Aşırı sıcaklar beslenme alışkanlıklarını değiştiriyor

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
İklim değişikliği, yalnızca doğayı değil insan sağlığını da çok yönlü biçimde etkiliyor. Artan sıcaklık dalgaları, fizyolojik etkilerinin ötesinde bireylerin günlük yaşam alışkanlıklarını ve özellikle beslenme davranışlarını da dönüştürüyor. Bu konuda açıklamalarda bulunan Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ece Çelik Atalay, sıcak hava koşullarının bireylerin iştahı ve sıvı tüketimi üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Sıcak Hava Dalgalanmasıyla Gelen Davranışsal Değişiklikler Dr. Atalay, Kore Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Araştırması kapsamında yapılan bir çalışmaya atıfta bulunarak, çevresel koşulların beslenme alışkanlıkları üzerindeki etkilerini örnekledi. 2018-2021 yılları arasında toplanan diyet verilerine göre, soğuk havalarda enerji, protein, yağ ve sodyum alımı artarken; sıcak hava dalgaları iştahı azaltıyor ve sıvı tüketiminde belirgin bir artışa yol açıyor. Bu değişimin yalnızca bireysel tercihlerle açıklanamayacağını belirten Atalay, söz konusu davranışların çevresel uyaranlara fizyolojik bir yanıt olduğunu vurguladı. Kalp Sağlığı İçin Bitki Temelli ve Akdeniz Diyeti Önerisi Aşırı sıcaklıkların yol açtığı sağlık risklerine karşı bütüncül bir yaklaşım gerektiğini belirten Atalay, özellikle kalp sağlığı açısından iklim dostu beslenme modellerinin önemine dikkat çekti. Bitki temelli beslenme düzenleri ve Akdeniz diyeti gibi modellerin, hipertansiyon, insülin direnci, abdominal obezite ve hiperlipidemi gibi kardiyometabolik riskleri azaltmada etkili olabileceğini ifade eden Atalay, bu yaklaşımların sadece bireysel sağlık açısından değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirlik bakımından da önemli olduğunu söyledi. Beslenme alışkanlıklarının iklim değişikliğine uyum sağlayacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini belirten uzman, bu stratejinin halk sağlığı politikalarının merkezine yerleştirilmesini önerdi. Risk Altındaki Gruplar İçin Hayati Uyarılar Sıcak hava koşullarının toplumun tüm kesimlerini etkileyebileceğini ancak bazı grupların daha fazla risk altında olduğunu vurgulayan Dr. Atalay, özellikle bebekler, yaşlılar ve açık alanda çalışanların dikkatle izlenmesi gerektiğini belirtti. Altı aydan küçük bebeklerin yalnızca anne sütüyle beslendiği dönemlerde fazladan su verilmesinin zararlı olabileceğini, bunun elektrolit dengesizliklerine yol açabileceğini aktaran Atalay, yaşlı bireylerde ise azalan susuzluk hissi ve zayıflayan terleme mekanizması nedeniyle sıvı kayıplarının daha ciddi sonuçlar doğurabileceğini söyledi. Diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlığı olan bireylerde sıvı-elektrolit dengesinin korunmasının hayati önem taşıdığını vurgulayan Atalay, bu kişilerin su tüketimini artırmaları ve doktor kontrolünde izlenmeleri gerektiğini belirtti. Ayrıca tarım işçileri ve inşaat sektöründe çalışan bireylerde aşırı sıvı ve sodyum kaybı yaşanabildiğine dikkat çeken Atalay, bu kayıpların yerine konmaması durumunda sıcak çarpması riskinin arttığını söyledi. Atalay, bu grupların saat başı 200-250 mL su tüketmesi ve tercihen tuz içeriği olan içeceklerle sıvı dengesini koruması gerektiğini ifade etti. Sıvı Alımı Sağlığı Korumada İlk Adım Aşırı sıcaklarda sağlığı korumanın temel adımının yeterli sıvı alımı olduğunu belirten Dr. Atalay, terleme yoluyla kaybedilen sıvının yalnızca su ile değil, gerektiğinde maden suyu ve dengeli elektrolit içeren içeceklerle de karşılanması gerektiğini ifade etti. Sıvı tüketiminin asla ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Atalay, sıcak hava koşullarında vücudun ihtiyaç duyduğu temel desteğin bu yolla sağlanabileceğini söyledi.
 
Geri
Üst