Acil dönüşmesi gereken 600 bin konut var

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
İstanbul’da Kentsel Dönüşüm Zirvesi'nde konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum; "İstanbul riskli bölgelerin başında. 452 bin ev ve iş yerimizin tespitleri hızlı bir şekilde yapıldı. 61 bin bağımsız bölümün az hasarlı olduğunu tespit ettik. Acil dönüşmesi gereken 600 bin konut var" dedi. Bakan Kurum; "İstanbul Kentsel Dönüşüm Komisyonu kurulması kararı aldık" ifadelerine yer verdi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul Valiliği'nde düzenlenen Vali Davut Gül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan ve 39 ilçenin belediye başkanlarının katıldığı "Deprem Dönüşümü Değerlendirme Toplantısı"na başkanlık etti. Toplu Konut İdaresi Başkanı Levent Sungur, Kentsel Dönüşüm Başkanı Hakkı Alp ve bakanlık yöneticilerinin de hazır bulunduğu toplantıda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Ömer Bulut, İstanbul'un yapı stokunun durumu ve bakanlığın kentte yürüttüğü kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili detaylı sunum yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan da toplantıda sunum yaptı. İstanbul Türkiye'nin kalbidir Bakan Kurum ise konuşmasına İstanbul'un ülke için önemine dikkat çekerek başladı, "İstanbul, Türkiye'nin kalbidir. Nüfusu, ekonomik büyüklüğü ve tarihsel derinliğiyle ülkemiz için eşsiz bir değere sahiptir. Bu şehrin geleceğiyle Türkiye'nin geleceği doğru orantılıdır. Bu sebeple; İstanbul güvenli bir şekilde güçlenirse Türkiye güçlenir; Allah korusun, aksi bir durumda Türkiye geri dönüşü olmayan bir zarar görür" dedi. Asrın felaketinin ardından deprem bölgesinde yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Bakan Kurum, "Devletimizin gücü ve kararlılığı, milletimizin güveni ve desteğiyle, 2 yılda adeta yeniden bir ülke inşa ederek tam 201 bin konutu vatandaşlarımıza teslim ettik. Şu anda teslim edeceğimiz tüm konutların yapımına başlamış bulunuyoruz. Toplamda 453 bin ev ve işyerimizi yıl sonuna yetiştirmek için alın teri döküyoruz. İnşallah bölgedeki çalışmalarımızı hızlıca tamamlayarak, devletimizin deprem bölgesindeki gücünü, tecrübesini en süratli şekilde İstanbul'umuza, 39 ilçemize aktaracağız" diye konuştu. 600 bin konutun acil dönüşmesi gerekiyor Bakan Kurum konuşmasında Türkiye'nin ve İstanbul'un deprem riskine rakamlarla dikkat çekti: Türkiye; yüzlerce yıldır yerin altında sessizce bekleyen deprem gerçeğiyle birlikte yaşamaktadır. Çünkü bu vatanın coğrafi büyüklüğünün yüzde 66'sı deprem riski altındadır. Nüfusumuzun yüzde 71'i bu riskli bölgelerde hayat sürmektedir. Bu riskli bölgelerin en başında da İstanbul'umuz gelmektedir. Şu anda, yani 2025 yılı itibarıyla İstanbul'umuzda 8 milyon 70 bin ev ve işyerimiz bulunuyor. Bunun 3 milyon 393 bini 2000 yılı ve öncesi. 2000 yılındaki bina stokuna baktığımızda İstanbul'un tamamı riskliyken; yaptığımız düzenlemeler, mevzuat değişiklikleri ve inşa çalışmalarıyla; bugün İstanbul'un yüzde 60'ı güvenli hale gelmiş durumda. Ancak halen acil dönüşmesi gereken 600 bin konut var. Yarısı bizden kampanyası İstanbul'un dönüşümünü hızlandırmak için hayata geçirilen Yarısı Bizden kampanyasında destek tutarlarının 1 milyon 500 bin TL'de, 1 milyon 875 bin TL'ye yükseltildiğini hatırlatan Bakan Kurum, "İstanbul'da 62 bin konutumuzun Yarısı Bizden kapsamında dönüşüm sürecini başlattık ve 21 bin ev ile iş yerinin dönüşümüne süratle devam