A
Admin
Yönetici
Yönetici
ABD'nin dünya genelinde yürüttüğü emperyalist politikalar, halkların gözünde her geçen gün daha fazla sorgulanıyor. Pew Araştırma Merkezi’nin 28 binden fazla kişiyle gerçekleştirdiği ankete göre, araştırmaya katılan 24 ülkenin yarısından fazlasında ABD’ye yönelik olumlu görüşlerde ciddi gerileme yaşandı. Özellikle Meksika, İsveç, Polonya ve Kanada gibi ülkelerde ABD’ye duyulan olumlu yaklaşımda 20 puanı aşkın düşüşler kaydedildi. Birleşik Krallık’ta da bu oran yüzde 54’ten yüzde 50’ye geriledi. Bu veriler, emperyalizmin temsilcisi olarak görülen Washington’un dünya halkları nezdindeki güvenilirliğini kaybettiğini gösteriyor. Trump’a Güven Çöküşte: “Kibirli ve Tehlikeli” Ankette katılımcılara Trump’ın “küresel meselelerde doğru olanı yapacağına” dair ne kadar güven duydukları soruldu. Yalnızca yüzde 34 Trump’a bir ölçüde güvenebileceğini belirtirken, ezici çoğunluk olan yüzde 62 “az” ya da “hiç güvenmiyorum” yanıtını verdi. Trump’a en az güvenilen bölgelerin başında Meksika (%91), İsveç (%85), Almanya (%81), İspanya (%80) ve Türkiye (%80) geldi. Bu sonuçlar, halkların ABD’nin küresel liderlik iddiasını reddettiğini açık biçimde ortaya koyuyor. ABD’nin geleneksel müttefiki sayılan ülkelerde bile güven yerle bir olmuş durumda. Birleşik Krallık’ta katılımcıların yüzde 47’si Trump’a tamamen güvenmediğini belirtirken, yüzde 15’i ise sadece “çok az” güven duyduğunu ifade etti. İklim Krizi ve Savaş Politikaları Eleştiriliyor Trump’a duyulan güvenin en düşük olduğu başlıkların başında iklim krizi yer aldı. Yalnızca yüzde 21, ABD’nin bu alandaki politikalarını yeterli bulduğunu söyledi. Küresel çevre felaketlerini tetikleyen neoliberal ekonomi ve çok uluslu şirketlerin arkasında duran ABD, bu alanda da halkların güvenini kaybetmiş görünüyor. Benzer şekilde, Rusya-Ukrayna savaşı ve ABD-Çin geriliminde de Washington’un yaklaşımına NATO ülkeleri başta olmak üzere Japonya, Güney Kore ve Avustralya gibi ülkelerde dahi büyük oranda güven duyulmadığı görüldü. Emperyal Liderin Kişisel Algısı: Kibir ve Tehlike Ankete göre Trump, dünya halkları tarafından yüzde 80 oranında “kibirli” ve yüzde 66 oranında “tehlikeli” olarak tanımlandı. Yalnızca yüzde 40'lık bir kesim onun “karmaşık sorunları anlayabildiğini”, “diplomatik olduğunu” ya da “başkanlık için yeterli olduğunu” düşündüğünü belirtti. Bu veriler, emperyal liderlik anlayışının artık dünyada karşılık bulmadığını gösteriyor. Trump’a Destek: Aşırı Sağ ve Popülist Çevrelerle Sınırlı Araştırma, Trump’a duyulan güvenin sağ ve aşırı sağ görüşlü kesimlerle sınırlı olduğunu da gözler önüne serdi. İsrail'de sağ görüşlülerin %93’ü Trump’a güvenirken, sol görüşlülerde bu oran %21’de kaldı. Macaristan, Almanya, Polonya, Hollanda, Fransa ve İsveç’te de benzer bir kutuplaşma görüldü. Bu durum, Trump’ın dünya genelinde sadece popülist ve aşırı sağ partilerin desteklediği bir figüre dönüştüğünü ortaya koydu. Kadınlar ABD Liderliğine Daha Mesafeli Araştırma kadınların erkeklere kıyasla Trump’a daha az güvendiğini ortaya koydu. İsveç’te bu fark 19 puana kadar çıktı. Benzer farklar Birleşik Krallık (17 puan), Fransa (12 puan) ve İspanya’da (8 puan) da görüldü. ABD’nin Küresel İmajı Eriyor Pew’in verilerine göre son bir yılda 15 ülkede ABD’ye yönelik olumlu görüş zayıflarken, sadece İsrail, Nijerya ve Türkiye’de küçük artışlar yaşandı. Genel olarak, ankete katılanların yüzde 49’u ABD’ye olumlu, diğer yüzde 49’u ise olumsuz baktığını belirtti. Bu oranlar, ABD'nin emperyal çıkarları uğruna yürüttüğü dış politikaların halklar nezdinde meşruiyetini kaybettiğini gösteriyor. Ayrıca, katılımcıların yalnızca yüzde 50’si ABD demokrasisinin “iyi işlediğini” düşünürken, yüzde 46 “kötü işlediğini” belirtti. Bu da, ABD’nin iç siyasetindeki yozlaşmanın dışarıdan da net şekilde görüldüğüne işaret ediyor. Anketin Kapsamı 8 Ocak - 26 Nisan tarihleri arasında yürütülen anket, Arjantin, Brezilya, Kanada, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, Hindistan, Endonezya, İsrail, İtalya, Japonya, Kenya, Meksika, Hollanda, Nijerya, Polonya, Güney Afrika, Güney Kore, İspanya, İsveç, Türkiye ve Birleşik Krallık gibi geniş bir coğrafyada gerçekleştirildi.