısında, doğayla iç içe huzurlu bir yaşam arayanların ve kolay ulaşılabilir tatil rotaları peşinde koşanların tercih ettiği Yalova, son yıllarda yatırımcıların da radarına girmiş durumda. Termal kaynakları, sahil ilçeleri ve İstanbul’a feribotla hızlı ulaşım imkanıyla Yalova, hem turizm hem de gayrimenkul alanında önemli bir yükseliş yaşıyor. Uzun yıllar boyunca İstanbul’a bağlı sakin bir ilçe olan Yalova, Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren Atatürk tarafından sıkça ziyaret edildi. “Benim kentim” ifadesiyle özel bir yere sahip olan bu bölge, Atatürk’ün yazlık başkenti olarak da biliniyor. Ancak 1995 yılı, Yalova’nın kaderinde önemli bir dönüm noktası oldu. 6 Haziran 1995 tarihinde alınan karar doğrultusunda Yalova, İstanbul’dan ayrılarak bağımsız bir il statüsüne kavuştu. Bu değişiklik sadece statü farkını getirmekle kalmadı, Yalova’nın sınırları da genişledi. Kocaeli’nin Karamürsel ilçesine bağlı Altınova, Subaşı ve Kaytazdere beldeleri ile Bursa’nın Gemlik ilçesine bağlı Armutlu beldesi de Yalova’ya dahil edildi. Böylece Yalova, yeni idari yapısıyla hızla büyümeye başladı. 2025 itibarıyla Yalova, Altınova, Armutlu, Çınarcık, Çiftlikköy ve Termal ilçeleriyle birlikte Marmara Bölgesi’nin yükselen şehirlerinden biri haline geldi. Termal bölgesindeki şifalı sular ve doğal güzellikler, sağlık turizmi açısından büyük önem taşırken, sahil şeridi boyunca uzanan yürüyüş yolları ve ormanlık alanlar doğa severlerin ilgisini çekiyor. İstanbul’a olan yakınlığı sayesinde hem ikinci konut talebi hem de kalıcı yaşam için tercih edilen Yalova, özellikle yazlık ve dağ evi yatırımlarıyla da dikkat çekiyor. Kolay ulaşımı ve gelişen altyapısıyla Yalova, Marmara’nın geleceği parlak şehirleri arasında yerini sağlamlaştırıyor. (Sözcü)