ediyoruz" dedi. Bakan Kurum, İstanbul'da 23 Nisan'da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depreminden ardından 452 bin ev ve iş yerinin incelendiğini, 354 bin bağımsız bölümün hasarsız, 61 bin bağımsız bölümün ise az hasarlı olduğunu açıkladı. Bu 61 bin konutun tamamını Yarısı Bizden kampanyasına dahil edildiğini açıklayan Bakan Kurum, ev sahipleriyle görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Belediye başkanlarına çağrı "Devletimiz tüm imkanlarıyla, İstanbul'un dönüşümü için gövdesini taşın altına koymuştur. Tüm belediyelerimizden de aynı anlayışı, aynı çabayı, aynı hassasiyeti bekliyoruz" ifadesini kullanan Bakan Kurum kentsel dönüşüm için destek çağrısı yaptı: Bakanlık olarak tüm belediyelerimizi, İstanbul'un dönüşümünde bir paydaş olarak görüyoruz. Sizin alacağınız aksiyonu ve vereceğiniz katkıyı her şeyden çok daha fazla önemsiyoruz. Hep söylüyoruz. Deprem, siyaset üstü bir konudur. Böylesi önemli bir konuda, politika yapılamaz. Bu mesele, propaganda malzemesi olarak kullanılamaz. Bu konu, ideolojik kavga yürütülecek, polemiklere konu edilecek, oy devşirilecek bir mesele değildir ve olamaz. Hangi siyasi partiden olursa olsun, tüm belediye başkanlarımızı bu sürece sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bakan Kurum İstanbul'un dönüşümü için tüm kesimlerin katkı vermesi gerektiğine vurgu yaptı: Böylesine hayati bir meselede, vatandaşımızın hassasiyetini, kaygılarını dezenformasyon ve bilgi kirliliğiyle istismar etmeye çalışmak, bu ülkeye, bu şehrin insanlarına yapılabilecek en büyük kötülüktür. Herkesin bu sorumluluk ve ciddiyetle hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıca; İstanbul'un dönüşümü meselesi sadece iktidarın, ya da sadece belediyelerin tek başına omuzlayabileceği bir yük değildir, olmamalıdır. Burada bu meseleye tüm siyasi partilerimiz belediyelerimiz, sivil toplum örgütlerimiz medyamız, üniversitelerimiz yani İstanbul'da yaşayan 16 milyon İstanbullunun el uzatması gerekmektedir. Hep birlikte o afetlerde birlikteliğimizi nasıl yansıtabiliyorsak İstanbul'un dönüşümünde de bu tavrı, bu duruşu sergilemek hepimizin şu koltuklarda oturan tüm arkadaşlarımızla birlikte tüm İstanbul'un görevidir, vazifesidir. Belediye başkanlarına kentsel dönüşüm konusunda iş birliği sözü veren Bakan Kurum, "İstanbul'un dönüşümü noktasında benimle görüşmek isterseniz 7 gün 24 saat telefonum da bakanlığımın kapıları da ardına kadar açıktır. Çok net söylüyorum. Lütfen değerli başkanlarım bizi arayın, sorun, gelin, hep birlikte bizden destek isteyin, bize destek verin, hep birlikte bu mücadeleyi ortaya koyalım" dedi. Deprem beklenmeyecek İstanbul'un bir an önce depreme dayanıklı hale getirilmesi gerektiğini bir kez daha vurgulayan Bakan Kurum konuşmasını şöyle tamamladı: Evet İstanbul'da bir deprem bekleniyor. Ama biz depremi beklemeyeceğiz. Beklenen İstanbul depremine özlenen İstanbul dönüşümüyle cevap vermek durumundayız. Deprem korkusunun olmadığı İstanbul'a ulaşmak için projelerimizi hep birlikte bütüncül bir planlamayla hayata geçireceğiz. Bir yandan riskli yapılarımızı dönüştürürken diğer yandan sosyal konut projelerimize hız vereceğiz. Bu çalışmaları inşallah hep birlikte yapacağız. Gelin parti ayrımı gözetmek sizin bu hedefi hep birlikte başaralım. Ve tüm afet bölgelerinde nasıl tek vücut olduysak burada da tek vücut olalım. Ve hep birlikte İstanbul'umuzu dönüştürelim. Milletimiz bizden bunu bekliyor.
 
Geri
Üst